30 Eylül 2020 Çarşamba

Hoşunuza gitmesede GÜVENMEK için cesurca sorgulamak da gerek...

 Tüm ilişkilerde gerek öylesine gerekse böylesine (!) Herkesin çok kullandığı ya da "ya yanılıyorsam zarar görürüm" diyerek kullanmaktan korkup herkese ve herşeye hep şüpheli veya ön yargılı yaklaştığı GÜVEN duygusu hayatımızın temel taşlarından biridir.

Çünkü GÜVEN duygusu bizi ya hayata doğru emin adımlarla yürüten ya da durduran çok önemli bir duygu basamağıdır.
Öncelikle her zaman yazdığım gibi önce kendine Güvenen herkese güvenir.
Kendine Güvenen bir insan hayal kırıklığına uğramaktan korkmaz. Çünkü bilir ki her ne olursa olsun kendisi her koşulda dimdik yürümeye devam edecektir.
Karşısındaki kişinin bunu olumsuz olarak kullanması tamamen karşısındaki kişinin kendine olan bakışı, duruşu, saygısı, şerefi,haysiyeti kısaca hayat rolü ruhsal gelişim süreci yani kendisiyle ilgilidir ve onun hayatı da bu sınavı geçene kadar "Neden yapıyorum, Neden insanları üzüyor ve ve dürüst davranarak kendim gibi, hissettiğim gibi yaşamıyorum ? Neden öncelikle kendime gergin, huzursuz bir hayat yaşatıyorum. Neden MIŞ gibi yapıp kendimi de kandırıyorum vs." gibi sorular sorup değişmeye ve düzeltmeye başlayana kadar devam eder .(burada ruhsal yükselişi başlar)
Tabii biraz dini veya spiritüel bilgisi varsa "Vebal alıyorum" ya da "olumsuz karma yaratıp ruhumu karanlığa itiyorum" diyene kadar da kendi yarattığı belki de herkesin bilmediği (duyurmadığı) sorunlar ve mutsuzluk hiç bitmeden aksine artarak devam edecektir.
Yani Güven her şeyde olduğu gibi önce BEN ile başlar.
Herkes kendine güvenilmesi gerektiğine olumlu veya olumsuz davranış, konuşma ve ilişki içindeki duruşuna göre yön verir. (Burada kendimizi kaptırmadan kişiyi izlemek, hoşumuza gitmesede sevgimiz elvermese de sormak sorgulamak önemlidir. Yani gerçek olanla yüzleşme cesareti)
Bununla birlikte BEN olarak da bizlerin her şeyde olduğu gibi kontrollü ve Dengeli kalması önemlidir.
Birisine duyulan GÜVEN Aklın Mantığın ve Kalbin onaylamasıdır. Yani DENGELİ bir kabullenme ya da red ediştir. Tabii bu ölçümü yaparken yine aynı şekilde Dengeli ve Kontrollü "izlemek" yani farkındalık çok önemlidir.
***Akıl - Mantık - Kalp üçgeninde bir tane çıta eksikse orada mutlaka dikkat edilmesi gereken bir durum var demektir.****
Kalp, Hisleri , duyguları temsil ettiği için her zaman huzursuzluk veren, rahatsız eden durumlar en önemli işaretlerdir. Ayrıca hisler yüksek benliğimizin yani BEN'in "dikkat et" ya da "herşey yolunda" işaretlerinden biridir.
Bu işaretleri de dünya bilinciyle, kendimizin yarattığı Vesvese, ön yargı, kıskançlık, yüksek ego veya kendimizden kaynaklanan yine güveneyim sorumluluk almayayım, aman şimdi uğraşmayayım gibi düşünme ve mukayese tembelliğinden ayırt etmek çok önemlidir.
Yani bu çelişkiler ve sorgusuz teslimiyet yine bu "üçgen" çerçevesinde düşünemeyenlerin yaşadığı çelişkilerdir ve sonuçlardır. İşte bu yüzden Günah Keçisi de yoktur 😉
Velhasıl,
Hayat "kimseye güvenmiyorum"ile YAŞANMAZ.
Kendine Güvenen Daima GÜÇLÜ OLur.
GÜÇLÜ OLan ise daima hayat'dan keyif alarak GÜVEN, KONTROL ve DENGE'de yürür 😉
Tabii bu arada unutulmaması gereken en önemli nokta,
"Hayatta hiçbir şey gizli kalmaz. Hele ki göklerin açıldığı artık tüm bilgilerin aleni aktığı bu yeni Asır'da 😉 "
FARKINDALIK ve dolayısıyla UYGULAMA ise rota'ya giriş pusulasıdır 👍
Önce kendimize güvenerek ve güvenimizi boşa çıkarıp kendini imha edenlere el sallayıp 😉 yola daha güçlü bir BEN ve öğrenmiş olarak keyifle devam ediyoruz 🙏
Ve de öyle OLdu çok Şükür 🙏❤🙏
Alev Cedimağar
*** Arkadaşlarınızı yazıya etiketleyerek veya paylaşarak IŞIK zincirini BİLGİ ile BİRLİKTE büyütelim herkes aydınlansın🙏***

28 Eylül 2020 Pazartesi

Özellikle DOSTLUKLARDA En çok yaşadığımız en çok üzüldüğümüz durumlar ve bize verdiği mesaj !

 


Hepimiz Hayatın içinde aslında hep benzer durumlar yaşarız. Sadece hikaye ve hikayenin kahramanları farklıdır.

Mesela bizi  en çok üzen konulardan biri “dostumuz” zannettiğimiz birinin olmadık zamanda ki olumsuz tavır ve hareketleri olur.

Ya da sizi üzen birini “Dostum” zannederek paylaştığınızda bir bakarsınız O “Dost” gitmiş sizi üzenle dost olmuş :))

Nasıl yani dersiniz ?

Ya da sevdiğiniz birine korumak niyetiyle “bak şu kişiye dikkat et ben şöyle bir zarar gördüm üzüldüm sen de üzülme” dersiniz.

Sonra bir bakarsınız o kişi gitmiş dikkat et dediğiniz kişiyle kanka olmuş ya da sizin dikkat et dediğiniz her şeyi gidip ona anlatmış ! 

Bilinç , genç ruh vs. her şey bir yana.. Bir insanın karakter olarak yansıttığı hayatımda gördüğüm en saçma en akılsızca davranış şeklidir. Ne oldu anlattın ? Sana kurdele mi taktı ? Yani bir eylem yapıyorsun sonucunu düşünüyormusun ?    Madem o insanı sevmiyordun niye arkadaş oldun ? Menfaat birlikteliği mi ? Yoksa içindeki kıskançlıktan doğan  hınç  öyle birikti ki , Fırsatını bulunca tam sırası ! mı dedin ?  

Güvendiği sevdiği bir insandan böyle bir uyarı ya da paylaşım alan Akıllı bir insan kişiyi ve durumları  İZLER. Anlamaya çalışır. SORGULAR…

Neyse..

 Tabii bunun sonucunda da malum kişi “evet ya böyle bir şey yaptım zarar verdim “ demeyeceği için bir negatif eylem bin negatif sonuç doğurmaya devam eder.

Bu örnekleri daha da çoğaltabiliriz.

Her insan farklı ruhsal titreşime sahiptir. Yani sahip olduğu bilgi, eğitim, düşünme şekli, bakış açısı, erdemler, sorgulama, mantık, akıl gibi bir sürü etkenler kişilerin ruhsal titreşimini ya olumlu yönde kuvvetlendirir ya da olumsuza doğru zayıflatır. Her ruh yani insan kendi titreşimine uygun kişilerle mutlu olur. Kendini yakın hisseder. Buna dünya yani insan bilinciyle, Uyum, anlaşma, aynı kafadan olmak , Birbirini tamamlamak ya da ne derseniz diyebilirsiniz. Dolayısıyla benzer titreşimde insanlar benzer titreşimde insanlara doğru çekilir. Hem olumlu hem de olumsuz anlamda.

Dolayısıyla böyle olaylar yaşadığınızda yaşadığınız olayı ve KENDİNİZİ kutlayın. Çünkü zaten “Dostum” dediğiniz ya da “seviyorum” dediğiniz kişiyle aynı titreşimde değilmişsiniz.  Ya görmemişsiniz ya da görmek istememişsiniz ve bir olay ile patlak verip tabiri caizse “uyanın” diye bu gözünüze gözünüze sokulmuş. ;)  İyi niyetli insanlar daima korunur ve onu korumak için işaretler sürekli gelir. Lakin biz bazen göremeyiz ya da görmek istemeyiz içimiz elvermez . O yüzden de genellikle “aklım almıyor” dediğimiz olaylarla işaretler patlak verir ;)  

Her zaman iyi niyetli davranmak , yazmak, konuşmak , söylemek veya uyarmak illa da yerini bulacak herkes anlayacak diye bir şey yok.  Çünkü malum 50 cümle kurarsınız içindeki bir kelimeye takılır sonra bir bakarsınız çeneninizi boşuna yormuşsunuz.  En sevdiğim “dünyevi” benzetme ile karşınızdaki “nata mermer nata kafa” kıvamındadır. Tabii ruhsal anlamda aslında  hepimiz gibi o kişilerde öğreniyorlar bizim gibi J .

Nitekim karşımıza çıkan “bazı insanlarda neyi ne kadar öğrendin hadi bakalım bu insan üzerinde göster !”  sınavıdır ;) Yani karşınıza çıkan herkesi de titreşimime uygun sanmayın ;) Bu tekamül ve farkındalık çok ince çizgilerde ve çok DENGE’de devam eder.. Zaten bunları da anlamak ve öğrenmek için geldik..

Özellikle bu dönem HIZLI TEKAMÜL yaşıyoruz.  Yani değişen enerjilerle birlikte titreşimlerde çok hızlı değişiyor ya da değişmiyor. Lakin birileri sürekli ilerliyor. Dolayısıyla ayrılmalar,Başka birliktelikler  ilişkilerde sorunlar, ilişkilerde yenilikler, sosyal ve iş dahil tüm ilişkiler hızla değişiyor.  En önemlisi de her yerde "Temizlik" zamanı.. çünkü enerjiler kuvvetleniyor bizlerinde farkında ve emin adımlarla YEPYENİ bir BEN OLarak yürümemiz çok önemli. 

Bu artık normal gidişatımız.

Gözünüz açık olsun, okuyun öğrenin ve kendinizi üzmeyin diyorum naçizane..

Herşey Olması gerektiği gibi olur. Olması gerekene de s iz  karar verirsiniz ;)

Bütünün en yüksek Hayrına Tüm Sevgimle IŞIK OLsun..

Ve de öyle OLdu çok şükür

Alev Cedimağar




2021 geliyor ! Konuşun !

 Annem 40 yaşlarında (yani 45-50 sene önce) aşırı mide şişkinliği (herkes hamile sanıyordu) şikayeti ile doktora gitti. Doktoru Kolit teşhisi koymuş ve ilaçlar vermiş. Annem tam odasından çıkarkende ona "Bu kolit hastalığı konuşmayan herşeyi içine atan insanlarda olur. Kadın konuş anlat derdini ne içinde saklıyorsun ! Sana dert olacağına onlara olsun! "

Demiş.. Annem Babama anlatırken duymuştum.
Annem "artık konuşucam" demişti ve sonrasında ruhsal olarak verdiği karar ve yapmaya başlamasıyla beden olarak iyileşti ve kolit falan da kalmadı..
Şimdi hatırlayıp geriye baktığımda ne kadar bilinçli doktorlar varmış ne kadar güzel ruhsal yönlendirmeler yapıyormuş diye düşünüyorum..
Çok şükür artık Tıp doktorlarında da hangi bedensel hastalığın hangi ruhsal nedenlerden kaynaklandığı ile bilgi ve bilinç arttı🙏

Velhasıl,

Daha önce ki yazılarımda anlattığım gibi 2021 "Konuş ve kendini ifade et" yılı olarak geliyor.

Ve bélki de ilk kez bu enerji çokkk öncesinden yani şimdi başladı.

Lütfen içinize atmayın. "Kırıldım" deyin, "Alındım" deyin, "Böyle olmasını isterdim" deyin, "Benimle böyle konuştuğunda ya da bana böyle yaptığında çok mutsuz oluyorum" deyin lakin içinizden düşündüklerinizi sakince pozitif kelimelerle ifade edin. Konuşun!

Tabii bu arada geçmişte "O dedi bu yaptı" gibi şeylere takılmayın. Onlar sayesinde artık yaptırmamayı, susmamayı öğrendiniz. Yani Onlar gelişimimiz için birer dersti. Yaşadık bitti. Şimdiden sonrası önemli.

O zaman artık ruhumuzu özgür bırakma günleri başlasın!
Kendimizin ve Bütünün en yüksek hayrına tüm sevgimizle Ve IŞIK niyetiyle..
Ve de öyle OLdu çok şükür🙏

Alev Cedimağar

*** Arkadaşlarınızla paylaşarak IŞIK zincirini BİLGİ ile BİRLİKTE büyütelim herkes aydınlansın🙏***

18 Eylül 2020 Cuma

Atalarımız dan gelen aktarımlar ve geçmiş yaşamı şifalandırma SAFSATALARI !!!

 Arkadaşlar size dayatılan ya da ortalarda dönen kirli , ticari, karanlık bilgileri ayırın kanmayın lütfen.

Mesela DNA aktivasyon YOK ! , Genetik veya Karmik Şifalandırma YOK, Hipnoz ile önceki hayatlara dönmenin veya öğrenmenin hiçbir anlamı YOK !, Önceki hayatları şifalandırma diye bir şey YOK, ! Aileyi şifalandırmak vs. diye birşey YOK !
size genetik karma, önceki yaşamdan gelenler, dedelerden gelenler sizi etkileyenler gibi laflarla kafanızı karıştıranlara da prim vermeyin inanmayın çünkü her hayatın karması o hayata özel ayrıca herkes kendi karmasını yaşar. Ya zaten akıl var mantık var. Banane dedemin karmasından ! banane annemin karmasından !!! onlar yaşadı ve bitti !! Şimdi hayatımı ben seçiyor ve yönlendiriyorum . Bunu yaparkende en yüksek farkındalıkla en ışık ve sevgi yolunu seçiyorum . Ben BEN'i ilgilendirir herkes kendinden sorumludur !!! öyle değil mi !!?
Birde bilinç altı temizliği yaptığını iddia edenler var !! Hep yazıyorum anlayan anlıyor anlamayan kendi tecrübesini yaşıyor fakat ben yine yazıyorum !!! Bilinç altı temizliği ile eğer neyi niye yaşadığınızı anlayamadan sildirirseniz karşınıza daha ağır çıkar !! Yani bilinçli olarak sizde travma yaratan olay ne ise onu beyninizle uğraşarak ne olduğunu bilmediğiniz enerjilerle kirletmek yerine, Ruhsal Tekamül yolunda ruhsal plan anlaşmalarınızı , niçin yaşadığınızı, size verilmek istenen mesajın ne olduğunu bilinçli olarak kabul eder ve kendinizden serbest bırakırsanız düğüm çözülür ve tekamülünüzde su gibi akmaya devam edersiniz ! Aksi taktirde aynı olayın ya da olayların daha da ağırlarını sürekli kendinize çekersiniz. Tabii eğer isterseniz ömür boyu yaşadıkça onu da temizletir, diğerini de temizletir öyle gidersiniz fakat ruhsal çöküşe geçerek bu deneyimi bilinçli olarak anlayıp kabul edene kadar da bütün hayatlarda yaşamaya devam edersiniz..
Herkes kendinden sorumlu . Önceki hayatlarımız öncede kaldığı ve orada öğrenemeyip eksik bıraktığımız sınavlar, bilgiler için buradayız. Bu hayatta ne en çok önüne sınav olarak çıkıyorsa işte tam da onun için (tabii ek derslerde var) geldin. Yani önceki hayatları öğrenmenin hiç bir anlamı yok. ! Şimdiki hayatına odaklanamıyor ve hakkını veremiyorsan öncekileri öğrensen ne yazar öğrenmesen ne yazar ? Aslolan ŞİMDİKİ HAYAT'dır. Geçmişi boşverin sadece hoş aksiyonlar minik tebessümler vs. Tabii bunu söyleyen kişi de önemli. Yani sana kim önceki hayatında ne olduğunu söylüyor ? Uydurmasyon o kadar çok ki.. malum herkesin kendini ramses, mevlana , evliya vs sandığı bir durum yaşıyoruz :)) Bunlar göya kanal bağlantısı yapanlarda çok görülüyor. Obses Vakalar !!!
Her aile bireyi kendi tekamülünü kendi yaşar. mesela Dedem hırsızsa banane ! Ya da katil bir babanın çocuğu olduysanız bunun nedeni vicdanı, şefkati, dürüstlüğü, adaleti öğrenme sınavınızdır. Yani her olumsuz olumluya hizmet eder dediğimiz şey budur. Her ruh kendinden sorumludur. Karmik bağların amacı BEN olmayı öğretmektir. Onun sorunu beni niye etkilesin ? Ben doğru yolu biliyorum o tekamülüyle bana da mesaj verdi gitti. Gerisi onu ilgilendirir !
Anlatabildim mi ?
Eğer sonum annem gibi babam veya dedem gibi olacak diye sürekli düşünce üretirseniz öyle olur.yani bunu siz yaparsınız genler ya da ölmüş ruhlar falan değil..
Ayrıca Önceki hayatlar şifalanmaz. böyle birşey yok. Sadece bu hayatınızı şifalandırıp en yüksek farkındalık ve ruhsal bilinç ile yaşarsanız önceki hayatlarınızda ki karmik düğümleriniz de bu hayatta çözüleceği için ruhsal yükselişe geçersiniz. Zaten bu hayata gelmenizin nedeni önceki hayatta başaramadıklarınız. Bakiye burada. ! Anlatabildim mi ?
Velhasıl lütfen bu para tacirlerinin karanlık piyonların peşine düşmeyin ! Her söylenene inanmayın ! Enerjinizi kirletmeyin, ruhsal çıkış yapıcam derken boyuttan da düşmeyin ..
BİLGİ IŞIK'dır.. Lütfen çok okuyun çok araştırın, mukayese edin ve en önemlisi DÜŞÜNÜN !
Bir de HIRS YAPMAYIN ! çünkü gözlemlediğim en önemli nokta, İnsanlar arasında "Ben daha hızlı öğreneyim, herşeyi uygulayayım, ben şöyle olayım, bunu geçeyim, en yüksek bilinç olayım, şifacı olayım" şeklinde her şeye büyük bir hırs ile körü körüne koşanlar en hızlı düşüşü yaşıyor.. Zaten Sevgi'de Işık'da Hırs olmaz. Herşey Akışında hazmederek, öğrenerek, anlayarak ve olması gerektiği gibi olur.. Sonra bir bakarsınız ki farklı bir yerdesiniz ve o farklı yerde olmanın da özel bir anlamı yoktur. Bu sefer de bu yaşadığınız mutluluğa başka insanları çekmek için BİRLİKTE OLmak için uğraşırsınız. Yani kendi kendinizi yükselteyim derken yakmayın !
Nitekim yine ben verdiğim bilgiden ve anlatmak istediklerimden, sizde anladıklarınızdan sorumlusunuz ve hayat sizin hayatınız nasıl isterseniz öyle yaşarsınız.
Lütfen okuyun sorgulayın ve Şimdiki hayatınıza odaklanın . Çümkü kendinizi sadece kendiniz kurtarabilirsiniz..
Ben yine dokundum ve geçtim..
Gerisi size kalmış 😉👍
Alev Cedimağar
Not : Konuyla ilgili kitabımda çok detaylı bilgiler veriyorum. Ayrıca KRYON -Yuvadan Mektuplar- kitabını okumanızı tavsiye ederim.





16 Eylül 2020 Çarşamba

BİR'e Bağlanma niyeti, TURUNCU GÜNLER ve etkileri



Yüce Yaradanın sonsuz enerji kaynağına yani sadece TEK ve BİR olana bağlanmak ile onun yarattığı farklı isimlerde ki enerji kaynaklarına bağlanmak arasındaki farkı çok basit bir örnekle anlatmak istiyorum.
Muhteşem bir su kaynağı düşünün eşsiz bir suyu var. Hemde çok yakınınızda. İçmek için sadece elinizi uzatmanız yeterli !
Lakin halen görememenize rağmen size gösterilip nasıl içmeniz gerektiği de öğretiliyor  (Direkt ellerini aç ve niyet et dua et ruhen hisset)
Buna rağmen o kaynaktan şişeleme yapan firmaların (mavi enerji mor enerji boyut enerjileri melek enerjileri kozmik enerji gibi isimleri uzayan enerjiler)
Bu firmalar suyu satmak için (spiritüel tacirler) şişeyi süslüyorlar, en iyi su benim diyorlar ve sizin kaynağı görmemeniz için ellerinden geleni yapıyorlar (belki kendileride bilmiyor. Ya da işlerine gelmiyor😉)
Bu şişelerin nasıl yapıldığını (negatif&pozitif enerji) bilmiyorsunuz.
Bazıları iyi niyet gösteriyor lakin şişe bozuk (bağlandıkları kanal) bazıları kandırılıyor ve kandırıyor(karanlık enerji)  
Bazıları su  daha güźel olsun diye suyu işlemden geçiriyor ve içince çok güzel bulup sonra o suyun yan etkisi (karanlık) hasta ediyor. (Geçici mutluluk yani şifa)
Bu örnek çoğaltılabilir.
Her halükarda doğal bir su içilmiyor (saf ışık) ve kişi kaynaktan uzaklaşıp kendi gücünü yapabileceklerini unutuyor ya da unutturuluyor.
Hep yazdığım gibi,
****YARADANA değil Yarattıklarına bağlanırsanız ruhsal tekamülünüz de düşüş yaşarsınız****
Kendinizi öğrenerek uygulayarak BİR'e ulaşıp kendiniz yükseltebilirsiniz.
Bu yüzden tüm dinlerde farklı şekillerde KADERİNİZİ ÇABANIZA BAĞLI KIĹDIK yazar.
Bunu farketmeyen için BİR olana bağlanmak da işe yaramaz.
***Herkesin sihirli çubuğu kendi elindedir.***
Daha önce ki yazılarımda bahsettiğim gibi bu yeni dönem yeni düzen dediğimiz 2020 yılı itibariyle tüm enerji sistemleri çökmeye başladı.
Hem spiritüel olduğunu iddia eden hem de "karma" sözü dilinden düşmeyerek insanları yanlış yönlendirenler içinde de büyük hasat başladı.
Maddi manevi, özel veya genel hayatları içinde çok büyük olaylar yaşatılarak geri çektiriliyorlar (Işığın zaferi).
Ya anlayacaklar ray değiştirip Işığa doğru BİR OLana doğru hareket edecekler ya da bu ruhsal düşüşleri hızlanarak kendi yok oluşlarını hazırlayacaklar.
Zaten gerçekten ruhsal hayatı bilen birisinin ödü  patlar yanlış bir şey yapıp insanları yanlış bir yola sürüklemeye.
Gerçekten "yuvaya"  geri dönüşlerde bu çok büyük bir boyut düşüşü ve öğrenmek için dünya ya çok  daha zor şartlarda bir plan yaratıyor.
Gerçi herkesin bilinç düzeyine göre seçimi kendini ilgilendirir lakin " bile  bile lades" demekte ziyan olmuş bir hayattır.
Velhasıl yine tekrarlıyorum çünkü bu dönem çok önemli bir dönem ve seçimlerimiz gerçekten çok önemli.
Abuk sabuk ritüeller (kırmızı ilé bunu yaz, yeşil kağıt kes bereket yaz, bu duanın altına 3 kere oldu yaz 3 tane kalp koy vs) ile kendinizi kandırsınız. Ya da "Bana uzaktan bağlan" diyenlere bağlanmak, yapana da yaptırana da ruhsal düşüş ve zayıf titreşim yolunu açar. (Titreşimin düşmesi eterik alanınızın yani korunma alanızın, ışık duvarınızın zayıflamasıdır)
Zaten aklı çalışanlar bunları yaptıran kişinin bilgisini, aklını , niyetini sorgular ve direkt uzaklaşır. O kişilere de canı yürekten ışık, vicdan ve şifa diliyorum. Eşik atlasınlar ki eşik atlatacak bilgiler versinler🙏
Bu yazdıklarımı muhteşem detaylarla anlatan 2 kitap tavsiye edeyim. Dr.Micheal Newton'ın Ruhların Yolculuğu ve Ruhları Kaderi . Bu kitapları okuduktan sonra ruhsal planı, yaşadıklarınızı ve TEK KAYNAK YÜCE YARADAN bilgisini daha iyi anlayabilirsiniz. ( bu arada "yukarıda" melek de yok hep yazıyorum okursanız olayı anlarsınız 😉 )
Ayrıca Dr Micheal Newton regresyon da bana göre tek isim. Çünkü yıllarını vermiş hipnoz ve enerji çalışmasını birleştirmiş gerçekten uzman olmuş. Bu arada daha önce yazmıştım. Hipnoz bilmeden regresyon yapılmaz ve bunlarda uzman olabilmek için en az 10 yıl gerekiyor. (Yani 2 günlük sertifikalarla uzmanım diyenlere koşmayın. Tabiri  caizse Kendi başlarını zaten yakıyorlar sizinkini de yakmasınlar) Bu arada Dr. Micheal Newton dünyadan ayrıldı ışıklarda yaşasın.🙏
Velhasıl,
Artık kaynağından su içmeyi, sizinde onun bir parçası olduğunuzu öğrenmeniz gerek.
YÜCE  YARADANIN SONSUZ IŞIK VE ŞİFA KAYNAĞINA BAĞLANIYOR, SEVGİYLE KABUL EDİYORUM
Eski enerjiler eski öğretiler BİTTİ. Çok şey öğrendik asansör görevi yaptılar yani mukayese edebilmek ve doğruyu bulabilmek  için tecrübe yarattılar.
Oku, Sorgula ve artık BİR'é IŞIĞA doğru BİRLİKTE yol alalım..
Zaman kısa yol uzun..
Ayrıca bu dönem Corona ile ilgili durumları daha önce yazmıştım özetle bitti, bitiyor sınırındayız.
Tabii Corona yok olmayacak dünya da birlikte yaşadığımız milyonlarca virüs ve bakteriden biri olacak yani O dünya'ya, BİZ de ona uyumlanacağız.  Arada bir grip gibi yaşayıp geçireceğiz.
Fiziksel olarak sadece en yoğun kulak çınlaması ve baş dönmesi olabilir. Ruhsal olarak bir heyecan duygusu, gerginlik, belirsizlik olabilir.
Bu dönem TEMİZLİK hız kazanıyor. İlişkiler,hukuki aklınıza ne gelirse. O yüzden sakin kalmanız önemli.
Heyecan karamsarlık ruhsal değişiklik bir anlamda da çok normal mevsim dönüşü de var. Kış'a girme psikolojisi de etken. (Herşey değişen enerjilerin etkisi değil.)
Kalp ile ilgili şüphe veya bilinen bir rahatsızlığınız varsa kontrollerinizi mutlaka yaptırın.
Değişen etkilere artık alışıyoruz ve nedenini biliyoruz. Önemli olan BİLMEK. Çünkü insan bilmediği şeylerden korkar😉
Bu dönemin rengi TURUNCU.
Enerjiler 2. Merkezden yani Sakral çantadan tetikliyor. Neşe, arzular, cinsellik, doğurganlık gibi.
Bebek yapmak isteyenler (ruhsal planlarında varsa) bu dönem deneyebilirler.
Bunun dışında tutkularımızı hayata tutunmamız gerektiğinin mesajı veriliyor ve tetikliyor. Siz de bu yönde hareket ederek keyif alacak planlar yapın oyunlar oynayın ( uçurtma uçurmak gibi 😉)
Ruhsal etkilerin süresi  bize bağlı. Dolayısıyla beden de ruha paralel şifalanır.
Hepimiz aklı selim düşünüp çözüme odaklandığımızda ve iyi niyet de kaldığımızda en kısa zamanda ruh dengeleñir.
Geçen hafta ki yazımda bahsettiğim gibi "akışda kalmanın" güzelliğini ve heyecanını yaşarız.
Şimdi kendimizin ve Bütünün en yüksek hayrına niyetiyle RADİKAL YENİ BAŞLANGIÇLAR yapma zamanı..
Şimdi tüm bu yazdıklarımı anladıysanız o zaman kendimizde ruhsal bir enerji temizliği yapalım.
Kalben inanarak yüksek sesle,
BİLİNÇLİ VEYA BİLİNÇSİZ İLETİŞİM KURDUĞUM NEGATİF TÜM ENERJİLERLE OLAN BAĞIMI KESTİM.
SADECE YÜCE YARADANIN IŞIK  KAYNAĞINA, ONUN SONSUZ POZİTİF ENERJİSİNE VE IŞIĞINA BAĞLIYIM.
Bu cümleyi söylerken gözlerinizi kapayın ve kendinizi ışıklar içinde hayal edin..
Sonra kitabım da yazdığım mum ile enerji temizliğini de yapabilirsiniz. (Çok detaylı ve uzun olduğu için tekrar yazmıyorum)
Üzülmeyin şu ana kadar ne yaptınızsa yaptınız. buna tecrübe diyoruz böyle büyüyoruz ve öğreniyoruz.  Önemli olan şimdiden sonrası🙏❤😘
Ve yaptık !
Öyle de OLdu çok şükür 🙏
Alev Cedimağar
*** Arkadaşlarınızla yazıyı  paylaşarak  IŞIK zincirini BİLGİ ile BİRLİKTE büyütelim 🙏***
#yenidönem #yenidüzen #regresyon #Hipnoz #BİR #tekkaynak #yüceyaradan #uyanış #bilinçlenme #Denge #eskienerji #yenienerji #yeniay #astroloji #yoga #accessbars #ruhsalenerjiler #sukaynağı #değişim #reiki #geçiş #gates #boyutlar #turuncu





9 Eylül 2020 Çarşamba

MANTRALAR



Bilerek ya da bilmeyerek kullanılan, anlamını bilmeden kalbinizde hissetmeden söylenilen şeyler olumluysa hoş bir seda (sadece yapmış ya da okumuş olmanın geçici huzuru) , olumsuz ise duvara (enerji alanınız)  bir taş çarpması etkisi (huzursuzluk) verir. 

Yani kullandığınız kelimenin cümlenin bilinçli olarak önce beyin tarafından kabulü gerekir ki, ruhsal titreşiminiz kuvvetlensin.
Bilmediğimiz ya da içsel olarak hissetmediğimiz bir mantrayı söylemek, aynen duayı kendi konuştuğumuz öz dilimizdeki gibi değil de ezberletildiği dilde öğrenmek ne söylediğimizi bilmeden tekrarlamak gibidir.

"Öz de hissedilmeyen anlamı bilinmeyen " hiç birşeyin gerçek anlamda şifası ya da koruyuculuğu OLMAZ.

Bu olumlamalar dahil herşey için geçerlidir.

Kitabımda buna örnek başımdan geçen bir olayı anlatmıştım. Arkadaşımın antika pazarından aldığı içi arapça yazılı yüzüğü dua zannedirken sürekli huzursuzluk ve rahatsızlık yaşaması sonucu cami hocasına okutmamız ve beddua olduğunu öğrenmemiz gibi..

*Anlamını bilmediğiniz hiçbirşeyi tekrarlamayın.
*Anlamını öğrenmek için bizzat kendiniz araştırın.
*Anlamını öğrendiğiniz şey belki sizin titreşiminize uygun değildir. İçinize sinmiyorsa size bir anlam ifade etmiyorsa söylemeyin.

Birşey söylemeniz gerekiyorsa kendinize uygun kendi öz dilinizde bir kelime ya da cümle bulun onu söyleyin.

Mantralar Sankstritçedir (çok eski bir hint dili )
İlla  da sanksŕitçe söyleyeyim derseniz en basit mantra :
EL: Toprak
KA: Ateş
LEEM :Su
OM :Hava
demektir.
Bu 4 kelime 4 elementi simgeler ve onları onurlandırmak inancıyla kullanılır. İsterseniz  El-Ka-Leem- Om sırasıyla  söyleyebilirsiniz. Tabi hissedip anlamanız önemli 😉
Tabii bir de şu var:
Hintlilerin kendine hayrı yok niye onların dilinden dua (mantra)  etmeyi tercih ediyorsunuz  ki? (Cem Yılmazın bununla ilgili bir esprisini de çok severim ve çok gülerim. Çünkü çok doğru)
Kendi dilinizde içinizden geldiği bir an dolu dolu "Yüce Yaradan'a ve yarattığı  herşeye şükürler olsun"  ya da "aldığım her sağlıklı nefes, bedenim ,hayatım için şükürler olsun Yüce yaradanın sonsuz şifası,Nuru, Işığı şifa olsun" demeniz bile yüksek bir titreşim yansıtır ve herşeye bedeldir.
Ya da daha önceki bir yazımda anlattığım gibi ( blog sayfamda okuyabilirsiniz)  kendinize uygun bir harf ile bunu yapabilirsiniz. Mesela  isminizdeki harfleri kullanabilirsiniz. Bence deneyin kendiniz karar verin.

Yoga nefes çakra mantra yaşam koçu derken öğrendiği yarım yamalak ve 2 günlük sertifikalarla  hepsini aynı anda yapıp (!) ortaya karışık bir menü çıkararak  kimin ilgisini ne çekerse oradan yakalayıp kendi de ne yaptığını bilmeyen para odaklı kişiler var. (Bizzat tanıyorum)

Her ne ile ilgileniyorsanız buna gönlünü ve ömrünü verip uzmanlaşmış ne yaptığını bilerek yapan, yaptığı işin ruhani felsefesini özel hayatında da uygulayan kişileri seçin tabii öncesinde izleyin.

Nasıl kalp doktoru deri hastalıklarında da uzman olamaz ve ikisine de bakmıyorsa (uzmanlık en az 5 bin saat vakalar üzerinde çalışmayı gerektirir) gerçek uzmanlık da  bir konu üzerinde olur. Diğer konularda bilgisi olur ve ilgili uzmana yönlendirme yapar..
Tüm "uzmanlıklar" böyledir.

Günümüzde bu ruhsal konular Arz talep hâline getirildi ve bir ikon yaratıldı. Spiritüel pek çok çalışma  bilgisizce yapılıyor. Malum işsizlikte olunca bazı kişiler en kolay para kazanma yolu olarak "ilgim vardı zaten"  şeklinde spiritüel işleri buldu. 


Biri bir şeye gidiyor ya da yapıyor diye , öbürü de gidiyor ne yaptığını bilmeden yapıyor.

Bilinçli gidin bilinçli yapın.

Tabii bunların hepsi öğrenip anlayarak insanın kendisini bulması için onu BİR'e çıkaran basamaklardır.  Yani normal geçişler.
Siz aynı basamakta kalmayın.
Cesurca sorgulayın, öğrenin,okuyun. Bunun ayıbı yok. Pek çok din kitabında yazdığı gibi, Yüce Yaradan sorgulayan okuyan öğrenen kulunu sever 🙏

Artık aklımızı kullanarak, mantıklı ve hislerimize güvenerek DENGE'de kalma ve öğrenme  zamanı.
Çünkü BEN'e yolculuk ve BİR'e yolculuk çok hızlı devam ediyor.
Yapın!
Ve de öyle OLdu çok şükür 🙏❤🙏
Alev Cedimağar


7 Eylül 2020 Pazartesi

Geleceği kodlamak ve yaratmak

Geleceğinizi ona buna sormayın!

Merak ettiğiniz herşeyi zaten olmak istediğiniz duruma, hayale  odaklanarak, o yönde harekete geçerek, düşünce ve eylemlerinizle zaten yine kendiniz yaratır veya değiştirirsiniz.

Bir olayın sonu veya başı nasıl olacak diye merak ediyorsanız iç sesinizi (yüksek benliğinizi)dinleyerek herşeyi akıl ve mabtıkla objektif düşünün. Cevabı en iyi siz bilirsiniz başkası  değil. Karar veremiyorsanız sakince akışda kalıp izleyin. Cevap mutlaka gelir.

Bu yüzden Gelecek AN itibariyle sürekli değişir. Yani yine sizden başka kimse bilemez!

Her düşünce ve eylem yeni bir gelecek yaratır.

Binlerce seçenek içinde hangisini seçerseniz o sizin doğrunuz OLur ve seçtiğiniz doğru yeni bir Gelecek demektir.

Doğrular da herşey gibi Ruhsal Farkındalık ile paralel değişir. Bu yüzden, Hata, yanlış, ayıp,  yoktur.

KEŞKE karanlığın attığı, insanı ruhsal olarak aşağıya çekip, Işık'dan uzaklaştıran en büyük karanlık kancadır.

ŞÜKÜR ise Yaradana Teslimiyette OLanın , "En yüksek hayrıma" dualarıyla başlayarak yürürken OLması ve OLmaması gerektiğini bildiği ve her halukarda yine Şükürle ve Azimle diğer seçeneklere yöneldiği geçiş ve ruhsal çıkış noktasıdır.

Bu yüzden BEN BENİM diyoruz 👐

Alev Cedimağar

*** Yazıyı arkadaşlarınızla paylaşarak  IŞIK zincirini BİLGİ ile BİRLİKTE büyütelim 🙏***

#gelecek #fal #yaratmak #keşke #AN #Merak #odaklanmak #Güç #öğrenmek #uygulamak #Denge #yenidönem


1 Eylül 2020 Salı

ÇAKRA AÇMA ÇALIŞMALARI VE DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN GERÇEKLER !


Herkesin dilinden düşmeyen ve artık ay elimden enerji çıkıyor gel sana çalışayım diyen Nefes ve yoga çalışmalarına bile giren ÇAKRA çalışmalarını Size kısaca en basit haliyle anlatayım.

Çakralar bedenin enerji merkezleridir. Aslında bedenimiz de süzgeç gibi binlerce merkez bulunur lakin en bilineni 7 tanedir. (Ben kişinin durumuna göre 15-18 merkezde çalışırım)

Bunlar:

1. kök çakra (yaşam merkezi)
Bizi Dünya ya bağlayan ve yaşam gücü veren merkezdir. Bacaklarınızın arasından görünmeyen 3. Bir bacak çıktığını düşünün. Bu bacağın çok uzun olması ve Dünya ya köklenmesi hatta tabiri caizse dünyanın çekirdeğine ulaşmış olması  önemlidir. Böyle olduğunda kişi mücadele,Azim, Neşe ,cesaret gibi duyguları çok kuvvetli yaşar. Kapalıysa tam tersi olur kişi kendini enerjisi bitmiş yaşamdan keyif almayan biri olarak hisseder. Ruhsal ve Eterik beden zayıflar kişi kendini ölüm planları yaparken bulur. Bu çakranın bloke yani küçülmüş olduğunu gösterir (Çakralar kapanmaz küçülür ya da tıkanır aynen geniş bir borunun tıkanıp ip gibi incecik su akıtması gibi)
Burası ayrıca Bereket ile direkt bağlıdır. Yani olay kağıtlarda taşlarda falan değil yine kendimizde, "hep kendimizde" 😉

2. Sakral olarak bilinen cinsellik merkezi. Bilinenin aksine tam göbek deliğinin üstüdür. Lakin burası riskli olduğu için çalışmak için hep kasığa yakın yani göbek deliğinin altı olarak tarif edilir.
Yaşam merkezinden sonra ki en önemli merkezdir. Büyü ve benzeri karanlık enerji çalışmaları da buradan yapılır. Eğer kişi ne yaptığını bilmiyor veya enerjisi kirli ise en çok etkilenen yer burası olur. Dengesiz Hormonlar, cinsel isteksizlik ve beraberinde getirdiği psikoloji ile diğer tüm merkezleri direkt etkiler. 

3. Solar plexus yani özgüven merkezi. Göbek deliğinin 4 parmak kadar üstü iki  göğsün altı ve ortadadır. Burada egoların dengelenmesi çok önemlidir aksi taktirde kişi de herşeye karşı korku (başarısız olucam, yapamam vs) ya da aşırı cesaret risk isteği hissi ağır basar. İkisi de dengesizdir.

4. Kalp çakra iki göğsün ortası yani özgüven merkezinin yine 4 parmak kadar üstüdür. Burası adı üstünde kalp sevgi merkezidir. Aşk acısı veya benzer travmalarla tıkanabilir.kişi yaşadığı hayal kırıklığı ile bunu kendisi yapar ve sevgiyi hissedemez. Ya da sevilmediğini düşünen kişilerde çok küçülür. Kalp rahatsızlıkları bu kişilerde olur. Bu merkez Açıksa sevgisini kolay yansıtır herşeyi sever. Ya da aksi huysuz herkese öfkeli olur. Vicdan,hakkaniyet,adalet duygusu yoktur. Kendi doğrusu herkese zarar versede karanlık olsada hissetmez bilmez umursamaz..

5. Boğaz çakra yani ifade merkezi ise kalp çakranın yine 4 parmak kadar üstünde boğazın başladığı çukurdur.
Kendini ifade etmek susmak ya da tam tersi çok konuşmak buradan dengelenir (herşeyin fazlası dengeyi bozar) tüm boğaz rahatsızlıkları konuşmayan içine atan kişilerde olur bunun anlamı çakra tıkanmıştır.

6. 3. Göz yani 2 kaşın ortası.
Burası bizim ruhsal varlığımızın titreşimiyle bütünleşip benzer titreşimde farklı varlıklarla iletişim halinde olduğumuz yerdir.  Evrensel kanun gereği buraya müdahale edilmez sadece temizlenir. Açıp açmamak özgür iradedir (sadece bununla ilgili bir video çekerek çok detaylı anlatacağım çünkü çok önemli)

7. Taç çakra yani tepe çakrası. Burası ilahi plana bağlı olduğumuz yerdir.  Tüm merkezler açıksa burası sürekli genişler. Temizlemek yeterlidir başka birşey yapılmaz. Bu merkez kişinin inancı ve tüm enerji merkezlerinden aldığı güç ile kuvvetlenir.

Şimdi gelelim en önemli konuya !
Size kitabımda bu çalışmaları kendi kendinize nasıl yapmanız gerektiğini anlattım. Eğitimlerimde de bunu öğretiyorum. Amacım herkesin kendi gücünü kullanması,öğrenmesi ve kendine yetmesi.

Bunun haricinde birine bu çalışmayı yaptırmak için gitmek isterseniz dikkatli olun. O kişiyi iyice inceleyin. Bu çalışmayı yapacak kişinin kendi enerji merkezleri kapalıysa size faydası olmaz. Aksine kirli enerji verir. Sonra bu iş  Kaş yapayım derken göz çıkartmaya benzer aman dikkat!

***Bu çalışmalar esnasında enerji geçişleri ve açılımlar farklı şekillerde çalışmayı yaptıran tarafından "mutlaka" hissedilir.
Hiçbirşey hissetmedim diyorsanız çalışma yapanda ya da sizde  bir sıkıntı var demektir. Sıkıntı sizdeyse zaten çalışma yapan bunu bilir size nedenini açıklar ve çalışmaya devam eder ****

Bu çalışmaları yapan kişiler içinde çalışmaya girerken antidepresan hapları içen ,uyuşturucu ot  kullanan veya psikolojik sorunları olan, çoklu kişilik bozukluğu tedavisi gören,  hastanelerde yatmış Ruhsal tedavi görmüş lakin obsese uğrayıp iyileştiğini zannederek yaşadıklarını yüceltip özel olduğunu anlatan ruhsal hastalığı ilerlemiş, kendisine faydası olmayan, çevresindeki insanları  borç adı altında dolandıran,  3 kuruş için tırmalayıp borç harç içinde yaşayarak insanlara bereket çalışması öğretmeye çalışan, özel hayatında maddi manevi insanlara zarar verip "karma", "sevgi", "ışık" laflarıyla ortada dolaşan, kadınları veya erkekleri kişisel zaafları ve menfaatleri (!) için kullanan, süslü spiritüel laflar ile sayfalarında öyleyMİŞ gibi yapan çok insan tanıyorum.

(Ruhlarına ŞİFA ve IŞIK diliyorum🙏 önce kendilerini kurtarsınlar.zaten gerçekten ruhsal bilgileri olsa önce kendilerinin farkında olup sonra da insanları böyle kandırmaya  ödleri patlar !)

Dikkat edin !!

Daha önce yazdığım gibi de sadece kaynak enerjisine yani YÜCE YARADANIN SONSUZ IŞIK VE ŞİFA KANALINA bağlanın başka bir enerjiyi kabul etmeyin. Yine kitabımda yazdığım gibi kendinizi korumaya almak için ön anlaşma yapın SADECE YÜCE YARADANIN SONSUZ IŞIK  VE ŞİFASINI SEVGİYLE KABUL EDİYORUM deyin. Bunu derseniz başka enerjiler sizin koruma kalkanınıza çarpar size ulaşmaz.
Velhasıl
En önemlisi de her  duyduğunuz şeye spritüel diye atlamayın daima sorgulayın..
Tüm sevgimle IŞIK OLsun.
Ve öyle de OLdu çok şükür 🙏
Alev Cedimağar


#Çakra #kökçakra #yaşammerkezi #Sakralçakra #cinselçakra #solarplexus #özgüvenmerkezi #kalpçakra #boğazçakra #3.Göz #taççakra #tepeçakra #enerjimerkezleri #spiritüel #ruhsalçalışma #ruhsalenerji #karanlıkenerji #şifaenerjisi #meditasyon #karma #yaşam #denge #gerçekler #dikkat #yenidüzen