3 Nisan 2017 Pazartesi

ÇÖPLER ve ÇÖP TOPLAYAN “İNSANLAR”...


Haftasonu evde bir sürü atılması gereken ıvır zıvırları toplayıp, hepsini sokağın başındaki çöp konteyner’ine  atarken, yan konteyner’da   20-25 yaşlarında ki çöp toplayan çocuğu gördüm. Öylesine gayri ihtiyari bakarken  gözüme kırmızı bir şey çarptı. Bir baktım Eli kanıyor ! 

“Ne oldu sana?” dedim.

Çöplerin içinden bir şey Elini kesmiş. O da  çöplerden bulduğu havlu gibi bir şeylerle kanı durdurup elini silmeye çalışıyor !

Ay olamaz ! Bir an beynim durdu içime bir şey oldu  !

“Dur bırak o pis şeyleri sürme eline. Hem sen niye eldiven takmıyorsun ki ? “ şeklinde Ona söylenirken bir yandan da çantamdan kolonyalı mendillerimi aramaya başladım.

“Eldiven yırtıldı alamadım” dedi.

Bu sırada bir tomar kolonyalı mendil çıkarıp

“Elini bunların hepsiyle tırnak içlerine kadar iyice temizle” dedim. J))  O da Temizledi ;)  

“Göster bakiym elini yara derin mi ? “  

Baktım Serçe parmağından bileğine doğru bir kesik ve halen kanıyor  lakin dikiş atılacak kadar derin değil. .

Sonra çantamdan saf alkollü bir kolonyalı mendil  ve yara bandını çıkarıp,
 “Bu mendille de yaranın üstünü bir sil iyice dezenfekte olsun sonra da bantlayalım” dedim.  Bir de öyle mülayim öyle efendi bir çocuk ki  hiç itirazsız zorluk çıkarmadan hemen yapıyor. :D  Sonra  elindeki yarayı yanlamasına 4 -5 bant ile kapattık mis gibi oldu.

“İyi de şimdi bu şekilde ellerinle toplayamazsın. Şurada yakında bir market var ben de o tarafa doğru gidiyordum. Gel oradan bir kalın eldiven alalım” dedim.

“Çöp arabamı bırakamam” dedi.

Önce bir gülesim gelse de sonra, kimbilir belki Belediye’den ya da belki kendi gibi çöp toplayanlardan dolayı bir nedenle bırakmak istemiyor sonuçta onun da ekmek arabası çok normal diye aklımdan geçti.
“O zaman sen git al gel ben çöp arabanı beklerim” dedim.

Utana sıkıla “Orası pahalıdır şu an alamam” deyince hemen anladım. Gerçi birlikte gitseydik zaten ben almayı düşünüyordum lakin bir an unutmuşum. Hemen bir miktar para vererek “Çabuk koş al gel benim de işim var. Bir de kalın eldiven bulamazsan bir kutu ince ameliyat eldivenlerinden al. En azından bugünlük senin işini görür. Yırtılırsa atarsın fark etmez.” şeklinde  iyice ve de “AlevCe” tembihledim J)))))))

Hakikaten de çabucak geldi. Kalın lastik eldivenlerden bulmuş onlardan almış. Bir de baktım bana para üstü ile fişini uzatıyor. Gerçi para üstünü vermese de ben zaten sormayacaktım lakin böyle dürüst yaklaşınca ben de keyifle, sevgiyle ve tam içime sinmiş olarak  “O da sende kalsın kendine bir çay tost falan ısmarla. Hadi kendine iyi bak, sana kolay gelsin “ dedim Sonra niyeyse aniden içimden geldi  “Hayatta daima cesur ol ve büyük düşün”  diyerek döndüm yürümeye başladım. Tam bir kaç adım atmıştım ki,

“Ablaaaa” diye seslendi.

Geri döndüm baktım.

“Abla Sağol. Allah ne muradın varsa versin” dedi

“Amin senin de” dedim fakat o sesindeki  duygusallığa, masumluğuna, Naifliğine, O güzel  ışıl ışıl ruhuna öyle duygulandım ki gözlerimdeki yaşları zor zapt ederek  yoluma devam ettim..

Velhasıl Arkadaşlar,

Kırık cam, jilet, enjektör, konserve gibi Size zarar vermesinden korktuğunuz "Aman dikkat edeyim elim kesilmesin" dediğiniz  her şeyi lütfen önce kalın bir gazete kağıdına sarıp bir poşete koyun iyice bağlayın ve öyle çöpe atın ki çöp toplayan bu güzel insanlara hatta kedi ve köpeklere de  zarar vermesin. .

Ben de bu farkındalığa  yaklaşık 20 sene önce TV’de sohbetini dinlerken Rahmetli Aysel Gürel sayesinde ulaşmıştım. O günden sonra da hep dikkat ettim ve yeri geldiğinde de anlatıp öğrettim.
Eğer tüm canlılara ayırım yapmaksızın aynı kendimize yaklaştığımız gibi Özenli, dikkatli, kıymetli, Empatik, Sevgi ve Saygıyla yaklaşırsak işte o zaman hep BİRLİKTE çok mutlu yaşarız.. 

HEPİMİZE,  yaşadığımız, dinlediğimiz, okuduğumuz, gördüğümüz her şeyden bir şey öğrenme, öğretme ve uygulama farkındalığı diliyorum.

Ve de öyle OLdu çok şükür <3

Alev Cedimağar
Şifacı Rehber


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.