15 Kasım 2020 Pazar

Turuncu Akışlar ve Cinsellik öğretileri..

 

Arkadaşlar bildiğiniz gibi özellikle Eylül’den beri yoğun geçişler yaşıyoruz. Pek çok “uzman” (!) bunları felaket olarak açıklasa da artık biliyoruz ki yaşadığımız tüm geçişler olumsuzun olumluya hizmeti yani BİZİ yeni bir ruhsal farkındalık yeni bir BEN OLma sürecine hazırlıyor.

 

Tüm bu geçişlerin Evrensel dediğimiz “uyumlanma” enerjileri olduğunu da artık öğrendik ve öğrenmeye de devam ediyoruz.

 

İnsan vücudundaki enerji merkezleriyle uyumlu akışlar bizi “Ruhsal Yükseliş” için hazırlıyor.

 

Bu süreç gözümün önüne hep şu hatıramı getiriyor.

 

Fi tarihinde bir gün arkadaşlarla eğlenmeye Maçka Lunapark’a gitmiştim. Neye binsem diye etrafa bakınırken gözüme “Tef” denilen bir makine çarptı.  Görüntüsü de Tef gibiydi.  Yuvarlak kenarında oturma ve durma yerleri vardı. Tef aleti’ne sanki görünmeyen bir el tarafından,  bir sağdan bir soldan vuruyor ve insanları o vuruş şiddeti ile yerinden fırlatıyordu.   Oturduğu için kendini güvende zanneden insanlar oturdukları yerden fırlayıp ortaya düşüyordu. Bu makinanın bir denge merkezi olması lazım diye Seyretmeye devam ettim. Birkaç tur seyrettikten sonra bazı insanların herkesin aksine Tef’in tam ortasında bacaklarını açarak durduklarını ve vuruşlardan hiç etkilenmediklerini gördüm. Yani çare ortadan kaçmak ya da oturup bir köşeye çekilmek DEĞİLDİ.  Aksine tam ortada her şeyi izleyerek dimdik DENGE’de durma becerisiydi.

 

Bu sene ki akışların şiddeti işte bizi de aynen böyle sağdan soldan vurarak aslında dengemizi bulmamıza yardımcı oluyor. Yeşil ile sevgiyi hisset diyor. Sonra Mavi ile konuş lakin konuşurken her aklına geleni söyleme, ağzından çıkanı kulağın duysun ve  öğrendiğin sevgiyi de yansıtmayı unutma diyor. Sonra yine Yeşil geliyor. Çok konuştun unuttun hadi tekrar sevgiyi hisset ! Sonra ne öğrendin ?  Anladın değil mi ? Hadi o zaman Turuncu ile biraz da beden ve ruh uyumunu zevkini heyecanını keşfet diyor. İşte Tamamen bu şekilde hızlı bir döngüden geçiyoruz. 

 

Ne zaman bitecek ?

 

Enerji akışlarının bitmesi diye bir şey yok. Enerji bitmez. Yok olmaz. Sadece dönüşür ve değişir. Artık  bunu biliyoruz . 

“Ruhsal yükseliş” devam ediyor ve biz de bu dünya da yaşadığımız sürece kendi ruhsal yükselişimiz için hareket halindeyiz.

Öncelikle tüm gayretimiz KENDİMİZ için olmalı. Çünkü kendini fark eden kendini kurtaran herkesi fark eder, anlar, yansıyarak uyandırır ve kurtarır..

IŞIK ZİNCİRİ olmanın tek yolu önce kendi zincirinizi aydınlatmaktan geçer..  

 

Bu uyumlanma sürecinin anlatmak istediklerini anlayanlar ve uygulamak için çaba sarfedenler bir sonraki uyumlanma sürecine kadar kendilerini  çok rahat hissedebilirler.  “Her yaşadığımız kuvvetli süreç bir sonraki sürecin doğal hali” oluyor. Pozitife dönüştürdükçe Ruhsal Titreşimimiz de kuvvetleniyor.

 

Şimdi Turuncu akışlardayız.

 

Aslında içinde Turuncu’ya oranla daha az da olsa yine SARI güzel bir enerji geçişi var. Bunun olması da çok mantıklı (ilahi sistem bir harika ! ) çünkü Sarı mideden yani özgüven merkezinden bizi destekleyerek,  Turuncu’ya  yani Cinsel farkındalığımız (hormonlar), zevk alma duygumuzu, Cinsiyetimizi,(bedenimizi)  sorgulama ne istediğimizi ya da istemediğimizi idrak ve ifade etmek ile ilgili tüm düşüncelerimize ve davranışlarımıza hazırlıyor. Hazırladığı diğer bir basamak ise AŞK.. kendini bulan  Aşk'ı da buluyor. Daha önce yazdığım gibi 2021 ilişkiler açısından çok güzel bir yıl olacak.. TAbii kime göre güzel neye göre güzel bu da göreceli. Mutsuz bir ilişkiden çıkmak da güzel, mutlu bir ilişkiye girmek de güzel.. herkes kendi güzeline niyet etsin ve de herkese AŞK OLsun .. 

 

Size ilk olarak 2018 yılında cinsel tercihlerin değişebileceğini yazmıştım. Artık insanlar RUH BİRLİKTELİĞİNİ öğrenmeye başladı ve kendisi olmasa da bir başkasının adı her ne olursa olsun sevgi ve ruh birlikteliğini anlayabiliyor. Anlamasa da anlaması için her şekilde zorlanıyor. Artık Dünya bunu anlamak için çok hazır.

 

Şu sıralar kesin olan bir şey varsa o da kim herhangi bir şey için ASLA diyorsa sınavları tam da oradan geliyor.

 

2-3 gün önce Turuncuya dönüşen akışlar hepimize güzel sürprizli günler de müjdeliyor. Yani eğlenceli keyifli günlere giriş yaptık. Nasıl olacak bu Covit günlerinde ? dediğinizi duyar gibiyim.  Pek çok kişinin unuttuğu şey, HERKES yada HERŞEY içinde bir de kendimiz varız. Kendi hayatınızı her şey ya da herkes ile genellemeyin. Mesela herkes işsiz olabilir bu herkesin kendi sorunu. Onlar öyle diye ben öyle olacağım demek değil. Aksine Kimse iş bulamayabilir BEN BULURUM dediğinizde kendi hayatınızı kendi iradenizle değiştirirsiniz. Covit ya da başka şeyler fark etmez ! Herkes kişisel iradesini, inancını sergiler.

Ya da daha basit bir örnekle,

Ülke  ya da Dünya bir virajdan geçiyor “ne olacak bu halimiz” şeklinde kendimizi kaptırıp çocuğumuzla oynamıyor, sevdiklerimizden uzaklaşıp agresifleşiyor ve sahip olduğumuz mutluluklar için şükretmeyi unutuyorsak, O zaman yine kişisel ANIMIZI ve kendi tekamülümüzü kaçırmış oluruz. 

D E N G E   !

Kendi hayatımızı, duygularımızı yok saymadan hem her şeye dahil olacağız hem de kendi özel hayatımızı ve alanımızı koruyup yaşamayı öğreneceğiz.

Eskilerin dediği gibi “Acının yeri farklı, Açlığın yeri farklıdır”

İşte tam olarak bunu yapacağız.

 

“Elimden gelen her şeyin en iyisini yaptım. Sızlanmadım, şikayet etmedim. Vardır bir hayrı diyerek umutla, azimle, cesaretle hep çözüme odaklandım. Artık bundan sonrası Yaradana Teslim Akışdayım “

 

Diyenlerdenseniz,

 

Kendinizi kutlama ve “çok şükür” günlerine girdiniz demektir..

 

Şimdi gelelim Fiziksel etkilere..

 

Bu dönem rahatsızlıklar enerjilerinizin rahat akıp akmaması ya da kendinizi her şekilde sorgulamak açısından ürolojik ya da jinekolojik bir takım rahatsızlıklar yaşanabilir. Bunu da işareti yakalayarak  iyileşme süreci olarak görebilirsiniz. Duygularınızla bedeniniz arasında uyumsuzluk hissedebilirsiniz. Mesela sevdiğiniz insanla bedensel uyumsuzluğunuzu fark etmek gibi.

Düşünmek istemediğiniz üstünü örttüğünüz  her şey ile yüzleşme ve öncesinden aldığınız mavi enerjinin etkisiyle duygularınızı “konuşarak” paylaşma vaktiniz gelmiş demektir. “Ben bunu sevmiyorum. Böyle istemiyorum”  ya da “dokunma şeklinden hiç  hoşlanmıyorum” diyerek artık duygularınızı serbest bırakın ! Tabii şimdiye kadar hiç konuşmadıysanız utandıysanız sevdiğiniz istediğiniz şeyleri de söyleyin. Şimdi de “Cinselliğiniz” ile yüzleşme vakti…

 

Ruhsal etkilere gelince..

 

Enerjinin de renginden anlaşılacağı kişisel keşiflerimizde i çok hassas bir süreç bizi bekliyor. Hem keyifli hem eğlenceli hem duygusal olabiliriz. Hem içiniz pır pır ediyor gibi hem de bu büyü bozulmasın endişesini aynı anda hissedip duygusal olarak karışabilirsiniz.

 

BEN KİMİM ? NE İSTİYORUM ? sorusuyla üzülebilir, korkabilir, üstünü kapatmaya çalışabilir ve kendinizden kaçma eğilimi gösterebilirsiniz. Kaçmayın. Aksine cevap verin ve sonra da kendinizi kucaklayın. Artık kendimizle buluşma vakti.. Geç kalmayın..  

 

Lütfen olumlu kodlama yapın :

 

“Bu içimde ki heyecanın bu tarif edemediğim güzel duyguların, sağlıcakla, keyifle, aşkla, bereket ve huzurla hep devam etmesini diliyorum”

 

Bu kez keyifli güzel şeyler oluyor heyecanıyla , Bu Turuncu günlerinde gece 3 – 4 gibi  uyanmalara tekrar başlayabilir, az uykuyla dinamik, dinç hissedebiliriz.

Kulak çınlamaları artık bizden biri oldu ve farkındaysanız eskisi kadar rahatsız etmiyor sadece arada bir hızlandığı içi farkına varıp rahatsız oluyoruz. Bu  dönem kulak çınlamalarında artış olabilir siz yine de hiç duymayın boşverin . Tabii çok rahatsız ediyorsa mutlaka bir KBB doktoruna giderek tetkiklerinizi de yaptırın içiniz rahat etsin.

 

Bu arada önemli bir hatırlatma yapmak istiyorum.

 

Sarı ve Turuncu dahil tüm renkler kurtarıcı DEĞİL, Bizim Ruhsal Tekamül sürecimiz ve Bilincimizle paralel yaptığımız seçimler için “Destektir" sadece üzerimizde ki Enerji geçişlerini rahatlatır. Rahatlaması için de bizim rahatlamamız gerekir. Yani kelebek etkisi gibi düşünebilirsiniz. Siz halen anlamadıysanız halen öğrendiğinizi uygulayamıyorsanız , Dünyanın tüm renkleri üzerinizi kaplasa bir faydası olmaz.

 

Aynı şekilde Taşlar, Bitkiler, ilaçlar, ritüeller vs de öyle..

 

Kimsenin elinde sihirli çubuk aramayın.

Herkes kendi sihirli çubuğunu keşfedip kullanmalı !  Çünkü Kimse kimseyi kurtaramaz. Herkes kendini kurtarmayı öğrenmeli. Nitekim “Göksel Bilgiler” de bu yüzden sürekli akıyor.

Oku, öğren, sorgula, uygula ve yürümeye devam et.. .

 

Kendinize güvenin. Kendinize güvendikçe  İçinizdeki Işık size ihtiyacınız OLana yönlendirecektir.

 

2020’yi “her şeye rağmen” keyifli kutlamalı neşeli bitireceğiz herkes kendi kutlamasını yapacak ve herkes bir araya gelince de BÜTÜNSEL kutlamalar hızlanacak..

 

2021 de sesini bu şekilde duyuruyor ..

 

O zaman “Bütünün en yüksek hayrına”  ŞİFA OLdu bile çok şükür..

 

 Alev Cedimağar

 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.