26 Eylül 2019 Perşembe

2020 YILINA 3 KALA ENERJİLERİN RUHSAL VE FİZİKSEL ETKİLERİ



2020 yılına yaklaşırken enerjilerin tam da yılın misyonuna uygun bir ivme almaya başladı bile..

Sizlerin de fark ettiği gibi sanki birazcık gerildik, sıkıldık gibi.. İşin enteresan tarafı işlerimiz de gayet yolunda gidiyor . 
Düşünüyoruz,  yapıyoruz ilerliyoruz. Buna rağmen gereksiz iç sıkıntıları da yaşıyor olabiliriz. Hani eskilerin dediği gibi “Rahatlık mı battı” misali..  Tabii bu söylediklerim yine soran, sorgulayan, anlayan uygulayanlar için geçerli. Diğer kesim yine “neden, niçin, allahım beni baştan yarat” sitemlerine devam ediyor. Hatta daha da artmış olabilir çünkü enerjiler değiştikçe FARKET ve DEĞİŞ, HAREKETE  GEÇ  baskısı da artıyor. Dolayısıyla cebelleşenler daha fazla kendini sıkışmış hissedebilir. Zaten sıkışan bir enerji çıkmaya çalışıyor daha fazla baskı yaratmadan anlayıp serbest bırakmamız çok önemli.. 

Bunun haricinde ise yani “Farkında olanlar” için diyelim,   “Sanki bir şey var ne var ?” içsel bir sıkıntı olabilir.

Enerji akışları kuvvetlendi.

2020 yılı sevginin sorgulandığı bir yıl olarak geliyor. Bunu daha sonra detaylı olarak sene sonunda yazacağım. Dolayısıyla şu an önce KENDİMİZDEN başlayarak sorgulamalar da başladı.  Kendi değerimizi ve ne istediğimizi bilmek, Yaşam ile ilgili hedefler belirlemek, Kişisel sınırlarımızı  ve kişisel ilişkilerimizi sorgulamak, Kendimizi ve duygularımızı ifade etmek (özellikle ifade etme kısmı o kadar önemli ki, 2020 senesi herkesi konuşmaya , anlatmaya, duygularını, kendini ifade etmeye zorlayacak) ve bence en önemlisi de özel veya genel ilişkilerimizde kendimiz ve karşımızdaki ile ilgili görmeyi reddettiğimiz her şeyi görmemiz ve ilişkiler konusunda netleşmemiz,  maddi /manevi zaaf ve korkularımızı cesurca değiştirmemiz yönünde farklı noktalardan bizi zorlayacak. (yine yaradana teslimiyet ve inanç sınavı)
Mesela,
Filanca kişi ile mutlu değilsiniz fakat alışkanlık ile mutsuz olarak birlikteliğe veya arkadaşlığa devam ediyorsunuz  Ya da mutlusunuz fakat karşınızdaki sizinle mutsuz hissediyorsunuz çünkü duygularınızı belli edemiyorsunuz, ya da karşınızdaki sizi sürekli rencide ediyor ve anlamamazlıktan geliyor fakat çok üzülüyorsunuz ya da Menfaat çıkarlı bir ilişki var ve artık “bana dünyaları verse çekemiycem” deseniz de bir türlü yapamıyorsunuz gibi, Bir sürü örnek verebiliriz. İşte her ne varsa enerjiler bize gerçekten SEVGİ temelli ilişkileri korumamız gerektiğini, kendimizi ifade etmemiz, sınırlarımızı çizmemiz ve ne istediğimize karar vermemiz,  duygularımızı belli etmemiz ve de en önemlisi artık BEN Olmayı öğrenmemiz gerektiğini karşımıza çok farklı olaylar çıkararak öğretmeye başladı bile.
Bu ilişkiler kavramı iş hayatı için de geçerli. Mutsuz olduğunuz bir işte her sabah bıkkınlıkla kalkıyorsanız o zaman değiştirme zamanı geldiğini gösteren işaretleri görmemezlikten gelemeyerek tekamül yolunuzu değiştirmek zorunda da kalabilirsiniz. Hatta iyi niyetiniz doğrultusunda aklınızda olmayan işler, teklifler gelebilir. Ya da ilahi sistem sizi hızlandırabilir. İşten çıkarılma gibi durumlar olabilir. Çünkü artık içinde SEVGİ Olmayan bağlar kesiliyor. Dolayısıyla böyle bir olay yaşadığınızda da Her şerrin hayrı misali mesajı alıp şükürle devam ederek kendinize azimle ve keyifle yeni mutlu olacağınız bir iş bakabilir ve hayat planınızı yeniden çizerek bir basamak yukarıdan devam edebilirsiniz.
Daima hatırlayın,
Farkeden için HER OLUMSUZ OLAY OLUMLUYA HİZMET EDER.
Bu dönem bu geçişlere yavaş yavaş başladık.
Enerji akışları çok kuvvetli.
Fiziksel etkileri ise;
Başımızın tam tepe noktasından aşağıya bir sıcak  dalgasının inmesi (Ateş basması) ve sık terlemeler, bel ağrıları, Kulak ile ilgili sorunlar, Mide ağrıları (özgüven ) gibi durumlar yaşanabilir.  Böyle durumlarda yine her zaman söylediğim gibi üzüm sirkeli su ile duş almak kendinizi rahatlatmak size iyi gelecektir. Bunun haricinde zaten olayın neden kaynaklandığını ve bunun bir süreç olduğunu bildiğimiz için doğal akışında kabul etmek  ve geçeceğini  bilmek süreci de rahatlatır. 
Bu arada bu süreç içinde sürekli uyuma isteği olabilir. Merak etmeyin depresyon falan yok. Herşey yine normal akışında. Çünkü enerjiler cidden çok sert iniyor ve bedenin enerjiye en iyi uyumlanma süreci uyku da olur. Dolayısıyla uyumak sizi rahatlatacaktır. Tabii imkanınız olduğu sürece. Bunun haricinde bu etkileri yaşadığınızda kendinize “Neyi göremiyorum ? Ne öğrenmem lazım ? Cevapları görmeyi seçiyorum” şeklinde sormanızı da tavsiye ederim.  Tabii gece uyanmaları (saat 3-5 arası) artabilir.
Ruhsal etkileri ise;
Bu dönem ani fevri çıkışlar, gereksiz anlamsız öfke , sinir kızgınlık, yanlış anlamalar, alınganlıklar yaşanabilir. Çünkü enerji sıkışırsa kendini farklı şekillerde gösterir bu genelde toplanan negatif enerjinin dışarı çıkması ile ilgilidir. (Kendini sevgiyle ifade et sınavı)  Bırakın çıksın lakin çıktığı an da fark edin, duyguyu tutun ve otokontrolle dengeleyip duyguyu dönüştürün.  Akıl ve Mantık da daha fazla kalmanızı tavsiye ederim. Çünkü duygu ağırlıklı kararlar ve tepkiler sizi bu dönem zorlayabilir.  Duygularınızı da sanatsal faaliyetler, renklerle ilgili çalışmalar ya da el işleri gibi şeylerle dengeleyebilirsiniz.
Rüyalarınız da film gibi olabilir. Şaka yapmıyorum çok ciddiyim. Bayağa konulu, başı sonu belli rüyalar görebilirsiniz. Sembollere dikkat etmenizi yine özellikle tavsiye ederim. Mesela rüyanızda araba baskın bir obje ise bu hayatınıza işaret ediyor olabilir. Belki de arabanı kullanmanı artık öğrenmelisin yani hayatını kontrol etmeyi v e direksiyona geçmeyi öğrenmelisin mesajı veriyor olabilir. Kendi sembollerinizi bir rüya defteri  tutarak yazıp takip edebilirsiniz.
Bir de bu dönemin en baskın enerji rengi YEŞİL.. Bu rengi kullanmak da size iyi gelecektir.
Velhasıl,
Yeni bir döneme giriyoruz ve bu enerji döneminin numarolojik simgesi 4 rengi de YEŞİL..
4 sayısı varoluşumuzun temeli olan SEVGİ enerjisini yansıtır. Kendi bilgimizi ve gücümüzü sorgulayarak kendimizin ve bütünün en yüksek hayrına  IŞIK DÜNYA yönünde nasıl  kullanacağımızı öğretir. Nitekim yeryüzü sarsıntıları yani depremler ile bize hatırlatılmaya bir de bu şekilde başladık bile..
(Sayılar ile ilgili detaylı bilgileri de ŞİFACI isimli kitabımda yazmıştım. Sayfa 179)

Yeni Dönem, Ruhsal Yükselişimiz, IŞIĞIMIZ, SEVGİMİZ  tüm fark edişlerimiz kendimizin ve bütünün en yüksek hayrına OLdu bile çok şükür..
Alev Cedimağar





23 Eylül 2019 Pazartesi

Ruhsal Yetenekleriniz..


O yüzden "Hayatımıza giren çıkan Beni BEN yapan herkes ve herşey için şükürler OLsun" diyoruz ve her gün farklı olaylarla kendimiz olmayı ve şükretmeyi öğreniyoruz🙏
En önemlisi de,
Tüm pozitif  DEĞİŞİMİ ve DEĞİŞMEYİ SEVGİYLE  kabul ediyoruz.
Ve de öyle OLdu çok şükür..

Alev Cedimağar

10 Eylül 2019 Salı

SEMİNER , EĞİTİM ve İMZA ETKİNLİKLERİ 2019 KIŞ PROGRAMIM

SEMİNER , EĞİTİM ve İMZA ETKİNLİKLERİ
2019 KIŞ PROGRAMIM

14 Eylül Cumartesi
İZMİR İnternational Fuarı İmza etkinliği
Doğan Novus Standı. Saat 17:00 – 19:00

5 Ekim Cumartesi
DİYARBAKIR Tüyap Kitap Fuarı
Doğan Novus Standı  Saat 14:00 – 16:00

12 Ekim Cumartesi
ESKİŞEHİR Kitap  Fuarı
Doğan Novus Standı Saat  14:00  -  16:00

19 Ekim Cumartesi
EDİRNE Kitap Fuarı
Doğan Novus Standı  Saat 14:00 -  16:00


26 Ekim Cumartesi
ANKARA Kitap Fuarı
Doğan Novus Standı Saat 15:00 – 17:00

9 Kasım  Cumartesi
ANKARA  “Bilgi Akışı” SEMİNERİ
Holidayinn Hotel  Saat 14:00 -  17:00

23 Kasım Cumartesi
İZMİR  “Bilgi Akışı” SEMİNERİ

29 Kasım Cuma – 1 Aralık pazar 3 gün Ruhsal Yükseliş spiritüel varoluş Eğitimi
ANTALYA


14 Aralık Cumartesi
İSTANBUL “Bilgi Akışı” SEMİNERİ
Holidayinn Hotel Şişli  Saat 15:00 – 18:00

Etkinlikler yaklaştıkça  paylaşarak hatırlatacağım.
Bu arada 29 Kasım Antalya Eğitimi için katılmak isteyenler bana özelden mesaj yazabilir.
Alev Cedimağar






7 Eylül 2019 Cumartesi

Geleceği sadece kendimiz yaratır ve biliriz..

Geleceğinizi ona buna sormayın!
Merak ettiğiniz herşeyi zaten olmak istediğiniz duruma, hayale  odaklanarak, o yönde harekete geçerek, düşünce ve eylemlerinizle zaten yine kendiniz yaratır veya değiştirirsiniz.
Bu yüzden Gelecek AN itibariyle sürekli değişir. Yani yine sizden başka kimse bilemez!
Her düşünce ve eylem yeni bir gelecek yaratır.
Binlerce seçenek içinde hangisini seçerseniz o sizin doğrunuz OLur ve seçtiğiniz doğru yeni bir Gelecek demektir.
Doğrular da herşey gibi Ruhsal Farkındalık ile paralel değişir. Bu yüzden, Hata, yanlış, ayıp,  yoktur.
KEŞKE karanlığın attığı, insanı ruhsal olarak aşağıya çekip, Işık'dan uzaklaştıran en büyük kancadır.
ŞÜKÜR ise Yaradana Teslimiyette OLanın , "En yüksek hayrıma" dualarıyla başlayarak yürürken OLması ve OLmaması gerektiğini bildiği ve her halukarda yine Şükürle ve Azimle diğer seçeneklere yöneldiği geçiş ve ruhsal çıkış noktasıdır.
Bu yüzden BEN BENİM diyoruz 👐

Alev Cedimağar
Ruhsal Denge ve Farkındalık Rehberi


5 Eylül 2019 Perşembe

Otur otur yarabbi şükür !


Hayatta hiçbirşey oturduğumuz yerde kılımızı kıpırdatmadan olsun diye dua ederek gerçekleşmez 😉
Eylem (hareket)  enerjisinin mevcut evrensel enerjiyi tetiklemesi gerekir.
Mevcut enerji bağları da yaydığınız düşünce ve eylem enerjisiyle size doğru çekilir ve destekler. Enerji alanınız mevcut halinize göre olumlu veya olumsuz kuvvetlenir. (O yüzden pozitifte kalmak önemlidir. Yoksa aksilikler üst üste gelir ve noluyor diye söylenip dururuz fakat oturup bir düşünüp ben bugün güne nasıl başladım acaba olumsuz ne yaptım demeyiz😎)
Dolayısıyla,
Aklını kurcalayan konu, beklenti, plan, ilişki adı her ne olursa olsun,
Elinden gelen tüm çabayı gösterdiğine inanıyorsan, iyi niyetteysen ve vicdanın rahatsa, mevcut tüm seçenekleri düşünüp kullandıysan,
O zaman,
"Ne oluyorsa ya da ne olmuyorsa en yüksek hayrıma, yaradana teslim akışdayım" diyebiliriz.
Akışda kalmak ve işaretleri takip edebilmek bir farkındalık bilinci ve inanç sınavıdır.
Alev Cedimağar


4 Eylül 2019 Çarşamba

Deniz Fenerleri Radikaldir. Dalgalarla uğraşmaz çözüme odaklanır.

Her ailede değişimin, hoşgörünün, sevginin, Işığın, Denge'nin, Hakkaniyetin, Aklın, Mantığın, Vicdanın savunucusu bir DENİZ FENERİ  mutlaka olur.
Onlara genelde aykırı  marjinal, radikal, uyumsuz gibi isimler verilir.
Bu Deniz Fenerleri toplumsal "sürü psilolojisinden" ayrı 
ya da "Elalem" kaygısı olmayan yalnız savaşçılardır.
Onların cennet beklentileri ya da cehennem korkuları yoktur.
Vicdanları, doğruları, cesaretleri ve ruhlarındaki Işık ile yürürler.
Aslında yalnız gibi görünselerde çok kalabalıklardır ve bir gün birbirlerini bularak daha güçlü aydınlatmaya başlarlar.
Bazı insanlar onların Işıklarından rahatsız olur çünkü işlerine gelmez, anlamaz, dinlemez, düşünmez ve sorgulamaz..
Bazıları ise tam aksini yaparak Işığa dahil olur.
Bu bir Deniz Fenerinin dalgalarla boğuşurken de dimdik durarak görevini şevkle, azimle yapmasıdır..
Tüm Deniz Fenerlerine Selam OLsun 🙏

Alev Cedimağar