Tüm ilişkilerde gerek öylesine gerekse böylesine (!) Herkesin çok kullandığı ya da "ya yanılıyorsam zarar görürüm" diyerek kullanmaktan korkup herkese ve herşeye hep şüpheli veya ön yargılı yaklaştığı GÜVEN duygusu hayatımızın temel taşlarından biridir.
30 Eylül 2020 Çarşamba
Hoşunuza gitmesede GÜVENMEK için cesurca sorgulamak da gerek...
28 Eylül 2020 Pazartesi
Özellikle DOSTLUKLARDA En çok yaşadığımız en çok üzüldüğümüz durumlar ve bize verdiği mesaj !
Hepimiz Hayatın içinde aslında hep benzer durumlar yaşarız. Sadece hikaye ve hikayenin kahramanları farklıdır.
Mesela bizi en çok üzen konulardan biri “dostumuz” zannettiğimiz birinin olmadık zamanda ki olumsuz tavır ve hareketleri olur.
Ya da sizi üzen birini “Dostum” zannederek paylaştığınızda bir bakarsınız O “Dost” gitmiş sizi üzenle dost olmuş :))
Nasıl yani dersiniz ?
Ya da sevdiğiniz birine korumak niyetiyle “bak şu kişiye dikkat et ben şöyle bir zarar gördüm üzüldüm sen de üzülme” dersiniz.
Sonra bir bakarsınız o kişi gitmiş dikkat et dediğiniz kişiyle kanka olmuş ya da sizin dikkat et dediğiniz her şeyi gidip ona anlatmış !
Bilinç , genç ruh vs. her şey bir yana.. Bir insanın karakter olarak yansıttığı hayatımda gördüğüm en saçma en akılsızca davranış şeklidir. Ne oldu anlattın ? Sana kurdele mi taktı ? Yani bir eylem yapıyorsun sonucunu düşünüyormusun ? Madem o insanı sevmiyordun niye arkadaş oldun ? Menfaat birlikteliği mi ? Yoksa içindeki kıskançlıktan doğan hınç öyle birikti ki , Fırsatını bulunca tam sırası ! mı dedin ?
Güvendiği sevdiği bir insandan böyle bir uyarı ya da paylaşım alan Akıllı bir insan kişiyi ve durumları İZLER. Anlamaya çalışır. SORGULAR…
Neyse..
Tabii bunun sonucunda da malum kişi “evet ya böyle bir şey yaptım zarar verdim “ demeyeceği için bir negatif eylem bin negatif sonuç doğurmaya devam eder.
Bu örnekleri daha da çoğaltabiliriz.
Her insan farklı ruhsal titreşime sahiptir. Yani sahip olduğu bilgi, eğitim, düşünme şekli, bakış açısı, erdemler, sorgulama, mantık, akıl gibi bir sürü etkenler kişilerin ruhsal titreşimini ya olumlu yönde kuvvetlendirir ya da olumsuza doğru zayıflatır. Her ruh yani insan kendi titreşimine uygun kişilerle mutlu olur. Kendini yakın hisseder. Buna dünya yani insan bilinciyle, Uyum, anlaşma, aynı kafadan olmak , Birbirini tamamlamak ya da ne derseniz diyebilirsiniz. Dolayısıyla benzer titreşimde insanlar benzer titreşimde insanlara doğru çekilir. Hem olumlu hem de olumsuz anlamda.
Dolayısıyla böyle olaylar yaşadığınızda yaşadığınız olayı ve KENDİNİZİ kutlayın. Çünkü zaten “Dostum” dediğiniz ya da “seviyorum” dediğiniz kişiyle aynı titreşimde değilmişsiniz. Ya görmemişsiniz ya da görmek istememişsiniz ve bir olay ile patlak verip tabiri caizse “uyanın” diye bu gözünüze gözünüze sokulmuş. ;) İyi niyetli insanlar daima korunur ve onu korumak için işaretler sürekli gelir. Lakin biz bazen göremeyiz ya da görmek istemeyiz içimiz elvermez . O yüzden de genellikle “aklım almıyor” dediğimiz olaylarla işaretler patlak verir ;)
Her zaman iyi niyetli davranmak , yazmak, konuşmak , söylemek veya uyarmak illa da yerini bulacak herkes anlayacak diye bir şey yok. Çünkü malum 50 cümle kurarsınız içindeki bir kelimeye takılır sonra bir bakarsınız çeneninizi boşuna yormuşsunuz. En sevdiğim “dünyevi” benzetme ile karşınızdaki “nata mermer nata kafa” kıvamındadır. Tabii ruhsal anlamda aslında hepimiz gibi o kişilerde öğreniyorlar bizim gibi J .
Nitekim karşımıza çıkan “bazı insanlarda neyi ne kadar öğrendin hadi bakalım bu insan üzerinde göster !” sınavıdır ;) Yani karşınıza çıkan herkesi de titreşimime uygun sanmayın ;) Bu tekamül ve farkındalık çok ince çizgilerde ve çok DENGE’de devam eder.. Zaten bunları da anlamak ve öğrenmek için geldik..
Özellikle bu dönem HIZLI TEKAMÜL yaşıyoruz. Yani değişen enerjilerle birlikte titreşimlerde çok hızlı değişiyor ya da değişmiyor. Lakin birileri sürekli ilerliyor. Dolayısıyla ayrılmalar,Başka birliktelikler ilişkilerde sorunlar, ilişkilerde yenilikler, sosyal ve iş dahil tüm ilişkiler hızla değişiyor. En önemlisi de her yerde "Temizlik" zamanı.. çünkü enerjiler kuvvetleniyor bizlerinde farkında ve emin adımlarla YEPYENİ bir BEN OLarak yürümemiz çok önemli.
Bu artık normal gidişatımız.
Gözünüz açık olsun, okuyun öğrenin ve kendinizi üzmeyin diyorum naçizane..
Herşey Olması gerektiği gibi olur. Olması gerekene de s iz karar verirsiniz ;)
Bütünün en yüksek Hayrına Tüm Sevgimle IŞIK OLsun..
Ve de öyle OLdu çok şükür
Alev Cedimağar
2021 geliyor ! Konuşun !
Annem 40 yaşlarında (yani 45-50 sene önce) aşırı mide şişkinliği (herkes hamile sanıyordu) şikayeti ile doktora gitti. Doktoru Kolit teşhisi koymuş ve ilaçlar vermiş. Annem tam odasından çıkarkende ona "Bu kolit hastalığı konuşmayan herşeyi içine atan insanlarda olur. Kadın konuş anlat derdini ne içinde saklıyorsun ! Sana dert olacağına onlara olsun! "
19 Eylül 2020 Cumartesi
18 Eylül 2020 Cuma
Atalarımız dan gelen aktarımlar ve geçmiş yaşamı şifalandırma SAFSATALARI !!!
Arkadaşlar size dayatılan ya da ortalarda dönen kirli , ticari, karanlık bilgileri ayırın kanmayın lütfen.
16 Eylül 2020 Çarşamba
BİR'e Bağlanma niyeti, TURUNCU GÜNLER ve etkileri
Lakin halen görememenize rağmen size gösterilip nasıl içmeniz gerektiği de öğretiliyor (Direkt ellerini aç ve niyet et dua et ruhen hisset)
Buna rağmen o kaynaktan şişeleme yapan firmaların (mavi enerji mor enerji boyut enerjileri melek enerjileri kozmik enerji gibi isimleri uzayan enerjiler)
Bu firmalar suyu satmak için (spiritüel tacirler) şişeyi süslüyorlar, en iyi su benim diyorlar ve sizin kaynağı görmemeniz için ellerinden geleni yapıyorlar (belki kendileride bilmiyor. Ya da işlerine gelmiyor😉)
Bu şişelerin nasıl yapıldığını (negatif&pozitif enerji) bilmiyorsunuz.
Bazıları iyi niyet gösteriyor lakin şişe bozuk (bağlandıkları kanal) bazıları kandırılıyor ve kandırıyor(karanlık enerji)
Bazıları su daha güźel olsun diye suyu işlemden geçiriyor ve içince çok güzel bulup sonra o suyun yan etkisi (karanlık) hasta ediyor. (Geçici mutluluk yani şifa)
Bu örnek çoğaltılabilir.
Her halükarda doğal bir su içilmiyor (saf ışık) ve kişi kaynaktan uzaklaşıp kendi gücünü yapabileceklerini unutuyor ya da unutturuluyor.
Hep yazdığım gibi,
Bu yüzden tüm dinlerde farklı şekillerde KADERİNİZİ ÇABANIZA BAĞLI KIĹDIK yazar.
Bunu farketmeyen için BİR olana bağlanmak da işe yaramaz.
Hem spiritüel olduğunu iddia eden hem de "karma" sözü dilinden düşmeyerek insanları yanlış yönlendirenler içinde de büyük hasat başladı.
Velhasıl yine tekrarlıyorum çünkü bu dönem çok önemli bir dönem ve seçimlerimiz gerçekten çok önemli.
Zaten aklı çalışanlar bunları yaptıran kişinin bilgisini, aklını , niyetini sorgular ve direkt uzaklaşır. O kişilere de canı yürekten ışık, vicdan ve şifa diliyorum. Eşik atlasınlar ki eşik atlatacak bilgiler versinler🙏
Ayrıca Dr Micheal Newton regresyon da bana göre tek isim. Çünkü yıllarını vermiş hipnoz ve enerji çalışmasını birleştirmiş gerçekten uzman olmuş. Bu arada daha önce yazmıştım. Hipnoz bilmeden regresyon yapılmaz ve bunlarda uzman olabilmek için en az 10 yıl gerekiyor. (Yani 2 günlük sertifikalarla uzmanım diyenlere koşmayın. Tabiri caizse Kendi başlarını zaten yakıyorlar sizinkini de yakmasınlar) Bu arada Dr. Micheal Newton dünyadan ayrıldı ışıklarda yaşasın.🙏
Artık kaynağından su içmeyi, sizinde onun bir parçası olduğunuzu öğrenmeniz gerek.
Zaman kısa yol uzun..
Tabii Corona yok olmayacak dünya da birlikte yaşadığımız milyonlarca virüs ve bakteriden biri olacak yani O dünya'ya, BİZ de ona uyumlanacağız. Arada bir grip gibi yaşayıp geçireceğiz.
Bu dönem TEMİZLİK hız kazanıyor. İlişkiler,hukuki aklınıza ne gelirse. O yüzden sakin kalmanız önemli.
Heyecan karamsarlık ruhsal değişiklik bir anlamda da çok normal mevsim dönüşü de var. Kış'a girme psikolojisi de etken. (Herşey değişen enerjilerin etkisi değil.)
Kalp ile ilgili şüphe veya bilinen bir rahatsızlığınız varsa kontrollerinizi mutlaka yaptırın.
Değişen etkilere artık alışıyoruz ve nedenini biliyoruz. Önemli olan BİLMEK. Çünkü insan bilmediği şeylerden korkar😉
Enerjiler 2. Merkezden yani Sakral çantadan tetikliyor. Neşe, arzular, cinsellik, doğurganlık gibi.
Bebek yapmak isteyenler (ruhsal planlarında varsa) bu dönem deneyebilirler.
Bunun dışında tutkularımızı hayata tutunmamız gerektiğinin mesajı veriliyor ve tetikliyor. Siz de bu yönde hareket ederek keyif alacak planlar yapın oyunlar oynayın ( uçurtma uçurmak gibi 😉)
Şimdi kendimizin ve Bütünün en yüksek hayrına niyetiyle RADİKAL YENİ BAŞLANGIÇLAR yapma zamanı..
Şimdi tüm bu yazdıklarımı anladıysanız o zaman kendimizde ruhsal bir enerji temizliği yapalım.
Kalben inanarak yüksek sesle,
SADECE YÜCE YARADANIN IŞIK KAYNAĞINA, ONUN SONSUZ POZİTİF ENERJİSİNE VE IŞIĞINA BAĞLIYIM.
Sonra kitabım da yazdığım mum ile enerji temizliğini de yapabilirsiniz. (Çok detaylı ve uzun olduğu için tekrar yazmıyorum)
Üzülmeyin şu ana kadar ne yaptınızsa yaptınız. buna tecrübe diyoruz böyle büyüyoruz ve öğreniyoruz. Önemli olan şimdiden sonrası🙏❤😘
9 Eylül 2020 Çarşamba
MANTRALAR
Yani kullandığınız kelimenin cümlenin bilinçli olarak önce beyin tarafından kabulü gerekir ki, ruhsal titreşiminiz kuvvetlensin.
*Anlamını öğrenmek için bizzat kendiniz araştırın.
*Anlamını öğrendiğiniz şey belki sizin titreşiminize uygun değildir. İçinize sinmiyorsa size bir anlam ifade etmiyorsa söylemeyin.
Birşey söylemeniz gerekiyorsa kendinize uygun kendi öz dilinizde bir kelime ya da cümle bulun onu söyleyin.
İlla da sanksŕitçe söyleyeyim derseniz en basit mantra :
EL: Toprak
KA: Ateş
LEEM :Su
OM :Hava
demektir.
Bu 4 kelime 4 elementi simgeler ve onları onurlandırmak inancıyla kullanılır. İsterseniz El-Ka-Leem- Om sırasıyla söyleyebilirsiniz. Tabi hissedip anlamanız önemli 😉
Tabii bir de şu var:
Hintlilerin kendine hayrı yok niye onların dilinden dua (mantra) etmeyi tercih ediyorsunuz ki? (Cem Yılmazın bununla ilgili bir esprisini de çok severim ve çok gülerim. Çünkü çok doğru)
Kendi dilinizde içinizden geldiği bir an dolu dolu "Yüce Yaradan'a ve yarattığı herşeye şükürler olsun" ya da "aldığım her sağlıklı nefes, bedenim ,hayatım için şükürler olsun Yüce yaradanın sonsuz şifası,Nuru, Işığı şifa olsun" demeniz bile yüksek bir titreşim yansıtır ve herşeye bedeldir.
Ya da daha önceki bir yazımda anlattığım gibi ( blog sayfamda okuyabilirsiniz) kendinize uygun bir harf ile bunu yapabilirsiniz. Mesela isminizdeki harfleri kullanabilirsiniz. Bence deneyin kendiniz karar verin.
Nasıl kalp doktoru deri hastalıklarında da uzman olamaz ve ikisine de bakmıyorsa (uzmanlık en az 5 bin saat vakalar üzerinde çalışmayı gerektirir) gerçek uzmanlık da bir konu üzerinde olur. Diğer konularda bilgisi olur ve ilgili uzmana yönlendirme yapar..
Tüm "uzmanlıklar" böyledir.
Bilinçli gidin bilinçli yapın.
Tabii bunların hepsi öğrenip anlayarak insanın kendisini bulması için onu BİR'e çıkaran basamaklardır. Yani normal geçişler.
Cesurca sorgulayın, öğrenin,okuyun. Bunun ayıbı yok. Pek çok din kitabında yazdığı gibi, Yüce Yaradan sorgulayan okuyan öğrenen kulunu sever 🙏
Çünkü BEN'e yolculuk ve BİR'e yolculuk çok hızlı devam ediyor.
Yapın!
Ve de öyle OLdu çok şükür 🙏❤🙏
7 Eylül 2020 Pazartesi
Geleceği kodlamak ve yaratmak
Merak ettiğiniz herşeyi zaten olmak istediğiniz duruma, hayale odaklanarak, o yönde harekete geçerek, düşünce ve eylemlerinizle zaten yine kendiniz yaratır veya değiştirirsiniz.
Bir olayın sonu veya başı nasıl olacak diye merak ediyorsanız iç sesinizi (yüksek benliğinizi)dinleyerek herşeyi akıl ve mabtıkla objektif düşünün. Cevabı en iyi siz bilirsiniz başkası değil. Karar veremiyorsanız sakince akışda kalıp izleyin. Cevap mutlaka gelir.
Bu yüzden Gelecek AN itibariyle sürekli değişir. Yani yine sizden başka kimse bilemez!
Her düşünce ve eylem yeni bir gelecek yaratır.
Binlerce seçenek içinde hangisini seçerseniz o sizin doğrunuz OLur ve seçtiğiniz doğru yeni bir Gelecek demektir.
Doğrular da herşey gibi Ruhsal Farkındalık ile paralel değişir. Bu yüzden, Hata, yanlış, ayıp, yoktur.
KEŞKE karanlığın attığı, insanı ruhsal olarak aşağıya çekip, Işık'dan uzaklaştıran en büyük karanlık kancadır.
ŞÜKÜR ise Yaradana Teslimiyette OLanın , "En yüksek hayrıma" dualarıyla başlayarak yürürken OLması ve OLmaması gerektiğini bildiği ve her halukarda yine Şükürle ve Azimle diğer seçeneklere yöneldiği geçiş ve ruhsal çıkış noktasıdır.
Bu yüzden BEN BENİM diyoruz 👐
Alev Cedimağar
*** Yazıyı arkadaşlarınızla paylaşarak IŞIK zincirini BİLGİ ile BİRLİKTE büyütelim 🙏***
#gelecek #fal #yaratmak #keşke #AN #Merak #odaklanmak #Güç #öğrenmek #uygulamak #Denge #yenidönem
1 Eylül 2020 Salı
ÇAKRA AÇMA ÇALIŞMALARI VE DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN GERÇEKLER !
Çakralar bedenin enerji merkezleridir. Aslında bedenimiz de süzgeç gibi binlerce merkez bulunur lakin en bilineni 7 tanedir. (Ben kişinin durumuna göre 15-18 merkezde çalışırım)
Bizi Dünya ya bağlayan ve yaşam gücü veren merkezdir. Bacaklarınızın arasından görünmeyen 3. Bir bacak çıktığını düşünün. Bu bacağın çok uzun olması ve Dünya ya köklenmesi hatta tabiri caizse dünyanın çekirdeğine ulaşmış olması önemlidir. Böyle olduğunda kişi mücadele,Azim, Neşe ,cesaret gibi duyguları çok kuvvetli yaşar. Kapalıysa tam tersi olur kişi kendini enerjisi bitmiş yaşamdan keyif almayan biri olarak hisseder. Ruhsal ve Eterik beden zayıflar kişi kendini ölüm planları yaparken bulur. Bu çakranın bloke yani küçülmüş olduğunu gösterir (Çakralar kapanmaz küçülür ya da tıkanır aynen geniş bir borunun tıkanıp ip gibi incecik su akıtması gibi)
Burası ayrıca Bereket ile direkt bağlıdır. Yani olay kağıtlarda taşlarda falan değil yine kendimizde, "hep kendimizde" 😉
2. Sakral olarak bilinen cinsellik merkezi. Bilinenin aksine tam göbek deliğinin üstüdür. Lakin burası riskli olduğu için çalışmak için hep kasığa yakın yani göbek deliğinin altı olarak tarif edilir.
Yaşam merkezinden sonra ki en önemli merkezdir. Büyü ve benzeri karanlık enerji çalışmaları da buradan yapılır. Eğer kişi ne yaptığını bilmiyor veya enerjisi kirli ise en çok etkilenen yer burası olur. Dengesiz Hormonlar, cinsel isteksizlik ve beraberinde getirdiği psikoloji ile diğer tüm merkezleri direkt etkiler.
3. Solar plexus yani özgüven merkezi. Göbek deliğinin 4 parmak kadar üstü iki göğsün altı ve ortadadır. Burada egoların dengelenmesi çok önemlidir aksi taktirde kişi de herşeye karşı korku (başarısız olucam, yapamam vs) ya da aşırı cesaret risk isteği hissi ağır basar. İkisi de dengesizdir.
4. Kalp çakra iki göğsün ortası yani özgüven merkezinin yine 4 parmak kadar üstüdür. Burası adı üstünde kalp sevgi merkezidir. Aşk acısı veya benzer travmalarla tıkanabilir.kişi yaşadığı hayal kırıklığı ile bunu kendisi yapar ve sevgiyi hissedemez. Ya da sevilmediğini düşünen kişilerde çok küçülür. Kalp rahatsızlıkları bu kişilerde olur. Bu merkez Açıksa sevgisini kolay yansıtır herşeyi sever. Ya da aksi huysuz herkese öfkeli olur. Vicdan,hakkaniyet,adalet duygusu yoktur. Kendi doğrusu herkese zarar versede karanlık olsada hissetmez bilmez umursamaz..
5. Boğaz çakra yani ifade merkezi ise kalp çakranın yine 4 parmak kadar üstünde boğazın başladığı çukurdur.
Kendini ifade etmek susmak ya da tam tersi çok konuşmak buradan dengelenir (herşeyin fazlası dengeyi bozar) tüm boğaz rahatsızlıkları konuşmayan içine atan kişilerde olur bunun anlamı çakra tıkanmıştır.
6. 3. Göz yani 2 kaşın ortası.
Burası bizim ruhsal varlığımızın titreşimiyle bütünleşip benzer titreşimde farklı varlıklarla iletişim halinde olduğumuz yerdir. Evrensel kanun gereği buraya müdahale edilmez sadece temizlenir. Açıp açmamak özgür iradedir (sadece bununla ilgili bir video çekerek çok detaylı anlatacağım çünkü çok önemli)
7. Taç çakra yani tepe çakrası. Burası ilahi plana bağlı olduğumuz yerdir. Tüm merkezler açıksa burası sürekli genişler. Temizlemek yeterlidir başka birşey yapılmaz. Bu merkez kişinin inancı ve tüm enerji merkezlerinden aldığı güç ile kuvvetlenir.
Bunun haricinde birine bu çalışmayı yaptırmak için gitmek isterseniz dikkatli olun. O kişiyi iyice inceleyin. Bu çalışmayı yapacak kişinin kendi enerji merkezleri kapalıysa size faydası olmaz. Aksine kirli enerji verir. Sonra bu iş Kaş yapayım derken göz çıkartmaya benzer aman dikkat!
Hiçbirşey hissetmedim diyorsanız çalışma yapanda ya da sizde bir sıkıntı var demektir. Sıkıntı sizdeyse zaten çalışma yapan bunu bilir size nedenini açıklar ve çalışmaya devam eder ****
Velhasıl
En önemlisi de her duyduğunuz şeye spritüel diye atlamayın daima sorgulayın..
Tüm sevgimle IŞIK OLsun.
Ve öyle de OLdu çok şükür 🙏
Alev Cedimağar