28 Aralık 2014 Pazar

Yılların En güzeli sensin 2015 !

Merhaba 2015 ! 

2015’e gelmeden önce bence kısaca hayatımızın dönüm noktası olan yani hepimizin bir şekilde Dünyevi ve Ruhsal Doğuşunu etkileyen en önemli yıl 2012’den başlamak gerek ..  

2012 Yılı Kıyametti ve koptu. Bilinç Kıyamı yani sorma, sorgulama, merak etme, farklı bir şeyler olduğunu fark etme, duru göre ve duru işiti gibi duygularımızda kuvvetlenme ya da yeni bir çıkış olmasıyla birlikte farklı ruhsal ve bilinçsel yükselmeler yaşamaya başlamıştık zaten devamında yani 2013 yılında Hayatımızdaki yeni tecrübeler ve yeteneklerle sallanmaya ne olduğun anlamaya çalışmakla geçti. Derken 2014 yılı geldi. İşte 2012 yılından sonraki en önemli yıl 2014 yılıydı. Çünkü herkesin hayatında çok radikal değişimler oldu. En yüksek enerjileri deneyimlediğimiz,   Bedensel uyumlanmalar arasında en çok kemik ağrıları, uyku sorunları, baş dönmeleri yaşadığımız ve ruhsal olarak da hiç hissetmediğimiz duygular yaşadığımız , rüyalarımızda ki değişimi daha doğrusu gerçekliği deneyimleyerek gerçekten artık bir şeylerin eskisi olmadığını değiştiğimizi fark ettiğimiz ruhsal ve fiziksel bir keşif yılı oldu.

Zaten önce ki yıllarda bilinç ve içgüdüsel olarak hazırlanmış olsak da bizzat olayların içinde yaşamak yani olayların pratik yönü en büyük sınavlarımız oldu ve Direnç gösterenler daha büyük sınavlarla farkındalıklarının yükseltilmesine devam edildi.

DEĞİŞİM her yönden bizi sardı sarmaladı. Temeli zayıf olan bitmesi gereken her türlü duygu, ilişki, ve kişiler hayatımızdan çıkmaya ve bir şekilde gitmeye başladı.   

Direnç göstermek ise sadece geçişi geciktirmekten ve yeni başlangıcı ertelemekten başka hiçbir işe yaramadı çünkü her şey olması gerektiği gibi aynen oldu.

Şimdi 2015 yılında yaşadığımız geçişleri yeni başlangıçlara çevirmekle veya yeni başlangıçlara çevirdiğimiz hayatımızı inşa etmekle geçireceğiz. Yani bir üst merdivene çıkarak onun da üstüne çıkmayı öğreneceğiz.  Tabiri caizse ektiklerimizi biçme zamanı. Fakat yine sevgi dolu yine olumlu yine kendimizin ve bütünün en yüksek hayrına niyetle.. 

Tabii her zaman söylediğim gibi sayılar,  numaralar, totemler her şey BİZİZ, Biz BİRİZ.  Yani  2015 , yeni bir başlangıç numarası. Fakat onu şekillendirmek yine bizim elimizde. Ne düşünürsek kesinlikle ve de kesinlikle onu yaşayacağız. Zaten artık bunu anladık ve deneyimledik değil mi ? ;)  
Bunu daima hatırlayarak kendi Işığımızı takip ederek, Kendi gücümüzle ve tüm sevgimizle yine hayatımızı yaratmaya  devam ediyoruz . Değişimi ve Pozitif Enerjiyi sevgiyle kabul ederek, Her Olanın olması gerektiği gibi ve hayrımıza olduğunu biliyor ve her daim şükrediyoruz.

Tekamülümüze öğrenerek ve öğreterek devam ederken Yine yeni enerjileri deneyimleyerek uyumlanma sürecine de devam ediyor ve Yaradanın IŞIK yolunda IŞIK Olarak ilerlemeye devam ediyoruz.  

Bu arada ben yeni beraberliklere, yeni ilişkilere , yeni başlangıçlara niyet eden herkesin 2015 yılı DÜĞÜNLERİ OLsun diye niyetlendim ve kendimce 2015yılını DÜĞÜN YILI ilan ettim ;) Herkesin gönlündeki  Düğünü şimdiden kutlu Olsun !

Ve de öyle Oldu Çok Şükür  <3

Yüce Yaradan Hepimizin Yolunu ve Ruhunu Aydınlatsın..

Alev Cedimağar
Şifa ve Yaşam Terapisti (Enerjist)

19 Aralık 2014 Cuma

VE DE ÖYLE OLDU..

VE DE ÖYLE OLDU...
Hayatta her şeyin tek sorumlusu tek kaynağı kendim olduğumun farkındayım. Kendi seçimlerimle, düşüncelerimle, yansıttıklarımla geleceğimi yarattığımı ve şekillendirdiğimi biliyorum.
Kendimle huzur içinde yaşamayı, Işığımı fark etmeyi ve yansıtmayı öğreniyor ve öğretiyorum. Bilgi IŞIK’dır. Ve ben hergün daha fazla Işıldıyorum..
Beni BEN Olduğum için seviyorum.
Biliyorum ki hayatta affetmem gereken bir durum yok çünkü her şey olması gerektiği gibi oluyor. Bu yüzden bana sürekli birilerini affetmemi söyleyerek benim enerjimi geren, iyilik yerine bana negatif yükleyen tüm öğretilerden uzak duruyorum. Evreni ve Yaradılışı tek bir karede görmeyi öğreniyorum ve anlıyorum.
Biliyorum ki tüm yaşadıklarım ve bana yaşatılan her şey tekamül planımda öğrenmem ve geçmem gereken sınavlardı.
Bana kendimi hatırlatan, o zamanki bilinç düzeyime göre “Kötülük, Yanlış, Hata, Haksızlık” olarak nitelendirdiğim davranışlarda bulunarak farkındalığımı yükselten herkese çok Teşekkür ediyorum. İyi ki hayatıma girdiniz iyi ki bana kendimi keşfetme kendimi bulma yolunda bu fırsatları verdiniz.
Artık Hayatımda gerçekleşmiş ve gerçekleşmeye devam eden tüm değişimlerin ve olayların farkındayım. Bu bana herkesi gerçekten sevgiyle kucaklamayı öğretti. Ayrıca yaşanılan ruhsal değişimlerin ve sınavların fiziksel karşılığının da mutlaka olduğunu öğretti. Bu nedenle bedenimi seviyor ve onu çok uzun yıllar sevgiyle, şifayla kullanmayı niyet ediyorum ve de öyle Oldu çok şükür.
Ayrıca biliyorum ki hayatımda ki tüm kapıları açan tek anahtar ŞÜKRETMEK’dir ve ben bunu hergün tüm ruhumla yapıyor ve Yaradana Tam Teslimiyetle Işığa Doğru yürümeye devam ediyorum..

Alev Cedimağar
Şifa ve Yaşam Terapisti

3 Aralık 2014 Çarşamba

Kendimizi Hatırlayalım ve Yenilenelim.. :)



Bu AN itibariyle artık özümle buluşup kendim olmayı ve kendimden kendime dönmeyi seçiyor ve onaylıyorum.
Beni benden uzaklaştırmak isteyen Eski enerjiye ait her türlü duygu, öğreti, kişi  ve yaptırımları hayatımdan, enerji alanımdan keserek  iptal ediyorum.
Bağını keserek iptal ettiğim bu  duyguları kendimden serbest bırakarak evrene gönderiyor. Artık onlar üzerinde düşünmüyor ve şükürle kabule geçip yoluma sevgiyle devam ediyorum
Bu arada benim kontrolüm ve bilgim dışında bana gönderilen tüm olumsuz enerjileri de Sevgi , şifa, aşk, bereket olmasını ve yüce yaradanın ruhlarını aydınlatmasını dileyerek sahiplerine geri gönderiyorum. Ne benden bir başkasına ne başkasından bana negatif hiçbir düşünce ve konuşmanın ulaşmayacağını biliyor ve Yüce Yaradan’dan aldığım güce ve onun koruyucu ışığına teslim oluyorum.

Tekamül sürecimde öncelikle kendimle mutlu olmayı ve hayatı anlayarak keyif almayı seçiyorum. Kendimle mutlu olduğum,  kendime yettiğim ve Daima Şükretmeyi bildiğim zaman, Tüm Mutluluk, Şans, Şifa, Aşk, Bereket enerjilerinin de  rahatça, çabasızca , su gibi hayatıma akmalarını da onaylıyorum.
Ben Daima her şeyin En iyisini Hak Ediyorum ve Yaradanın Sonsuz Kaynağından Tüm ihtiyacım olanın hayatıma akmasına izin veriyorum.
Her şeyin bende başlayıp bende bittiğinin Farkındayım.
Yüce Yaradana Şükürler Olsun..

Alev Cedimağar
Şifa ve Yaşam Terapisti

23 Kasım 2014 Pazar

KENDİMİ VE İLİŞKİLERİMİ ŞİFALANDIRIYORUM...



İlişkilerimde Dengeyi bulmak için kendimi , enerjimi, davranışlarımı, düşüncelerimi sevgiyle şifalandırmaya niyet ediyorum.

Aklıma, Ruhuma takıntı yaparak beni huzursuz ve mutsuz eden tüm unsurları tek tek tespit ediyor ve öncelikle bu duyguları sevgiyle kabul ediyor ve sonrasında ise her duygunun anlamsızlığını ve bende yaşattığı olumsuz duygulardan dolayı artık üzerimde olmaması ve benimle kalmamasına karar vererek kendimden serbest bırakıyor ve gitmesine izin veriyorum.  En yüksek farkındalıkla bu duyguları takip ederek yerini beni mutlu eden düşüncelerle dolduruyorum.

Hayatın içinde kendi Tekamül Yolumda Sevgiyle, Neşeyle, Farkındalıkla, Güç ile, Kontrol ile, Yaratıcılığım ve Bereketimle ilerlemeyi AŞK Olmayı ve hayata dair tüm AŞK’ları yaşamaya niyet ediyorum.

Kendimi daima güvende hissediyor, başarılı olmaya niyet ediyor ve kendimi, enerjimi, yapabileceklerimi, Gücümü  Hatırlamayı seçiyor ve Yaşadığım her AN’dan keyif almaya niyet ediyor ve onaylıyorum.

Bugün ve Hergün bana gelen ve geliyor Olan tüm pozitif Enerjiye ve Değişime sevgiyle kucak açıyor ve yaşadığım her şeyin benim ve bütünün en yüksek hayrına Olduğunu biliyor ve sevgiyle niyet ederek her daim şükrediyorum.

Yüksek Enerjimle Ruhumu ve Bedenimi Her şekilde şifalandırmaya hazırım ve bunu her zaman uygulamaya niyet ediyor ve benim, bütünün en yüksek hayrına uyguluyorum.

Ben var Olan her şeyin en iyisine layığım ve fazlasıyla hak ediyorum.  Kendimi hak ettiğim gibi şifalandırdıktan sonra Dengeli ve Şifalı Işığımı ilişkide ve iletişimde bulunduğum insanlara yansıtıyor ve onlarla birlikte Denge’de ve IŞIK Olmaya niyet ediyorum.

Benim Değerimin farkında olan, Benim de onun farkında Olduğum, Bende var olan tüm pozitif duygu ve düşüncelerime denk gelen aynı titreşimde bir ilişki yaşamaya niyet ediyor ve bu kişiyi de hayatıma sevgiyle davet ediyorum.  Biliyorum ki ben ne yansıtırsam ya da hayatımda öğrenmem gereken ne varsa onu seçer ve onu yaşarım. Bunu da her zaman sevgiyle kabul ediyor ve bana kendimi şifalandırma gücü veren farkındalığımın farkına varmamı sağlayan tüm özellikleri bana sunan Yüce Yaradanıma Şükrediyorum.

Ve de öyle Oldu Çok Şükür..

Alev Cedimağar
Şifa ve Yaşam Terapisti.


22 Kasım 2014 Cumartesi

RUHSAL YÜKSELİŞ İÇİNDE OLDUĞUMUZA DAİR BAZI İŞARETLER..


  1. Sürekli bir konuya takılı  kalmak olsun veya olmasın diye direnmek yerine Yüce Yaradana Teslim ve Sevgiyle akışta kalmak.
  2. Ağaçları, Doğayı, Toprağı özlemek ve sanki bir sevilen özlenen biriyle birlikte olup vakit geçirmeyi istemek gibi aynı duygularla yönelmek ve Doğa’da daha fazla vakit geçirme isteği hissetmek.
  3. Yaradılışdan gelen Güç, Kontrol, Denge, Yaratıcılık, Farkındalık, Neşe, Bereket, gibi özellikleri öğrenmek, kullanmak ve Kendinin ne kadar özel ve Muhteşem bir varlık olduğunu ve dolayısıyla herkesin ne kadar muhteşem bir varlık olduğunu görmek ve yaşamak..
  4. Hayata karşı daha esprili ve gülen bir yüzle  bakabilmek ve daha çok kahkaha atabilmek.
  5. Şimdiki hayatın Geçmişle veya önceki hayatlarla, Aileyle ,DNA bağlantısı vs karışık bilgiler ile ilgisinin olmadığını,  yaşadığı her şeyin bu hayata yönelik bir tekamülden ibaret olduğunu , geçmişle uğraşmak ve irdelemek yerine bu hayatına odaklanarak karmalarını çözmesi ve tekrar karmalar yaratmadan ilerlemesi  gerektiğini fark etmek.
  6. Hipnozla yapılan, uyuşturan, unutturan ve benzer her türlü karma temizliğini yaptırmanın var olan tekamülü zorlaştırmakdan ve daha büyük karmalar yaratmaktan başka bir işe yaramadığını, Tüm karmik temizliklerin bilinçli, öğrenerek , anlayarak ve uygulanarak  yapılması gerektiğini anlamak, yapmak veya bu konuyla ilgili rehberlik almak .
  7. AN’da kalabilmeyi öğrenmek ve AN’ı yaşayabilmek.
  8. Vesvese, Korku, Endişe, Acaba gibi inanç zayıflığına yönelik olumsuz duygular yaşamamak ve Yaradana Tam Teslimiyetle kendini Gayet Güvende, Huzurlu, Rahat ve Mutlu Hissetmek.
  9. Yaşanılan olumsuzlukların BEN kaynaklı olduğunu ve BANA verilen bir mesaj olduğunu bilmek ve tüm olumsuz durum ve olaylara karşı içselleştirmeden geriden takip ederek yaşanılan durumun kendi üzerinde yarattığı mesajı ve bilinçlenmeyi anlayabilmek.
10. Birileri hakkında sürekli varsayımlarda bulunarak yorumlar yapmayı bırakmak ve kimse hakkında düşünüp onun hakkında karar ve yargılarda bulunmamak.  Herkesin özgür irade ve kararlarına saygı duyarak kıskançlık, Alınganlık , Kontrol, gibi duygularla yüzleşerek Dengelenmek ve kendimizden iptal ederek serbest bırakıp gitmesine izin verebilmek.  

11. Sevmek. Sadece SEVMEK. Karşılıksız Sevmek. Sadece Sevmeyi Sevdiğin için Sevdiğini fark etmek. Severken karşındaki kişinin seni sevmesini değil öncelikle senin onu çok sevdiğini önemsemek. Çok içten ve saf sevmek ve bu sevginin aynısının da sana katlanarak döndüğünü fark etmek ve de şükretmek.

12. Bedenimizde gerçekleşen ağrılar, elektrik akımı gibi geçişler, daha az yemeye eğilim, Anlık tansiyon inişi veya çıkışı gibi durumlar ve benzeri kronik olmayan fakat belirli bir dönem çıkarak tekrar yok olan bulguları fark etmek ve pozitif enerjiyi ve değişimi sevgiyle kabul etmek.

13. Kendinin ve Bütünün en Yüksek Hayrına Detaylı niyetlerde dualarda bulunmak ve daima Olan her şey için şükretmek . Daima Şükretmek.
14. Kendi geleceği kişisel hayatı ve genel olarak yaşam hakkında olumsuz fikirler üretmediğini fark etmek.

15. Toplumda veya Dünya’da meydana gelen tüm olayların da aynen kişisel olduğu gibi toplu bir karma dahilinde gerçekleştiğini bilerek verdikleri mesajı sevgiyle kabul ederek bu yolda görev yapan herkesi sevgiyle ve şükranla selamladığını fark etmek..

16. Eski Enerji dediğimiz öğretilerden ve yaptırımları Eski de bırakmak ve Yeni Enerjiyi bizlere akan IŞIK ve Pozitif bilgileri , ayrıca Değişimi Sevgiyle Kabul Etmek.

17. Hayatımıza bir şekilde girerek bize öğretmek amaçlı kendi rollerini bizi mutlu ederek veya zorlayarak öğreten ve her şekilde bizi tekamül yolunda hızlandıran herkese varlıkları için,  hayatımıza girdikleri ve bize yaşattıkları her şey için Yüçe Yaradana şükredebilmek..

18. Fal gibi geleceğe dair bilgi verdiğini iddia eden her türlü durumdan uzak durarak kendi kontrol ettiği enerjisini kendi kontrolünde tutmayı,  geleceğini kendi düşünce, söz ve davranışlarıyla yönlendirip şekil vereceğini bilmek ve uygulamak.

19. Hayatını hem spiritüel hem de Dünyevi Denge’de yaşamayı öğrenmek.

20. Ruhsal yaşanan sorunların bedensel tepkilerle hastalıklara sebep verdiğini bilmek ve bu yüzden ruhsal gücünü ve enerjisini daima kontrolde, Denge de yaşayarak, bedenine sürekli şifalı, sağlıklı bir beden olduğunu hatırlatmak ve bunu neşeyle hissederek yaşamak.

21. Zamanın hızlandığını fark etmek ve Hayatı programlayarak zamanın akış temposuna uyum sağlayabilmek.

Yüce Yaradanın Yolunda , En Aydınlık , En Bilinçli,  En Bilgi Dolu, En Sevgi Dolu Işıklarda buluşmayı ve  İlahi yükselişimizi hep birlikte bir bütün olarak gerçekleştirmeye Niyet ediyorum.
Ve de öyle Oldu Çok Şükür ..

Alev Cedimağar 
Şifa ve Yaşam Terapisti

19 Kasım 2014 Çarşamba

GEÇMİŞİ TEMİZLEMEK..

Hayatıma giren herkesden birşey öğrendim. Her gözyaşı ve her kahkaha benim sınavımdı.

Hayatın beni her zaman okşayarak değil arada bir de,  gerek ailemden, gerek arkadaş çevremden, gerekse iş çevremden ve yaşadığım yerlerde özellikle seçilen negatif görevliler aracılığıyla beni hırpalayarak Denge'ye getirmeye çalıştığının ayrıca bunların çok büyük çoğunluğunu da kendi olumsuz düşüncelerimle yarattığımın farkındayım.
Herşeyin olumlu gitmesi ve mutlu olmak için önce benim olumlu düşünmeyi ve davranmayı öğrenmem gerektiğinin bilincindeyim.

Hayatıma giren Olumlu veya Olumsuz herkesin varlığı için Yüce Yaradana Şükrediyorum ve herbirine ayrı ayrı sevgilerimi gönderiyorum.
Hayatımda artık benim kişisel ve ruhsal gelişimime hizmet etmeyen, Kendi korkularını, olumsuzluklarını bana yansıtan ve gittiğim yolda bana engel olmaya çalışan tüm güzel varlıkları yaptıkları görevlerinin muhteşemliği karşısında saygıyla ve sevgiyle selamlıyor Onları ve kendimi affediyorum fakat aslında biliyorum ki affedilecek birşey de yok.. Herşey OLması gerektiği gibi herşey akışında devam ediyor ve değişen tek şey benim farkındalığım ve bilincimde ki sıçrama ile Ruhumdaki Sevgiyle kucaklaşmam..

Engellemeleriyle benim güçlenmeme yardım eden, Negatif görevleriyle beni pozitife daha fazla yaklaştıran bana öyle ya da böyle dokunan herkesin varlıklarını sevgiyle selamlıyorum. Öğrenmem gereken derslerimi öğrendim ve sınavlarımı bitirdim. Teşekkür ederim. 

Şimdi bu eterik ve karmik bağların serbest kalması için hem onlara hem de kendime izin veriyorum. Ayrıca yarattığım tüm karmaları silmeye ve hayatıma aynen kalbim ve ruhum gibi Olumlu, Mutlu, sevgi dolu güzel insanları çekmeye niyet ediyorum.

ŞİMDİ'de var olan geleceğimde edindiğim tecrübelerin ve kalp gözümün rehberliğinde hayatıma girecek insanları anlamaya çalışıyor ve kendime tekamülümde olmayan gereksiz karmalar yaratmıyorum.  

Sokağa giren bir çöp kamyonunu görüp de kokunun midemi bulandıracağını bile bile yanından gitmek yerine yolumu değiştirmeyi ve yol uzun da olsa temiz ferah olan yolu seçmek gibi bakıyorum herşeye.. Ve hergün herkesin çiçek bahçeleriyle karşılaşmasına niyet ediyorum.
Yüzlerce seçeneğim olduğunun farkındayım ve bu seçenekler içinde özgür irademle  Bütünün ve kendim için en hayırlı olanına niyet ediyorum ve de öyle oluyor.

Hislerime güveniyorum. Hislerimin özümün sesi olduğunun farkındayım. Yarattığım karmaları ise teker teker temizleyerek kendime olumlu düşüncelerimle aydınlık pırıl pırıl bir gelecek yaratıyorum. Yaratma gücümün farkındayım. 

Artık IŞIK'ların IŞIK ile buluşma zamanı olduğunu ve çığ gibi büyüdüğümüzü sevgiyle izliyor ve bu büyük sevgi topuna sevgiyle dahil oluyorum. 

Işığa Doğru, Cesur, Dengeli, Yüksek Farkındalıkla ve bilinçli OLarak emin adımlarla Yürüyorum.

Yüce Yaradana Şükürler OLsun nuruyla hepimizin yolunu aydınlatsın.

Alev Cedimağar
Şifa ve Yaşam Terapisti

Hayatım Değişti ! Çünkü Ben Değiştim..

Hayatımızın içinde kullandığımız tüm temenniler, dualar , tüm güzel dilekler ve  tüm Olumlamalar bir DUA'dır. Saf niyet ve sevgiyle söylenen her söz hem gittiği yeri hem de geldiği yeri Sevgiyle dolaşır ve sarar sarmalar. 
Tüm Olumlamaların veya Olumlu Sözlerin konuşulan ana dilde inanılarak en önemlisi de söylenirken göz önünde canlandırılarak yani hayal edilerek söylenmesi ve niyet edilmesi çok önemlidir. 
Her Dilek Her Temenni bir Dua ve  Her içten söylenen söz  (olumlu ya da olumsuz) geleceğe atılan bir Kod'dur.  Bu anlamda nasıl düşünürsek nasıl konuşursak geleceğimize o şekilde enerji çengelleri atarız yani KOD’larız.
Bizler hem kendimiz, hem çevremiz hem de bütünün en yüksek hayrına  olumlu düşünüp olumlu konuşmayı ve dilemeyi seçip niyet edenlerdeniz çok şükür.
Bu arada, sürekli pozitif düşünmenin ve konuşmanın beyinde yarattığı değişiklikler de bilimsel olarak ispatlanmıştır. Birde Suya güzel sözler söylenince mikroskop altında kristal yapısının nasıl değiştiğini gösteren ve ayrıca Hergün güzel güzel konuşululp sohbet edilen çiçeklerdeki gelişim ile diğerleri arasında nasıl gözle görülür bir fark olduğunu anlatan deneyler de vardır. .. Yani Olumlu düşünme ve konuşmanın artık bir sürü bilimsel ispatı da var ;)  
Aşağıda ki  10 güçlü olumlamayı bu niyetle düşünüp söylediğinizde ve bir yaşam şekli haline getirdiğinizde tamamen hayatınızı değiştireceğine emin olabilirsiniz ;)
Bu arada Bu Olumlamalara başlamadan önce RUHSAL ORUÇ yazımı okuyarak uygulamaya başlamanızı da nacizane tavsiye ederim :)



 1- Ben “İstediğim” Herşeyi Başarabilme Gücüne Sahibim
 En Özel sözlerden biri olarak  kendinize hayatınızda büyük şeyler başarabileceğinizi hatırlatmaktır. Bunun için Tüm vizyonunuza ve hayallerinize odaklanın ve gerçekleşmiş olarak düşünün ve hayalin içine girerek hissedin. Daha sonra yaşadığınız bu duyguyu kendinize sürekli hatırlatın ve inanın. Tabii inanmak haricinde istikrarlı bir şekilde bunu sürdürmek ve bu duyguyu alışkanlık haline getirmek de önemli. Yani bugün inandım yarın boşverdim olmuyor :)) 

2- Bugün Enerji ve Neşeyle Doluyum
Neşe sizin içinizden gelir, dışarıdan değil. Ayrıca uyanır uyanmaz başlar. Dolayısıyla sabah kalktığınızda bu olumlamayı büyük bir içtenlikle yaparsanız size verdiği enerjiyi de hissedebilirsiniz.  Her Sabah uyandığınızda Tüm Evreni Doğayı Kuşları yeryüzünü, Gökyüzünü kısaca tüm yaradılanları ve hayatınızı selamlayarak Şükretmeyi unutmayın ;)

3- Kendimin Farkındayım
Kendini sevmek, sevmenin en saf ve yüksek şeklidir. Kendinizi sevdiğinizde otomatik olarak kendinizi kabullenmeye ve kendinize saygı duymaya başlarsınız. Eğer yaptığınız şeylere özgüven duyar ve bunlardan gururlanırsanız kendinizde yeni bir ışık göreceksiniz. Bu IŞIK sizi farklı farkındalık sınırlarında dolaştırmaya ve gerek kendinizi gerekse Evreni daha fazla anlayıp sorgulamaya yönlendirir. Böylece daha büyük ve güzel şeyler yapmak için cesaretiniz olur ve ilham alırsınız. Bu arada Kendinize dokunarak hissederek fark etmeyi ve sevmeyi de öğrenmeniz lazım. Mesela sanki bir başkası tutuyormuş gibi ellerinizi sevin ya da yanaklarınızı okşayın ve ne kadar muhteşem ne kadar özel bir varlık olduğunuzu bizzat hissedin. 
  
4- Bedenim Sağlıklı, Zihnim Parlak ve Ruhum Huzurlu
Fiziksel Hastalıklar Ruhsal sorunların dışa yansımasıdır.  Sağlıklı bir beden sağlıklı bir zihin ve ruhla başlar. Bunlardan herhangi biri olumsuz duygulardan zarar görürse, diğerleri de etkilenir. Hastalığın ve sağlığın bir numaralı kaynağı sizsiniz. Bu nedenle Kontrol mekanizmamızı kullanarak , Hayatımızı, Davranışlarımızı, Ruhumuzu, ilişkide bulunduğumuz insanları kontrol edebilmeyi ve bunu yaparken de Daima Denge’de kalmayı öğrenmemiz gerekir.

5- Ben GÜCÜM
Bunu hergün kendinize mutlaka hatırlatmalı ve gücünüzü farketmelisiniz. “Aklıma gelen başıma geldi” sözünü çok sık kullanıyorsanız eğer ne kadar yaratıcı olduğunuzu da fark etmiş olmalısınız.  O zaman bu Gücümüzü Olumlu düşünerek, konuşarak, geleceğimizi inanarak ve hissederek hayal ederek kontrollü ve bilinçli kullanmaya hemen başlıyoruz ;)


6- Yaşadığım Herşey için Şükürler Olsun.
Kurban, kaza, Hata, Tesadüf, Yanlış, Doğru gibi kavramlar yoktur. Siz ve çevrenizdekiler parçası olduğunuz şeyleri çekersiniz. Her şeyin gerçekleşmek için bir nedeni olduğuna ve mükemmel bir uyumla akışta olduğunu bilmelisiniz. Geleceğimizi Her AN tekrar tekrar yaratırız ve her yarattığımız AN bizim yeni geleceğimiz Olur ve Her zaman yazdığım gibi. Gerçekleşen herşey için Daima Şükür'de OLmak Tekamülümüzü Kolaylaştırır ve Cesaretimizi  arttırır. 

7- Hayatımın Mimarı Benim ve Yaşadıklarım bana BEN Olmayı öğrettiği için mutluyum. Şükürler Olsun.
Her gün uyandığınızda kendinize bu cümleyi söyleyin. Her yeni gün yeni bir başlangıç sunar ve  ve etrafınızdakiler üzerinde bir etki bırakır. Bu günü istediğiniz şekilde kullanabilirsiniz çünkü hayatınızın mimarı sizsiniz. Eğer gününüze olumlu bir düşüncelere odaklanarak  başlarsanız her gününüzü ayrı bir muhteşemliğe dönüştürebilirsiniz ;)

8- Hayatıma giren herkes kendi rolünü oynadı ve ben öğrenmem gereken dersi öğrenerek mesajımı aldım.
Hayatımıza giren herkes kendi rolünü oynadı. Herşeyin bir nedeni vardı. Bizi üzdüğünü düşündüğümüz her şey aslında bizim kendimizde isim verdiğimiz bir duyguydu.  Biz izin verdik öyle oldu. Bundan sonra izin vermemeyi öğrenmek için önce izin verip öğrenmemiz gerekiyordu ve öğrendik. Bunun için affedilecek bir durum söz konusu değil. Sadece Sevgiyle Kabul etmek ve Dünya Sahnesini Bir bütün olarak görebilme görüşüne sahip olabilmek var.  Hayatıma giren çıkan herkes için Şükürler Olsun..
9- Sonsuz Seçeneklere Sahibim.
Evren bana sınır koymaz. Sınırları ben kendi kendime koyarım. Bunun farkındayım. Ve Ruhuma ve Hayatıma koyduğum tüm sınırları , içinde sınırlama olan tüm düşünceleri kaldırıyorum ve kendimle, beklentilerimle ve hayallerimle özgürce yüzleşiyorum.  

10-  Eski Enerjiye ait Tüm öğretileri ve duyguları hayatımdan çıkararak yeni Enerjiyi ve Tüm Pozitif Değişimi Hayatıma sevgiyle Kabul ediyorum.
 Bununla ilgili olan yazımı okumakta fayda var diye düşünüyorum ..

Alev Cedimağar

Şifa ve Yaşam Terapisti

12 Kasım 2014 Çarşamba

3. BİLGİ AKIŞI SEMİNERİ


Evrende her şey birbiriyle DENGE içinde ve bir BÜTÜN’dür.
Herşey BEN ile başlar BİZ ile buluşur ve BİR Olur.. .
Farkındalığın artması ve Bilincin yükselmesi ile birlikte IŞIK da görünmeye başlar ve IŞIĞIN Evrensel Anlamı ve Titreşimi BİLGİ’ye denk gelir. Bilgi’ye ulaşmanın yolu ise SEVGİ’den geçer  ve  Sevgi’ye dönüşen tüm varlıklar IŞIK Olur, BİR Olur ve Tüm Evrenleri Aydınlatır..
3.Bilgi Akışı Seminerinde yine  SEVGİ ve IŞIK Olup akmaya niyet ettik ve öyle de Oldu Çok Şükür..
Konular;  Hayatı, Yaşadıklarımızı anlayabilmemize ışık tutacak bilgilerden ve yine günlük hayatın içinde kullanıp uygulayabileceğiniz  bazı Özel Ritüellerden oluşuyor.
Mesela Tekamül Planı, Varoluş Amacımız, Görevlerimiz,  Karmalarımız, Pozitif ve Negatif Enerjiler nedir nasıl anlaşılır ?  Olumsuz enerjilerden kendimizi nasıl koruruz ? Davetsiz Negatif Enerjileri hayatımızdan nasıl çıkarırız ?  Doğa ile uyumlu olmak ve şifa enerjisi çalışmak nedir nasıl olur ? Bereket ve AŞK’ı hayatımıza nasıl çekeriz ? gibi güncel  konuları  seçtim ve Toplantının sonunda da Tüm Katılımcılara yönelik  Şifa Aktarımı Enerji çalışmasına ayırdım.
Ve Her zaman Olduğu gibi yine Hepimizin ve Bütünün En Yüksek Hayrına ve de  IŞIK Oldu Çok Şükür..
Alev Cedimağar  (AlevCe)
Enerji Gurmeliği yapan bir Şifa ve Yaşam Terapisti
;) :*
KATILIM :  Seminer’e katılım ücreti sadece 50 TL’dir.  Seminere katılmak ve ön rezervasyon için öncelikle Ad, Soyad, Telefon  ve Katılımcı sayısını belirten mesajı iraz@akliselimajans.com     
e-mail adresine göndermeniz yeterlidir.  Katılımcı sayısını salon kapasitesi ile sınırlı tutacağımız için ön kayıt yaptıranlar öncelik olarak kayıt edilecektir.
SEMİNERE KATILAN HERKESE İSME DÜZENLENMİŞ  “KATILIM BELGESİ” VERİLECEKTİR.
İstanbul’dan dışından gelen ve Otel’de konaklamak isteyen katılımcılar için Listana Hotel Tarafından Özel %15 iskontolu fiyat uygulanacaktır. Bunun için Listana Otel’den Rezervasyon Sorumlusu Sn. Meltem ÜNGÖR Hanım ile  görüşüp  Seminer Katılımcısı olduğunuzu söylemeniz yeterlidir.

TARİH : 29 KASIM 2014 CUMARTESİ

SAAT :  14:00  ile 17:00 arası

YER : LİSTANA HOTEL     Şişli/ İstanbul  

Otel Şişli Merkez’de ulaşımı son derece kolay bir yerde ve  Şişli cami’den 5 dk yürüme mesafesindedir.  Yolun ortasında Ziraat Bankası Binasının sağından Feriköy Pangaltıya doğru akan yola girilip Apex Tıp Merkezinin tam karşı çarprazındadır.  Otel linkine de girip bakabilirsiniz.  http://listanahotel.com/Tr/Iletisim

7 Kasım 2014 Cuma

Ben BENİM !

Bana aynalık yaparak, kızgınlığımda ve sevincimde beni bana fark ettiren ve farkındalığımı arttıran herkese teşekkür ederim. 

Beni üzen, kalbimi yaralayan, güvenimi kötüye kullanan herkesi sevgiyle  kabul ettim çünkü biliyorum ki herkes tekamül sürecinde kendi rolünü Oynuyor ve bu yüzden affetmek duygusu yerini,  anlamak, fark etmek ve kabul etmek duygularına bırakıyor.


Biliyorum ki, Dünyada Affedilecek bir durum yok çünkü her şey bize vermesi gereken mesajı vermek ve bilincimizde farkındalık yaratmak için zaten olması gerektiği gibi oluyor ve de sevgiyle kabuldeyiz.  

Bana atılan tüm negatif enerji kancalarını hayatımdan, ruhumdan ve eterik bedenimden iptal ediyorum. Tüm takıntılarımı, tüm endişelerimi, tüm korkularımı eski enerjiye ait beni kısıtlayan tüm duygu ve düşünceleri Sevgiyle Evrene gönderiyor ve kendimi Pozitif Değişim Enerjisi ile yeniliyorum.. 

Şu andan itibaren özgürlüğümü , içimdeki çocuğu ve hayallerimi sevgiyle evrene açıyor ve kim ne dedi ya da ne der gibi eski enerjiye ait vesveselere takılmıyorum. Kendi değerimin farkındayım ve bu yüzden herkesin de ne kadar değerli ve özgür olduğunu biliyorum.

Sevmeyi ve sevilmeyi, mutlu olmayı, başarılı olmayı, kendimden ve hayatımdan keyif almayı niyet ediyor ve seçiyorum.. 

Evrenin Sonsuz kaynağından ihtiyacım olan herşeyi bendeki sevgi enerjisiyle ve Yüce Yaradana olan inancımla hayatıma ve ruhuma çekiyorum.

ÇOK ŞÜKÜR ki, Ben Herşeyin en iyisine ve en güzeline layığım. 

Bunları yaşamayı hakkediyorum ! Çünkü BEN BENİM !

Alev Cedimağar 
Şifa ve Yaşam Terapisti

5 Kasım 2014 Çarşamba

BEN Herşeyin en iyisine Layığım..



"Bir evim olsun başka birşey istemiyorum, bir arabam olsun başka birşey istemiyorum, bir işe gireyim başka birşey istemiyorum” veya  "Daha fazla isteme açgözlülük yapma" gibi Eski Enerji'ye (inanca) ait tüm sözleri  ve  öğretileri hayatımdan çıkarıyorum.

Yaradanın Sonsuz Kaynağında Benim ve Herkesin ihtiyacı olan herşeyin "SONSUZ” olduğunu biliyorum.

İhtiyaçlarımı, Dileklerimi,  daima benim ve bütünün en yüksek hayrına olması niyetiyle sevgiyle yapıyorum ve Yaradana Tam Teslimiyet ve İnançla,  Evrenin Tüm Bolluğunu ve Bereketinin hayatıma akmasına izin verip onaylıyorum.

Sahip olduğum herşeyi Sevgiyle, sağlıkla, mutlulukla, bereketle , huzurla ve "Paylaşarak" yaşamayı niyet ediyorum.

Maddi veya Manevi Kimsenin hakkını yemiyorum. Bana verilen her türlü soyut veya somut emeğin karşılığını mutlaka ödeyerek Evrensel Akışın içinde kalıyor ve yeni karmalar yaratmayarak, Bolluk ve Bereketimi çoğaltıyorum.

Herkesin hatta düşmanlarımın bile  Benden daha iyi durumda olmasını canı yürekten diliyorum.  (bununla birlikte  onlar düşman değil, Üstlendikleri dünyevi rollerle, Farkındalığımın yükselmesi için Tekamül sürecime  destek verenler)

Kimse hakkında yargıda bulunmuyor, iyi , kötü, güzel, çirkin, ayıp, günah  gibi  kendi yarattığım kavramlarla hayatıma sınırlamalar getirmeden,  sonsuz güzellikler içinde yüksek bilinçle, sevgiyle yaşamaya devam ediyorum.

Değişim Döngüsünün Yeni Başlangıçlarla Dolu  Doğumunu  tüm benliğimde yaşıyor ve yeni hayatıma Merhaba diyorum.

Tüm Pozitif Enerjiyi ve Değişimi Sevgiyle Kabul Ediyorum.

Yüce Yaradan Hepimizin Ruhunu ve Yolunu Sevgisiyle , Işığıyla Aydınlatsın..
Ve de Öyle... <3

Alev Cedimağar
Şifa Enerjisti ve Yaşam Terapist

4 Kasım 2014 Salı

Dua...

Bugün itibariyle kendimle yeni bir anlaşma yapıyorum.
Düşüncelerime dikkat etmeyi, hem kendim hem de herkes hakkında "canı gönülden" pozitif düşünüp, davranmayı niyet ediyor ve bana geri dönen tüm güzellikleri çevreme yansıtarak paylaşarak yaşamaya niyet ediyorum.
Mutlu, Huzurlu, Şifalı Olmayı ve Bereketli Yaşamayı , ruhum ve bedenimle dengede olmayı seçiyorum.
Bilinçli ya da Bilinçsiz olarak düşündüğüm konuştuğum tüm olumsuz düşünceleri iptal ediyor ve bunun için kendimi de affediyorum.
Kendimi Yaradanın Koruyucu Işığına teslim ediyorum. Sadece Hayrıma Olan Enerjileri kabul ediyor ve Bana dışarıdan gelen tüm olumsuz enerjileri eterik alanımdan, ruhumdan bedenimden iptal ediyorum. Beni üzerek ve hayatın içinde olumsuz zorlayarak, kendi üstlendiği rolü de en iyi şekilde gerçekleştirip, tekamülüme yardımcı olmaya çalışan herkese sevgilerimi gönderiyor ve Farkındalığımın yükselmesini Bütünün en yüksek hayrına niyet ediyorum.
Ben'i BEN OLduğum için seviyorum, Kendimi ve Hayatımı Sevgiyle Onaylayarak, Yaradanın Işığına yürümeye devam ediyorum.
Şükürler OLsun..
Alev Cedimağar
Şifa ve Yaşam Terapisti

Sürekli Aynı şeyleri yaşıyorsun.. Çünkü... ?

Tekamül yolunda yaşadığın her deneyimin amacı sana Bilinç ve Farkındalık yaratarak ruhsal yükselmeni sağlamaktır.

Doğuştan gelen ve sonradan yaratılan karmalarıda ancak böyle temizleyebilirsin.

Bu çıkış sürecinde alman gereken mesajı alarak yaşam yolunu ŞÜKREDEREK devam edersen, Bu deneyimlerin aynısını tekrar yaşamazsın. Eğer bu Deneyimlere “HATA” gözüyle bakmaya devam ederek, cümle içinde de sürekli “KEŞKE” kullanıyorsan, O zaman aynı olaylar ve durumları üzerine çekmeye ve yaşamaya devam edersin,
Ta ki öğrenene kadar..

 Bu AN’dan itibaren, “Neden sürekli aynı şeyleri yaşıyorum”  diye şikayet etmek yerine,
“Bu olaydan almam gereken ders neydi ? Mesajı görmeme yardımcı olmanızı rica ediyorum” diye  kendi özünüze dönüp niyetlenerek , anlayıp , öğrenerek sevgiyle BİR’e yürümeye devam ediyoruz.

Hepimizin ve Bütünün En Yüksek Hayrına IŞIK OLsun …

Ve de Öyle ÇOK ŞÜKÜR..

Alev  Cedimağar
Enerji Gurmeliği de yapan bir Şifa ve Yaşam Terapisti ;) :*



24 Ekim 2014 Cuma

ŞİMDİ SİZE GÜNLÜK HAYATIN İÇİNDEN ÇOK ÖZEL BİR SIR AÇIKLAYACAĞIM ;)

BAŞLIĞI ÖYLE YAZDIM Kİ HERKES OKUSUN DA ARTIK BU NAZAR NİYAZ  İŞLERİNİ  BİR KENARA BIRAKIP IŞIK YOLUMUZDA DAHA HIZLI YÜRÜMEYE BAŞLAYALIM DİYE :)) 

HANİ  BİRİ SİZE İŞLER NASIL GİDİYOR DİYE SORDUĞUN DA VEYA EVLİLİK NASIL GİDİYOR  GİBİ ASLINDA MADDİ MANEVİ MUTLU OLDUĞUNUZ BİR DURUMU SORDUĞUNDA SIRF “NAZAR” DEĞMESİN DİYE “,   "VALLA  EH İŞTE ÖYLE BÖYLE", "YA HEP KÖTÜ BU İŞLER NE OLACAK BÖYLE PİYASANIN DÜNYANIN HALİ",   "FENA DEĞİL"  GİBİ CÜMLELER KURDUĞUNUZDA AYNEN VERDİĞİNİZ CEVABIN DURUMUNA DÜŞÜYOR VE SONRASINDA DA “BANA  YA DA BİZE  NAZAR DEĞDİ” DİYEREK ETİKETİ DE DURUMA  KÜT DİYE YAPIŞTIRIVERİYORSUNUZ DEĞİL Mİ ?  :)) 

ŞİMDİ BU ZARARSIZ GİBİ GÖRÜNEN CEVAPLARDA ASLINDA NELER OLUYOR BİR BAKALIM :

  •  NAZAR’A İNANDIĞINIZ İÇİN EĞER GERÇEKTEN NAZAR ENERJİSİ  VARSA KUVVETLENDİRİYOR VE ÜZERİNİZDEKİ ETKİYİ BÜYÜTÜYORSUNUZ VE   GERÇEKTEN GÖNDEREN KİŞİNİN ENERJİ ALANINI BÜYÜTÜYORSUNUZ (TABİİ BU ARADA HER NEGATİF ENERJİ ÇIKTIĞI YERE GERİ DÖNER AYNEN POZİTİF ENERJİ GİBİ ;) ) BÖYLECE İNANDIĞINIZ ANDAN İTİBAREN OLUMSUZ OLARAK ETKİLENMEK İÇİN KAPIYI AÇIK BIRAKMIŞ OLUYORSUNUZ.

  • VERDİĞİNİZ CEVAPLAR İLE GELECEĞİNİZİ O ŞEKİLDE ANINDA YARATMIŞ OLUYORSUNUZ.. HER ZAMAN YAZIP HATIRLATIYORUM. SES ENERJİSİ ÇOK KUVVETLİDİR. BU YÜZDEN DUALAR ZİKİRLER HER TÜRLÜ İBADETLERİN SESLİ YAPILMASI ÖNEM TAŞIR.  VE BU YÜZDEN AĞZIMIZDAN ÇIKAN SÖZLERE ÇOK DİKKAT ETMEMİZ GEREKİR. ÇÜNKÜ MUTLAKA VE DE MUTLAKA GERÇEK OLUR !  YANİ BÖYLE CEVAPLAR VEREREK NE YAPMIŞ OLDUK ?  AN İTİBARİYLE O DURUMU YARATMIŞ OLDUK ! VE DAHA SONRA DA “BİZ BÖYLE DEĞİLDİK, BEN BÖYLE DEĞİLDİM NE OLDU BÖYLE” DİYE SIZLANAN YETMİYORMUŞ GİBİ BİR DE NAZARA DAHA FAZLA İNANAN HACILARA HOCALAR GİDEN KİŞİLERE DÖNÜŞTÜK Dİ Mİ ?   (TÖVBE DEDİK VE İPTAL ETTİK BU OLUMSUZ CÜMLELERİ)
İŞİN ENTERESAN TARAFI DA , HERKESE GÜCÜNÜZÜ KEŞFEDİN,KENDİNİZİ FARKEDİN , ENERJİNİZİ DOĞRU KULLANIN DİYİP DURUYORUM KİMSE TINMIYOR FAKAT  FALANCA YERDE İYİ BİR HOCA VAR . OFFF BİR MUSKA YAZIYOR VAR YA ZIRH GİBİ KORUYOR SENİ. NE NAZAR NE NİYAZ DESEM HERKES PÜR DİKKAT KESİLECEK VE ÖĞRENMEK VE GİTMEK (YANİ UYGULAMAK) İÇİN SIRAYA GİRECEK :( ŞU BİLGİLERİ UYGULASANIZ DA KİMSEYE BAĞIMLI OLMADAN KENDİ GÜCÜNÜZÜ KULLANSANIZ YA ! ... 

NEYSE KONUMUZA DÖNELİM..  PEKİ BÖYLE DURUMLARDA VERECEĞİMİZ CEVAPLAR NASIL OLMALI ? 

 KONU HER NE OLURSA OLSUN CEVAP DAİMA  “ÇOK ŞÜKÜR” OLMALI ! 

TEK CEVAP BU..


İŞLER NASIL GİDİYOR ?  “ÇOK ŞÜKÜR. ALLAH HEPİMİZE DAHA GÜZEL GÜNLER GÖSTERSİN BEREKET VERSİN “
HAYAT NASIL GİDİYOR ? “ÇOK ŞÜKÜR. ALLAH HEPİMİZE DAHA GÜZEL GÜNLER GÖSTERSİN SEVDİKLERİMİZLE BİRLİKTE HEP MUTLU OLALIM”

DİLİMİZDEKİ DUA İSE DAİMA , HEPİMİZİN VE BÜTÜNÜN EN YÜKSEK HAYRINA OLSUN, BEREKET OLSUN, ŞİFA OLSUN , HUZUR , MUTLULUK VE ŞANS OLSUN..

YÜCE YARADAN HERKESİN GÖNLÜNE GÖRE VERSİN,  HERKESİN IŞIĞINI FARKETMESİNE YARDIMCI OLSUN, HERKESİN YOLUNU AYDINLATSIN VE DE KALBEN İNANDIM ONAYLADIM ÖYLE DE OLDU ÇOK ŞÜKÜR..

 BAK NE GÜZEL OLDU ŞİMDİ,  KARŞINIZDAKİ KİŞİ EĞER BU SORUYU İÇİNDEN GELEN BİR OLUMSUZLUKLA SORDUYSA ONU BİLE DÜZELTMİŞ OLDUNUZ VE IŞIK SAÇARAK ONU DA AYDINLATTINIZ ! OHHH İŞTE BUDUR !


VE TABİİ Kİ HER ZAMAN OLDUĞU GİBİ BEN YİNE NACİZANE DOKUNUYORUM VE GERİSİNİ HERKESİN ÖZGÜR İRADESİNE VE TERCİHLERİNE BIRAKARAK,  YOL ARKADAŞLARIMLA SAYICA SÜREKLİ ARTARAK VE DE  AYNI KARARLILIKLA IŞIĞA DOĞRU YÜRÜMEYE DEVAM EDİYORUZ..

YÜCE YARADAN HEPİMİZİN YOLUNU VE RUHUNU AYDINLATSIN..
VE DE ÖYLE ÇOK ŞÜKÜR..

ALEV CEDİMAĞAR
Enerji Gurmeliği de yapan bir ŞİFA VE YAŞAM TERAPİSTİ ;)
:* 

20 Ekim 2014 Pazartesi

KASIM AYINA DOĞRU İLERLERKEN , YÜKSELEN ENERJİNİN ÜZERİMİZDEKİ ETKİLERİ..


Ekim Ayının sonlarına yaklaşırken daha önce bahsettiğim gibi 2014 Değişim ve Dönüşüm yılının en çok kuvvetlendiği ve de zorladığı dönem içine de girmiş bulunuyoruz. Fakat bu zorlayıcılığı lütfen olumsuz olarak değerlendirmeyin. Hatta hayatınızda olan biten hiçbirşeyi olumsuz olarak değerlendirmeyin. Artık bakış açınıza “Her ne oluyorsa Hayrıma Oluyor” düşüncesini yerleştirme zamanınız geldi. Her ne oluyorsa olması gerektiği için ve Hayrımıza oluyor. Velhasıl Girdiğimiz dönem içinde bu zorlayıcılık da yine tekamülümüzü hızlandırmak, bilinç ve farkındalık düzeyinde sıçrama yapmamızı sağlamak için olumlu bir  silkeleme..
Bu dönem yeme alışkanlıklarımız gerek miktar gerekse çeşit olarak değişmiş olabilir. Yeme miktarı derken, Bedenin hafifleme ihtiyacından dolayı daha az yemeye eğilimli olabilirsiniz.  Sebze yemekten hoşlanmıyorken birden bire sebze yemekleri gözünüze kuzu çevirme gibi görünmeye başlayabilir :)) Ya da tam tersi.. Ağzıma et sürmem derken  ızgara etler , köfteler ilginizi cezp etmeye başlamış olabilir ;) Her halukarda bu konuda da direnç göstermeyerek, bedeninizin istekleri doğrultusunda hareket etmenizde fayda var. Bu geçici mi yoksa kalıcı mı diye düşünmeyin, kendinize engeller yaratmayın. AN itibariyle ne ise ona uyun ve Değişimi bu anlamda da sevgiyle yaşayın. Hatta bedeninizle konuşursanız size niye böyle bir değişime ihtiyaç duyduğunu bile anlatabilir;
Sürekli Şikayet eden ağlayan sızlayan bir yapınız varsa, Bir yanım Yaradana Teslim diğer yanım ise “ya bir şey olursa”, “ay ne olacak, nasıl olacak” vs.  vesvesesi yaşayanlardansanız o zaman artık yavaş yavaş tarafınızı seçin derim. Ya eski enerjiyle kanka olup," böyle geldim böyle giderim. Artık sonraki hayatlarımın  birinde hallederim elbet bu  karmayı. bu hayatı ağlayıp sızlanarak ve bana gösterilen yol işaretlerini görmemezlikten gelerek geçireyim"  diyerek sayısız dünya'da enkarne seyahatlerinize şimdiden "Merhaba" diyebilir,  Ya da artık eski enerji ile ilginizi keserek YARADANA TESLİM ve ŞÜKÜR ile Kendi Gücünüzün Farkında olarak, Kontrollü ve Dengeli ilerlemeyi seçebilirsiniz.
******Bu arada farkında olmak ile Dikkatli olmak farklıdır.  Dikkatli Olmak zorlayıcı ve gerginlik yaratan bir durumdur. Dikkatini bir şeye vermek için başka bir şeyden uzaklaştırman gerekir.  Farkındalık ise bilinçli olarak her şeyle ilgili olmak demektir.  Neler olup bittiğini bilirsin, bilinçli olarak bilinç altı değerlendirirsin ve anlarsın. Burada önemli olan anladığını değerlendirme kısmıdır. Bunu yaptıkça farkındalık kuvvetlenir. Yani Bizim yapmamız gereken "Farkında" Olmaktır.******
Bedeninizde özellikle sırtınızda omuzlarınızda ağrılar olabilir. Omiriliğinizde ağrı ya da elektrik geçmesi gibi sızılar olabilir. Bunlar enerjinin yükselmesiyle birlikte bedeninizin uyumlanma sürecinde yaşadığı fiziksel tepkilerdir. Bunun yanı sıra Şu sıralar, 3. göz noktanızda yani iki kaşınızın arasında bir büzüşme gibi, kramp gibi bir his duyabilirsiniz,  Unutkanlık artabilir. Hatta anlık saliselik zamanlarda sanki tansiyonunuz düşmüş gibi “şöyle bir gittim geldim sanki” dediğimiz durumlar olabilir.  Bu da enerji uyumlanmasından kaynaklanan ruhsal geçişlerle yaşanır. Yaşanılan yoğun Gripler de bu dönemin en tipik tepkilerinden biri. Bağırsak sendromlarına da dikkat etmenizi tavsiye ederim. Bağırsak ile ilgili problemlerde size verilen mesaj maddiyat ile maneviyatı dengelemeniz gerektiğidir. Maddiyat öne çıktıysa inançlarınız yani maneviyatınız zayıfladıysa bunu önce bağırsaklar haber verir ;)  Bu dönem yapmanız gereken en önemli durum TEMİZLİK yapmaktır. Bedeninizde biriktirdiğiniz tüm negatif düşünceleri artık gönderin. Eskiye dair ne kadar eski enerji varsa gönderin. Bunları bulup yok etmenin de en iyi yolu sizi huzursuz eden ne varsa onları irdeleyerek bulup göndermektir.  BANA ULAŞAN BENİ OLUMSUZ ETKİLEYEN TÜM NEGATİF ENERJİLERLE OLAN BAĞIMI KESTİM  diyerek içsel, hissederek niyetlenmenizi ve mümkünse bu içsel yolculuğunuzu bitirdikten sonra da  kaya tuzu veya üzüm sirkesi ile bir duş alarak tüm negatif enerjiyi akıtmanızı tavsiye ederim.
Bu arada unutulmaması gereken en önemli durum ise şudur :  Yanlış Yok, Hata Yok, Keşke Yok,Günah Yok, Ayıp Yok yok yok .. Velhasıl her ne oluyorsa olması gerektiği için oluyor ve geçmişte de ne olduysa, O zamanki doğrularınızla aynen olması  gerektiği gibi oldu ve bitti.. Artık kendini suçlamayı bırakarak Değişime kucak açmalı aksine yaşadığın güç durumlarda aldığın tüm kararlar ve yaşama gücün için kendini kutlamalısın ve  hatta kendine sarılmalısın. Verdiğin tüm kararlar DOĞRU, Yaptığın her şey DOĞRU idi ve seni bu günlere bu farkındalık düzeyine getirdi. Ne mutlu sana :)
Velhasıl Seneyi artık enerjilerle debelenmeden , kavga etmeden , uzlaşarak,  Yaradana Teslim Olarak, Ne oluyorsa Hayrımıza olduğunu bilerek, Şükrederek , Sakin , Huzurlu , Şifa ve Aşk Dolu bitirmeye niyet ediyor ve Tüm Pozitif Enerjiyi ve Değişimi Sevgiyle Kabul ediyoruz.  ve de öyle çok şükür..
Hepimizin ve Bütünün En Yüksek Hayrına IŞIK OLsun.. ve de OLdu çok şükür..

Alev Cedimağar
Enerji Gurmeliği de yapan bir Şifa Terapisti ;)
:* <3

17 Ekim 2014 Cuma

Mucizelere açılan Kapı.. RUHSAL ORUÇ !

Olumlu düşünmek olumlu davranmak, beyni kontrol altına alarak ruhun terbiye edilmesiyle mümkün olur.. Peki nasıl ? Bunun için en hızlı ve bildik metod olan ORUÇ tutmak gerekiyor. Fakat bu kez RUHU VE BEYNİ TERBİYE VE KONTROL ETME ORUCU.

Bugün itibariyle istediğiniz bir saatte (isterseniz bu gece yatarken) 21 GÜN OLUMLU DÜŞÜNME ORUCU tutacağınıza niyet edin. Bu süre zarfında hem kendiniz hem de çevrenizdeki herkes ve tüm yaşam ile ilgili ASLA olumsuz hiçbirşey düşünmeyecek ve konuşmayacaksınız. Aklınıza gelen ya da o an ağzınızdan çıkan olumsuz bir sözü, düşünceyi hemen tutarak İPTAL EDECEKSİNİZ. İnancınız doğrultusunda, isterseniz TÖVBE ESTAĞFURULLAH diyebilirsiniz. Ya da İPTAL ETTİM diyerek iptal edebilirsiniz. Önemli olan o sözden duyduğunuz rahatsızlık ve söylememiş olma niyetinin ifadesi ve bu duygunun sizi otokontrole itmesidir.
Ve hergün ruhsal boy abdesti almayı da unutmayacaksınız Şöyle ki : BİLİNÇLİ YA DA BİLİNÇSİZ DÜŞÜNDÜĞÜM KONUŞTUĞUM OLUMSUZ TÜM DÜŞÜNCELERİMİ VE SÖZLERİMİ İPTAL EDİYORUM. (TÖVBE DİYORUM) Şeklinde.. 

21 Gün boyunca  bu Oruca disiplinli devam ettiğinizde hayatınızda ve kendinizde inanılmaz değişiklikler olmaya başladığına bizzat şahit olacak ve belki de şu ana kadar inanmadığınız Mucizelerin hayatınıza nasıl aktığını bizzat yaşayacaksınız..  (Olumlu düşünmek ve olumlu cümleler kurmak ile ilgili daha önce bir yazı yazmıştım...)

Sevgi dolu, Mucize dolu Aydınlık Günlerimiz Olsun diyelim ve OLDU.. 

Alev Cedimağar  
Enerji Gurmeliği de Yapan bir Şifa ve Yaşam Terapisti

Enerji, Düşünce Gücü, Sonsuz Şifa..

Düşüncelerin Gücü, Şifa Çalışmaları, Hastalıkları iyileştirme, Yaratılan herşeyin sadece bir enerji olduğu . Enerjinin farklı titreşimleri ve frekanslarından farklı görüntülere sahip olduğumuzu (insan, dünya, toprak, su , hava ve de herşey) Ayrıca YARATICILIK gücümüzü kullanmalıyız derken bunun nasıl olduğu , OLdu dersek OLur sözünün anlamı. Herşeyin başı öncelikle İNANÇ OLduğu.. ve de konuştuğumuz herşey aşağıdaki kısa video'da özetlenmiş..
HAlen inanmıyorsanız acele etmeyin daha zamanınız var demektir. Eğer inanıyorsanız da lütfen artık bilgilerinizi uygulayın yani acele edin 
AlevCe

16 Ekim 2014 Perşembe

Küçük Kız

Kaç gündür yazacağım bir türlü fırsat bulamıyorum. Şu an hazır işler bitmişken paylaşayım..
Sizin de farkettiğiniz gibi çok gözlemciyimdir. Yani gözlemci derken çevremdeki herşeye karşı duyarlı ve farkında biri anlamında. Çocukluğumda da böyleydim. Bir yerde oturup insanları izlemeyi ve neyi neden yaptığını anlamaya çalışmayı severdim. Sonra yaşadığım çok enteresan olaylarla pek çok İlahi Mesajın insanlar vasıtasıyla da geldiğini farkettim. Hani büyüklerimiz derler ya "Allah bir kuluna yardım etmek için başka bir kulunu kullanır" diye.. İşte öyle birşey. Kafama takılan bazı soruların cevapları hiç olmadık insanlar tarafından "ne alaka" dediğimiz durumlarda kelime kelime düştü önüme.. Bunların haricinde aramızda insan formunda yaşayan ya da ihtiyacımız olduğunda insan formuna girip bize ışık tutan ışık varlıklar olduğunu da deneyimleyen biri olarak, Evrenin her şekilde bizimle konuştuğunu önemli olan bizim tabelaları görmek ve mesajları duyabilmek olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim :)

Şimdi gelelim Güzel Minik Kıza :)
Geçen Hafta Yani havaların çok güzel olduğu zamanlar sahildeyim ve çocuk parkına yakın bir bank'da oturuyorum. 4 yaşlarında Hayatımda gördüğüm en güzel kız çocuklarından birini gördüm ve gülümsedim. O da bana gülümsedi. Yanıma geldi. Normalde öyle çocuklara yapışan şapur şupur öpen bir insan değilim. Sadece çocuğu düşündüğüm için hijyenik açıdan dokunmam. Uzaktan gözlerimle severim ya da en fazla annesinden izin alıp kollarını falan öperim  :) Neyse gelelim kız çocuğuna (ismini bile bilmiyorum) içimden ona bir sarılıp öpmek geldi. Ona sordum "Seni öpebilirmiyim" diye. "Hayır çünkü ben Sağlıklıyım" dedi .. Sağlıklıyım diye cevap vermesi çok ilginç geldi. (Sağlıklıyım bir olumlama kelimesidir. Hasta olmak istemiyorum yerine Sağlıklıyım deriz) Çünkü normalde çocuklar "hasta olurum sonra" der. Hatta büyükler bile böyle der   Peki dedim nasıl istersen ben de seni uzaktan severim. Sonra iyice yaklaştı yanıma geldi. "Hayır dedim üzdüm mü seni" dedi (!) Ben bir şaşkınlık daha tabii.. "Hayır üzmedin tabii ki" dedim. Yüzüme baktı " Eğer seni üzdüysem Allah da çok üzülür" dedi !!!! Kulaklarıma inanamadım ne diyeceğimi şaşırdım. Tekrar "Hayır üzülmedim" diyebildim. Sonra "Annenler nerede" dedim. Arkasını döndü parkın karşısında oturmuş bir grup kadına doğru işaret etti "işte şurada" dedi. Dikkatimi çeken şey, O kadınlar içinde bize bakan hiç kadın yoktu. Çünkü normalde anneler çocuklarını takip eder gözlerini ayırmaz çocuklarının üzerinden.. neyse sonra döndü "ben seni çok seviyorum" dedi !! "Seviyorum" Nasıl yani ? Sanki hep tanışıyormuşuz gibi.. Neyse daha yaşı küçük bunu çok önemsemedim ben de seni çok sevdim yerine aynı şekilde karşılık verdim. "Ben de seni çok seviyorum" dedim   Sonra oturduğum bankın yanında uzun süredir uyuyan köpek ayağa kalktı yanıma geldi burnunu kollarımın arasına soktu. Onu severken , Küçük kıza "sen de köpek severmisin" demeye hazırlanıyordum ki kafamı bir çevirdim kız gitmiş. Meydana baktım yok. (Kıza bakmadan direkt Köpekle ilgilenmem en fazla 10 saniyedir.). Sonra işte annem orada dediği yere baktım. Aynı kadınlar kendi hallerinde oturuyor küçük kız yok. Kalktım çocuk parkına baktım orada da yok.. Bu benim hemen hemen benzer bir olayı 2. yaşayışım oldu. ilk'i 2001 yılında bir otobüs durağında olmuştu.  Birgün anlatırım :)
Kendi kendime "Yüce Yaradanı ve onun Yarattığı tüm varlıkları herşeyi sevgiyle selamlıyorum ve varlığım için herşey için şükrediyorum" dedim ve hazır kalkmışken artık alışverişimi yapayım eve döneyim diyerek yürümeye başladım Gülümseyerek.. 

Alev Cedimağar
Şifa ve Yaşam Terapisti 

Değişim zamanı

Bu yaşınıza kadar yaşadığınız hayat sizi hayallerinize ulaştırmadıysa ve halen kendinizi çıkmaz bir yolda Mutsuz ve Avare hissediyorsanız, Değişim vakti gelmiştir. Tüm eski alışkanlıklarınızı tüm eski enerjileri bırakma vakti gelmiştir. Kendinizi bir elden geçirip tamir etme vakti gelmiştir. Eğer dışarıdaki değişim içinizdeki değişimi geçiyorsa mutsuzluk ve başarısızlık kaçınılmazdır.. Hayatta Değişmeyen tek şey DEĞİŞİM'in ta kendisidir !

Alev Cedimağar
Şifa ve Yaşam Terapisti

Vazgeçmenin Paradigması

ÇOK AMA ÇOK ÖNEMLİ OLDUĞUNU DÜŞÜNDÜĞÜM BİR BİLGİ...  

VAZGEÇMENİN PARADİGMASI

Vazgeçmenin Paradigması Bir şeyi elde etmenin yolunun ondan vazgeçmek olduğunu size söylesek pek inandırıcı gelmez ama biz yine de anlatalım. 

İşe bir örnekler başlayalım; 

Ayşe ve Ali adında iki tane konu mankenimiz var. Her ikisi de ortama bir mahallenin çocuklarıdır. 18-22 yaşları arasındadırlar. Ayşe ortalama bir kızdır belki liseyi bitirmiştir belki bitirememiştir. Belki de Açık Öğretim’de filan okumaktadır. Öyle dikkat çekici bir güzelliği yoktur. Hatta bir çok yanını kusurlu bulmaktadır. Bir havası, tarzı, belli bir mesleği ya da geliri de yoktur. Ayşe ciddi bir özgüven sorunu yaşamaktadır çünkü her gün çeşitli dizilerde gördüğü yaşıtları ile rekabet edecek gücü ve özellikleri kendinde görememektedir. Ne onlar kadar güzel, havalı, seksi, diri, çekici ne de onlar kadar eğitimli, kariyerli ve gelir sahibidir. O filmlerdeki kızlar gibi “asil” bir aile yerine ortalama bir aileden gelmektedir. Hayata nasıl tutunacağını bilemez, gelinlik çağına gelmiştir ama ciddi bir talibi olmamıştır. Dahası ondan daha güzel olan mahallenin kızlarına bile talip olan çıkmamaktadır. Henüz aile ve etraf tarafından evlilik konusunda baskı altına alınacak yaşat değildir ama zaman zaman bu durum kafasına da takılmıyor değildir. “Ya evde kalırsam?” korkusu daha çok evde kalmış kızları gördüğü zaman akraba ve mahalle kızlarını gördüğünde aklına gelmekte ama bu durumu umursamamaya çalışmasına rağmen yine de kafasından çıkarıp atamamaktır. Televizyondaki kadınlarla nasıl rekabet edecektir. Özgüveni darbeli, hüzünlü üzüntülü, keyifsiz, neşesiz mutsuz ve umutsuz bir kız olmuştur. Yaşama sevincini kaybetmiştir. Herhangi bir şey için kendisinde “yapma ve harekete geçme” enerjisi bulamamaktadır. Çok çeşitli, karmaşık uygular içinde “zihinsel bir sürüklenme” yaşamaktadır. İşe Ayşe’nin bu durumuna “paradigma A” diyelim. Bütün bir araya gelmiş çok çeşitli enerji matematik konumlanma oluşturmuştur ve sonuç mutsuzluk ve özgüven yoksunluğudur. Birden sahneye Ali çıkar. Ali, kendine göre doğru bir sistem kurmuştur. Genel paradigmalara uygun yaşamış, gerekenleri yapmış, kendisi ile barışık tatminkar ve mutlu bir gençtir. Bir meslek lisesinde meslek öğrenmiş çıraklık ve kalfalık yaptıktan sonra usta olmuş, askere gidip gelmiş şimdi de küçük bir atölye açmıştır. Şimdi sıra evlenmeye gelmiştir, yine kendine göre “uygun” olarak gördüğü Ayşe ile ilgilenmekte ve onu “evinin kadını” yapmak istemektedir. Zaten birbirlerini çocukluktan beri tanımaktadırlar, Ayşe mahallenin kızıdır. (Bildiktir) Ali, duygularını ve düşüncelerini Ayşe’ye “açar”. Onu beğendiğini, onunla evlenmek istediğini, söyler. O andan itibaren her ikisinin de paradigmasını değişir. Ayşe “A” konumundaki çaresiz beğenilmeyen talep edilmeyen bir kız konumundan “B” durumuna, yani talep edilen istenilen, beğenilen bir kız durumuna geçer. “Paradigma A’nın matriks alanı “Ali”nin söyledikleri ile yıkılmıştır. Bu şekilde Ayşe’ye özgüvenini tetikleyecek bir enerji akımı Ali’in matriksinden geçmiştir. Dış dünyaya başka gözlerle bakmaya başlar çünkü Ali’n farkında olmadan gönderdiği enerji Ayşe’nin enerji alanına yeni bir güç katmıştır. Ayşe “B” paradigması enerjisi ile hareket etmeye başlar. Özgüveni başka bir paradigmaya, yani kafasındaki hedefe ulaşabilmek için “uygun kuvvete” ulaşmıştır. Ayşe’nin kafasında hedef her zaman dizilerdeki hayat olmuş ama bunun için yeterli özgüven enerjisine sahi olamamıştır. Ayşe yeni özgüven enerjisini “talep edilme” paradigmasından almıştır. Sadece bundan dolayı “Ali” ye hayır der. Ali’nin farkında olmadan Ayşe’ye kattığı enerji “Ali”ye “hayır” olarak geri dönmüştür. Gerçekte ise, yani somut dünyada somut veriler silsilesinde ne Ayşe’nin ne de Ali’nin hayatında hiçbir değişiklik olmamıştır. Maddi dünyaları somut kalırken, psikolojik dünyaları değişmiştir. Ayşe ne daha fazla güzelleşmiştir ne de Ali daha fazla yoksullaşmıştır. Ayşe, Ali’nin evlenme teklifine “hayır” diyerek “B” paradigmasından “C paradigmasına geçer. O artık sadece “talep edilmiş” değil aynı zamanda “hayır” demiş bir kişidir. Potansiyel enerjisi daha da büyür, etkinleşir. Kafasındaki hayallere ulaşabilmek içi gerekli enerjiyi bulduğunu hissetmektedir. Ali’nin teklifini kabul ederek bir esnafın karısı, ev hanımı olmaktansa dizilerdeki kızların dünyasına benzer bir dünyaya girmek niyetindedir. Ali ise bu duruma bir anlam veremez. Çünkü her şey “uygun-makul” görünmektedir. Ali bir ev geçindirecek durumdadır. Eliz yüzü düzgün, karakterli, kişilikli bir gençtir. Ayşe de kendi mahallesinden biri, kendisi gibi ortalama bir insandır. İki “ortalama” insanın evlenmesinden daha “doğal” ne olabilir? Ali, Ayşe’den vazgeçmek istemez. Onu kendisine bağlamak ve ikna etmek için çabalar göstermeye başlar. Ali farkında olmadan “Korteks Bilinçaltından” bir kız tarafından “istenmeyen adam” paradigmasından “bir kız tarafından istenen adam” paradigmasına geçebilmek için savaşmaktadır ama bunun farkında bile değildir. Ayşe’ye hediyeler verir, ikna konuşmaları yapar, araya aracılar koyar, ilanı aşk yapar. Ali’nin bütün bu çabaları sadece Ayşe’nin “C” paradigmasından “D” paradigmasına geçmesini sağlar. Özgüveni daha da artar, enerjisi çoğalır. Ayşe, artık bir erkeğe acı verebilecek kadar kuvvetli bir kızdır çünkü uğruna bir erkek yırtınmaktadır. Ayşe’nin potansiyel enerjisi ve özgüveni tavan yapar. O artık dizilerdeki kızlar gibi bir erkeği parmağında oynatacak kıvama gelmiştir. Ve bu gücü elde etmek için “hayır” demenin dışında bir şey yapmamıştır. Bir “hayır” sayesinde büyük bir ruhsal dönüşüm gerçekleşmiştir. Diğer yandan ise Ali de “A”paradigmasından “B” ve “C”, son olarak “D” konumuna geçmiştir. Artık yalvarmaya başlamıştır. Ayşe ile görüşmemekte, yüz yüze gelmemektedir. Şimdi artık “e” paradigması söz konusudur. Daha düne kadar mutlu ve düzenli bir şekilde yaşarken Ali şimdi kendini içkiye, hüzne ve mutsuzluğa vurur. Sürekli “olumsuz enerji” üretmektedir. Ayşe’yi düşünmekte, başkalarına sürekli ondan ve başına gelenlerden bahsetmekte ve ilgili düşünceler ve hayaller geliştirmektedir. İşte, Ali’nin “e” paradigmasında oluşturduğu enerjiler, adres Ayşe olduğu için TümAn alanında (soyut matriks) doğrudan Ayşe’nin matriks alanına ulaşmakta ve ona yeni enerjiler katmaktadır. Ali, “Ayşe” dedikçe onu düşündükçe ondan daha fazla uzaklaşır. Ali farkında olmadan Ayşe için acı çektikçe, onu düşündükçe, onu kendinden uzaklaştırmaktadır. Çünkü Ayşe yine Korteks bilinçaltında, kendine güç katan enerjilerin kaynağını Ali’nın acı çekmesinden, onu talep etmesinden kaynaklandığı “bilinçsiz-bilme” yolu ile bilmektedir. Bu sürecin devam etmesi için Ali’nin “E” paradigmasında kalması yani acı çekerek Ayşe’ye olan aşkının “talep” sürecinin devam etmesi gerekmektedir. Ali, “E” konumunda yani bir kadına aşkına ilan etmiş, aşkından vazgeçemez halde acı çekerek kuvvetli bir anlam enerjisi üretmektedir. Mahalle meyhanesinde oturup içki içerken o sırada meyhaneye ünlü üstat-bilgin Horasani gelir. Bir dünya adamıdır Horasan, belli bir milliyeti yoktur. Her dili ve her hali bilmektedir. Ali, son çare olarak durumunu Horasani’ye anlatır ve yardım ister. Horasani bilmenin ve bilginin ne kadar değerli olduğunu göstermek için ondan bilgi karşılığında maddi bir şeyler ister. Ali bedel ödemeden bilgiye sahip olsaydı ne o bilgiye ne de o bilgeye değer verirdi. Bilginin bedelini aldıktan sonra Horasani şunları söyler; “Ayşe’nin sana dönmesini istiyorsan en ondan “vazgeçmelisin” . Hem de gerçek anlamda. O zaman o sana geri dönecektir. Çünkü Ayşe, herhangi bir maddi temeli olmadan (Burada düşüncenin düşünceyi ve her ikisinin de maddi süreci nasıl değiştirdiği izleyin). Sadece senin ona gönderdiğin olumlu ya da olumsuz enerjileri kullanarak, kendini üstün bir konuma getirdi. Bu durumun devam etmesini istediği için senin acı çekmeni istiyor. Ondan vazgeçtiğin zaman artık onun faydalandığı enerjileri üretmemiş olacaksın. Çünkü o senin, onun hakkında her türlü enerjiyi “soyut alanında” alıyor ve kullanıyor. İkinizin arasında kuvvetli bir soyut bağ oluştuğu için sen eğer enerji üretirsen o doğrudan ona gidiyor. Onu görmesen de onunla konuşmasan da soyut alanda senin zihnin onun zihnine bağlı. Bundan sonra bu enerjileri üretmeyi bıraktığında o enerjisiz kalacağı için bilinçaltı harekete geçecek ve enerjinin kaynağı sen olduğun için sana geri dönecek. Çünkü o senin ürettiğin enerji olmadan özgüvenini sürdüremez. Yeniden özgüven kazanmak için enerjinin kaynağına yani sana dönerek sorunun ne olduğunu almak isteyecektir. Hisler boyutunda onu yücelten enerjinin kaynak bilgisi ondan mevcuttur. Bu şekilde ama başka mazeretler sana döndükten sonra, enerjinin devam etmesi için daha tavizkar olacaktır. Ancak bu kez e senin artık onu istemiyor olma ihtimalin ortaya çıkar. Çünkü kendinin “istememe” paradigmasına koyduğun an artık sen eski sen olmayacağın için bu kez sana geri döneni kabul etme isteğin olmayabilir. Bu örnek; Zihinlerin, soyut matriks alandan nasıl birbirlerine bağlandıklarını uzaktan etkilediklerini ve bağlantıların enerjilerinin birbirine akması trafiği mevcuttur. Yani sadece “Hayır” ya da evet diyerek bile çok kuvvetli paradigma değişiklikleri sağlanabilir. 
Alıntı