16 Ekim 2014 Perşembe

ENERJİLERİ TANIYORMUYUZ ?

BİOENERJİ...
Biyoenerjinin kelime anlamı, doğal olan enerjidir.Bilim, insan organizmasının yalnız moleküllerden oluşan, fiziksel bir yapıya sahip olmadığı, tüm kainatta olduğu gibi, bir enerji alanına sahip olduğunu doğrular.Vücut içerisinde devamlı bir titreşim ve düşük voltajlı elektromanyetik akım vardır. Elektromanyetik akım, fiziksel bedenle sınırlanmamıştır...Böylece, bir bedenden diğerine akış yapılabilir. Bu elektromanyetik akım, bedenin sağ tarafında toplanmıştır. Bioenerji akışı insanla sınırlı değildir. Tüm maddeye akar. Bitkilerin insanlarınkine zıt bir kutbu vardır...Onlarla aramızda hür bir kanal açılır...Sağlıklı bir vücutta negatif bir enerji bulunmaz. Vücudun herhangi bir yerinde problem varsa, o bölge negatif enerji üretmeye başlar. Daha doğrusu, beyin ile o bölgenin iletişimi kopmuş demektir.Bu nedenle, bedenimizin tümünü ayakta tutan beyinin düşünce ve yapılandırma bölümü ile aradaki bağı kopartmamak gerekir.Prana, Sanskrit dilinde kelime anlamı yaşam gücü demek olan, iyi sağlık durumunu muhafaza eden ve bedeni canlı tutan görünmez biyoenerji ya da yaşamsal enerjidir.Japonlar bu esrarengiz enerjiye Kİ, Çinliler CHİ, Yunanlılar PREVMA, Polonyalılar MANA, İbraniler RUAH derler.Yaşam nefesi anlamında pranik şifacılık, çok çeşitli hastalıkların tedavisinde, yaşamsal enerji ya da enerji şifacılığının (ki Prana’nın kullanımıdır) bir çeşididir.


GÖRÜNMEZ ENERJİ...
Bilimsel kanıt, biyoenerjinin varlığını ve fiziksel bedenin iyi ve sağlıklı oluşuyla ilgisini anlaşılır şekilde ispatlar. Seçkin Rus bilim adamları tarafından yönetilen bilimsel deneylere dayanarak, Semyon Kirlian, fotoğrafladığı insanların, hayvanların ve bitkilerin ultra hassas bir kamera yöntemiyle fiziksel bedenin etrafındaki renkli ışık enerji alanını göstermiştir.Bu tekniğe Kirlian Fotoğrafçılığı adı verilmektedir. Enerji alanı (AURA) görülebilir fiziksel bedene nüfuz ederek, cilt yüzeyinden yaklaşık 8 yada 10 cm yayılır. Kirlian fotoğrafçılığındaki deneyler, fiziksel olarak hastalık ortaya çıkmadan beden enerjisindeki ilk görünen hastalıklı enerjileri de ortaya çıkarmıştır.Bir kişinin düşünceleri ve hisleri, beden enerjisini önemli ölçüde etkilemektedir...


NAZAR...
Din kitaplarında, değişik tarzlarda ifade edilen bir negatif enerjidir...Nazarı iki türlü incelemek gerekir:İlki insanın kendi kendine veya çocuğu gibi çok yakınına hiç bir kötü amaç taşımadan ürettiği negatif enerji şeklidir.Beyinde sürekli kodlanan bir kelime mevcuttur: Maşallah...Bu kelime söylendiği anda nazar değmeyeceğine beyin şartlandırılırsa veya başka bir deyimle kodlanırsa, beyin bu kelime söylendiğinde negatif enerji üretimini yapmamaktadır. (Mesela Maşallah gibi)  Koruma kelimesi söylenmediği anda negatif enerji üretmeye başlıyor. Burada şunu belirtmeden geçemeyeceğiz; nazara kesinlikle inanmayan insanlarda bu enerji üretim tarzı harekete geçmeyecektir. Dolayısıyla böyle insanlara nazar değme olasılığı çok zayıf olacaktır...İkincisi insanın bir başkasına nazar etmesidir. Beyin kıskançlık duygusu ile hareket ettiğinde yine negatif enerji üretimine yol açar. Bazı insanlarda bu türde kıskançlık duygusu çok yüksek olduğundan o insanların nazarı daha çok değer. Daha doğrusu yaydıkları negatif enerji çok yoğun olur. Bir hayli maddi veya manevi zarar verebilirler. 


POZİTİF ENERJİ...
İnsanda mevcut olan olumlu bir enerjidir.Yalnız, zaman-zaman bu enerjinin de çok olması çeşitli hastalıklara da yol açabilir. Örneğin bu insanların vücutlarındaki yüksek pozitif enerji manyetik kartları, pilleri bozmakta bu şahıslar bu türde cihazlar kullanamamaktadırlar.Bu şekilde yüksek pozitif enerjiye sahip olanlar, eğitim alarak şifacı olarak çalışabilirler veya üzerlerinde mevcut bu yüksek pozitif enerjiyi atmak zorundadırlar.Pozitif enerjisi normal düzeyde olan insanlar, son derece ılımlı ve kesinlikle hem sağlıkları yerinde, hem de etraflarına neşe saçan insanlardır.Bu insanların, stres problemleri yoktur.Zihinsel olarak ta son derece sağlıklılardır.


NEGATİF ENERJİ...
Vücutta, hastalıklı olan bölgelerin ürettiği olumsuz enerjidir.Bu türde enerji, nerede olursa o nokta sürekli olarak negatif enerji üretmektedir.Hatta negatif enerji üretmeye başladıktan 1-2 ay sonra hastalık ortaya çıkabilir.Travma sonucu ortaya çıkan enerji de negatif bir enerjidir.Çok stresli insanlar da sürekli negatif enerji üretirler.Çoğunlukla bu türde insanlar, çeşitli ağrı ve psikolojik rahatsızlıklar duyarlar. 


ve ÇAKRALAR...
Evrenden gelen enerjinin canlı vücuduna girdiği noktalardır...Çakraların kendilerine has renk, şekil ve dönüşleri vardır. Fiziksel olarak görülemeyen yoğun elektriksel alanlardır.Dışarıdan gelen ve dışarıya ulaştırdığımız enerji merkezleridir. Bu çakralar, başın tepesinden başlayarak kuyruk sokumunda sonlanmakta ve omurga içerisinde yar almaktadır. Pozitif alan olan başın tepesinden başlayarak negatif alan olan kuyruk sokumunda sonlanır.İki zıt kutup arasındaki enerji, hayat olarak yorumlanır. Bu enerji kanallar yoluyla bedene dağılarak tüm sistemlerde kullanılmaktadır. Bioenerjide anlaşılması gereken en temel konu zıtlıklar ve bu zıtlıklar arasındaki devinim olan enerji konusudur.
İnsanda 7 ana Çakra mevcuttur:
1. TAC ÇAKRA’sı beyaz / altın sarısı renkte olup bıngıldağın olduğu yerde,
2. Üçüncü GÖZ ÇAKRA’sı mor renkte iki kaşın ortasında,
3. BOĞAZ ÇAKRA’sı mavi renkte boğazın olduğu yerde,
4. KALP ÇAKRA’sı yeşil renkte,
5. KARIN (SOLAR PEKSUS) ÇAKRA’sı sarı renkte, mideyle omurga arasındaki boşlukta yanlarda,
6. HARA (SAKRAL)  ÇAKRA’sı turuncu renkte, göbekte hafif solda,
7. KÖK ÇAKRA’sı kırmızı renkte, omurilikte kuyruk sokumunda.
Yeni doğan bebekte, mavi-grimsi renktedir...
Çakra kapanması o bölgeye enerji gelmesinin önlenmesi ve dolayısıyla de bölgede negatif enerji oluşmasına yol açar...Daha sonrada o bölgede fiziksel rahatsızlıklara neden olur...İlham Rahimov. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.