Koşmaya devammm

Geçen sene Cesaret ve Özgüven yılıydı. Bu sene SEVGİ de varlığını daha da kuvvetlendirdi. Bize "başına her ne geliyorsa" ölçüsünü sevgiyle yap, sevgiyle karşıla, hayrını gör demeye devam ediyor. Şimdi İFADE yani KONUŞ ile de bu dünya eğitimimiz devam ediyor.
Zaman hızlandı, Tekamülümüz hızlandı yani kısaca hızlanıyoruz.
Tüm bu uyumlanma sürecinde Dünya'da olduğumuz için Şükürler olsun. Ne kadar Güçlüyüz ki bu dönem burada olmayı seçmişiz.
Tüm bunları "hatırlayarak"
yeni bir BEN olmaya yolunda anlayarak, farkederek keyifle, sağlıcakla BİRLİKTE yürümeye devam ediyoruz.
En önemlisi, Değişime direnmiyor, Tüm pozitif Değişimi sevgiyle kabul ediyoruz..
Ve geçen sene bugün yazdıklarım..
"Hayat 3 günlük "uzun" bir yol..
Ve bu yolda IŞIĞA ulaşmak için, Denge'de, Hakkaniyetli,Vicdanlı, Olumlu yani tüm yetenek ve "İnsani" özelliklerimizi keşfedip "kullanarak" farkında yürüdüğümüz zaman hızlanabiliyoruz. Yoksa yol hep yarım kalır ve tekrar tekrar aynı yollardan daha meşakkatli geçmemiz gerekir.
Hızlanmanın yolu da önce kendimizde sonra hayatımızda artık bizi mutlu etmeyen yani bize olumlu hizmet etmeyen ne varsa onu "Cesurca" değiştirmekten geçer.
Cesaret ise ertelememeyi, üşenmemeyi ve çözüme odaklanıp harekete geçtiğimiz an tetiklenir ve kuvvetlenir.
Bu dönem hayatımızla ilgili çok farklı noktalardan çok hızlı çok umulmadık geçişler yaşadığımız keyifli bir dönem."
Ve de öyle OLdu çok şükür 🙏
Alev Cedimağar

DEĞİŞİME NİYET DUASI

DEĞİŞİME NİYET DUASI 

"O zaman ki bilincim ve doğrum öyleydi. Keşkem YOK. Yaptım, yaşadım ve öğrendim. ŞİMDİ edindiğim tecrübeleri  yeni doğrularım ve YENİ BEN ile yaşayarak geleceğime odaklanıyorum. Ve biliyorum ki, BEN sürekli değişerek öğreniyorum. Bu yüzden yaşadığım herşey ve bana yaşatan herkes için şükredeyim. Onlar olmasaydı  ruhsal gelişimimi öğrenerek devam ettiremezdim. Tüm olayların ve insanların kendi tekamüllerini kendi doğrularıyla yaşarken bana da kendi tekamülümde  hizmet ettiğinin farkındayım.

Dünya denilen okulun işleyişi bu şekilde. Bu okulun öğrencisi ise hiç bitmeyecek. Ben kendi adıma en yüksek farkındalıkla ve öğrenerek Işık ve Sevgi saçarak mezun olmayı seçiyorum. Daima Denge'de, kontrollü ve yaratıcıyım. Bu yüzden hayatımda da daima kendimin ve Bütünün en yüksek hayrına sadece isteklerime, olumluya odaklanıyor ve çözüm odaklı bu yönde hareket ediyorum.

Elbette yoluma taşlar pislikler çıkabilir. "Öğrendim, anladım diyorsun lakin Hadi bakalım öğrendin mi bir görelim ?" Sınavlarının olabileceğinin farkındayım. Bunları da yine yaradandan aldığım Güç ve inanç ile temizliyorum. Biliyorum ki, kendime mis kokulu temiz bir yaşam alanı açmak istiyorsam önce bu kötü kokuları temizlemem ve azmetmem gerek. Her başlangıç emek ister "

diyerek,

Değişimimize niyetlenip harekete geçmemiz gerek.

Yaşadığımız her zorluk ruhsal planda  "bizim seçtiğimiz" bir sınavdır. 

Bunu farkedip dönüştürmek için çaba gösterdiğimizde "temel sınavlar"  biter. Bu kendimizi farketme ruhumuzu keşfetme dönemidir.

Bu Dünya'ya acı çekmeye DEĞİL Yüce Yaradan'dan aldığımız gücü keşfedip kullanmaya geldiğimizi öğrendiğimiz AN sınavlar yerini "hımmm tamam bu olaydan bu mesaj verildi anladım" haline döner.

Velhasıl,

Değişimi sevgiyle kabul ediyor ve Yüce Yaradanın Işığına doğru Sevgiyle yürümeye devam ediyoruz🙏

Öyle de OLdu çok şükür🙏❤🙏

Alev Cedimağar

YENİ AY.. İdrak , Karar , Eylem ve MAVİ ENERJİ SÜRECİ

 

YENİ AY, Yeni Başlangıçlar =  İDRAK + KARAR + EYLEM

 

2020 yılının SEVGİ yılı olduğunu sürekli yazıyorum. Bununla birlikte halen “Covit varken bu neyin sevgisi? Yaşadıklarımız burnumuzdan geldi” diye feryat figan edenler de çok fazla. ! Ne yapalım artık sürekli yazmaktan artık ben helak oldum onların yürekleri tükenmedi  J) olsun yine “kısaca” yazayım ki bu Yeniay döneminin mesajını daha iyi anlayalım.

Covit süreci bizim İDRAK etme yani neyi neden yaşadığımızı anlama ve yeni bir döneme geç iş süreci olarak işlemeye devam ediyor. Bu süreçte hepimiz  yeni hobiler edinmekle birlikle (en çok kitap okuma alışkanlığı kazanılmasına mutlu oldum) Kendimizle ve en değer verdiğimiz kişilerle baş başa kalarak bize ne istediğimizi, ne ile mutlu olduğumuzu sorgulatma, ilişkimizde SEVGİ’nin varlığını ve kuvvetini anlama imkanı vererek hepimize yeni yollar açtı. Şahsen ben kendi danışanlarımdan pek çok iş değişikliği yapan ve yapmak isteyenleri biliyorum. Hatta “ben bu şirketten emekli olurum” diye düşünürken “Ben bu şirkette mutlu olmadığımı , yaptığım işi sevmediğimi fark ettim” diyerek yeni bir yol ayrımına gelenleri  “Ben ne istiyorum ? Ne ile mutlu olurum” diye yeni  hayat geçişleri yapanları , “Ben nereye aitim?” sorusunu sorarak cevaplarını takip edenleri de  biliyorum.

Ya da aynı durum ilişkilerle ilgili “ben bu insanı çok seviyorum” derken , “aslında sevmiyormuşum sadece alışkanlıkmış. Sevgi başka bir şey  şimdi öğreniyorum“ diyenleri veya “Sevmediğimi sanıyordum sevdiğimi  ve yoluma onunla devam etmek istediğimi “ anladım diyen de çok kişi oldu. Tabii bunlar güncel basit örnekler. Bu örneklere her şeyi oturtabiliriz.

Covit sürecini  geleceğe dair  korkuyla değil , SEVGİ temelli bilinçli  olarak geçirenler ve dolayısıyla temkinli ve tedbirli kalmanın dengesini kaçırmadan ŞİMDİ’de kalarak izleyenler için de çok kolay oldu.

(Nitekim bu dönemi fobi sahibi olarak da geçirenler oldu. Mesela evden dışarı çıkamayan, temizlik takıntısına giren, korkuyu pek çok şekilde hayatına yayanlar gibi. Bu da DENGE’yi öğrenmeleri için onların sınavı oldu. )

Bu geçişi kolaylaştıran ise yine SEVGİ OLdu.  Öncelikle de Kendimize olan sevgimiz..

Peki bir insan kendini nasıl sever ?

·         Eğer vicdanlıysanız, dürüst ve şerefli yaşıyorsanız, kimseye zarar vermiyor, kimsenin hakkını yemiyor, adaletli ve hakkaniyetliyseniz,

·         Kendinize güveniyor, ona buna güvenip emanet güvencelere bel bağlamıyor ve kendi gücünüzü kullanmayı biliyorsanız,

·         Cesursanız ve bu cesaretinizi dengeli kullanabiliyorsanız, Geçmişinize baktığınızda doğru veya yanlış adı her ne olursa olsun tüm tecrübelerinizi fark edip değerlendirebiliyor, “Keşke” yerine “ çok şükür öğrendim artık değiştim. Tüm yaşadığım olumlu veya olumsuz her şey beni ruhen büyüttü ve beni BEN yaptı” diyebiliyorsanız,

·         Ayna’ya baktığnıızda kendinizi beğeniyor ve “Ben akıllı, zeki, güzel ruhlu güzel bedenli bir insanım” diyebiliyorsanız, 

·         Kusur denilen fiziki özelliklerinizin bile sizi BEN yaptığnıı biliyor çok güzel buluyorsanız,

·         Geçmişte yaşayıp üstesinden geldiğiniz tüm zorlukları hatırlayarak kendinizi tebrik edebiliyorsanız en önemlisi de Kendiniz olduğunuz için mutluysanız,  

·         Ruhsal varlığınızın farkında , Azimli, iradeli, okuyan sorgulayan biriyseniz,

·         Tüm canlılara karşı duyarlıysanız, Yaşamı korumak için az veya çok fark etmez elinizden geleni yapıyorsanız (en basitinden dişinizi fırçalarken su gereksiz akmasın diye dikkat etmek bile yeryüzünün kaynaklarına bir saygı bir dikkattir)

·         En önemlisi ise ŞEFKAT duygusu  içinizde varsa,  

-KENDİNİZİ SEVİN !

Zaten siz kendinizi sevmeyecekseniz de kim sevecek ?  Kendinin farkında olmayanı kim fark edebilir ? Kendini sevmeyeni kim sevebilir ?

KENDİNİZİ SEVİN !

Siz kendinizi sevdiğinizde zaten birinin sizi sevmesi umrunuzda olmaz !  Çünkü zaten yüksek bir titreşim yaydığınız için ışığınızın kuvvetiyle herkes sizi sever.  Çünkü siz kendiniz gibisinizdir  ve bir bakacaksınız aynı titreşimde bir sürü insanla birliktesinizdir. O zaman bu titreşim daha da kuvvetlenir.

İşte bu yüzden size özellikle “Mutlu olduğunuz insanlarla birlikte olmak yaşam enerjinizi yükseltir” diyorum. Siz de öyle oldunuz mu zaten Işıl Işıl parlıyorsunuzdur herkes size doğru çekilir ve Işıklar bir araya geldiğinde daha da kuvvetlenir...
Tabii bu arada sizden rahatsız olanlarda olacak. Onları da boşverin. Muhtemelen menfaatlerine ters düşmüşsünüzdür zaten otomatik olarak kendilerini imha ederek hayatlarınızdan çıkıp giderler ;)

İşte bu dönem bu anlamda da gerçek bir TEMİZLİK dönemi.

 

İDRAK sürecini geçirdik. Şimdi tabiri caizse, KARAR sürecine geçtik. Yani bunca zaman ne öğrendik, ne yapmalıyız ? Yolumuza nasıl devam etmeliyiz ? Nereye aitiz? Ne istiyoruz ?

Buna kaderimizi seçme süreci de diyebiliriz.

Biliyorsunuz “Seçimlerimiz Kaderimizi oluşturur”

Burada da DEĞİŞİM devreye giriyor . Ya kendi gerçeklerimizi, doğrularımızı  kabul edeceğiz ve karar vererek değişeceğiz ya da tekamülümüzü seçtiğimiz bilinçle düz yolda devam edeceğiz. Oysa ki basamakları “Yukarıya”  doğru çıkmamız gerek.

Öncelikle BEN NE İSTİYORUM ? sorusuna cevap bulmamız ve o yönde yola devam etmemiz çok önemli.

Niyet + İnanç + Karar + Cesaret + Eylem   işte bu formül bizi istediğimiz şeye götürür. Tabii önce “kendimin ve bütünün en yüksek hayrına “ niyetiyle..

Burada ise en büyük destekçimiz SEVGİ ise PUSULAMIZ OLACAK. ..

İÇ İNİZDEKİ SEVGİYİ BÜYÜTÜN VE TAKİP EDİN..

 

İşte bu takip etmeye karar verme duygusuna ise EYLEM diyoruz. Yani harekete geçerek duygu ve düşünceleri somutlaştırıp hamur gibi şekil verme safhası..

Şimdi EYLEM Zamanı..

Bu YENİ AY’da bizim,

1.       Yüce Yaradana Teslimiyet (Yani inanç sınavı)

2.       Nereye ait olduğuna karar verme (yani seçimler)

3.       Duygu ve Düşünceleri Dengeleme (karar süreci)

4.       Niyet edip inançla harekete geçmek (Karar)

5.       Karar verip Eyleme geçme (cesaret )

 

İle harekete geçmemiz bekleniyor..

Enerjiler halen MAVİ  akıyor. Yani  “KONUŞ” süreci devam ediyor sanırım bu çok uzun sürecek. Çünkü insanların özgürce kendini  ifade etmesi, artık ifadelerini de pozitife dönüştürerek yansıtması çok önemli.  Şu an insanlara öğretilen ders bu !  Tabii tüm dünya insanlarına.. O yüzden bu süreçte bir sürü itiraf duyabilirsiniz . Gerek Dünyanın önemli denilebilecek kişilerinden gerek yakın çevrenizden her yerden itiraflar gelmeye başladı bile.. izleyin..

Tabii İtiraf süreci de bir “Temizlik” süreci.. Dolayısıyla TEMİZLİK de hızlandı.. ..

Hatırlarsanız İFŞA, İNKAR, İTİRAF ve İFTİRA sürecine girdiğimizi daha önceki yazılarımda yazmıştım.

Şimdi bu hızlanan bir süreç ve içinde bizim şahsi İdrak, Karar ve Eylem sürecimiz var. Tabii yanında da MAVİ ENERJİ yani ifadeye konuşmaya uyumlanma süreci.

Bu çok karışık çok duygusal bir kokteyl.

Herkes de etkisi farklı olacak.

Bunun analizini de size bırakıyorum ;)

Şimdi gelelim Fiziksel Etkilere:

·         Kemik ağrıları, baş ağrıları aynen devam edebilir çünkü enerji bir tık daha yukarı çıkıyor dolayısıyla bedenimizde bir genleşme yaşayabiliriz. Bu en çok kemiklerden ve Baş kısmından etkileyebilir.

·         Vücudunuzda ödem olmuş gibi şişme hissedebilirsiniz. Karnınızda şişlik hissedebilirsiniz.(karın şişliği kolit gibi rahatsızlıklar konuşmayıp her şeyi içine atan insanlarda olur. Bu durum da size bir çeşit işaret olsun ;) )  Kadınlarda Regl döneminde düzensizlikler olabilir. (bol su içerek , kendinizi rahat bırakın endişelenmeyin. Lakin çok ciddi sıkıntılar veriyorsa o zaman lütfen bir Doktor kontrolüne gidin )

·         Baş bölgesinde en çok etkilenen yerler “gözler” olabilir. O yüzden birden çift görme, gözlerinizde tansiyon çıkmış gibi yıldızlar çakması olabilir (yine aynı şekilde fazla sıkıntı veriyorsa bir doktor kontrolüne gidebilirsiniz)

·         Erkeklerde eril enerjinin dişil enerjiyle dengelenmesi sonucu, daha empatik, daha duygusal geçişler yaşanabilir. Bu da onların yeni bir BEN olma dönüşümü ;) Malum Eril ve Dişil enerjiler dengeleniyor.  Bu da insanların BİRLİK bilincine geçerken RUH BÜTÜNLÜĞÜNÜ öğrenme sınavları.

Ruhsal etkiler ise,

·         Artık sınırlarımızı çizme konusunda yani YENİ BİR BEN Olma konusunda daha farklı daha Cesur olduğumuzu fark ettiğimiz ve hatta kendimize bile şaşırıp “vay be , ben neymişim” dediğimiz bir sürece giriyoruz. Unutmayın. “Siz neye izin verirseniz öyle olur. Günah keçisi yok.” Şimdiye kadar siz izin verdiniz canınız  yandı ya ada elinizi verdiniz kolunuzu  kaptırdınız. Şimdi DENGE’ye gelme ve sınırları koruma yı “uygulama” zamanı.

·         Çok duygusal olabilir ve içinizden her şeye karşı bir ağlama duygusu gelebilir. Bırakın kendinizi rahat rahat ağlayın. Bu da bir temizlik. Eskiyi boşaltın ve yeni  pırıl pırıl bir BEN’e yer aç ın..

·         Alınganlık olabilir ve kendinizle çarpışabilirsiniz. Bazen bazı şeyler aynalıktır. Bazen bazı şeyler de karşınızdakinin kendisini size yansıtmasıdır. İkisi arasındaki farkı anlamak için neye alındığınızı sizin neyinize dokunduğunu sorgulayın. Sonra bir de karşı tarafa dönün onu sorgulayın. En önemlisi KENDİNİZİ İFADE EDİN. Her ne olursa olsun duygularınızı içinizden yaşamayın. ANLATIN, KONUŞUN  !

2020 yılının son 5 ay’ı içindeyiz. Daha öğrenec eğimiz çok şey var.

Her zaman söylediğim gibi,

Hepimizin bu dönem bu Dünya’da yaşıyor olması tesadüf DEĞİL ! bu süreci dünya bilinciyle yaşamak ve ruhsal yükselişimizi yapmak için geldik.

O zaman bunun hakkını verelim.

Öncelikle varlığınız için kendinizi daima kutlayın. İyi ki varsınız ..

Öğrenin ve Öğretin..

Aydınlanın ve Aydınlatın..

V arlığınızın anlamını kendinizin ve Bütünün en yüksek Hayrına Işık ile, Sevgiyle ve Şifa ile yaşayın..

V e de öyle OLdu çok şükür

Alev Cedimağar

Dünya Dışı Enerjiler,Varlıklar, Sirius, Orion ve Obsese uğrayıp yakalanmış insanlar.

Bugün size farklı bir bilgi vermek istiyorum. Çünkü obses kirli kanallar arttı ve tabiri caizse  Karanlık,  IŞIĞIN gücü karşısında zayıf, çengel atmaya uygun insanlar vasıtasıyla savaşına devam ediyor. 

Yeni DÖNEM, Yeni DÜZEN geçişi çok hızlandı ! 

Ben bunu çok sinsice buluyorum çünkü yakaladıkları insanları "Sen özelsin, mesihsin, şifacısın"  vb şatafatlı sözlerle  önce bir güzel şişirip kıvama getiriyorlar sonra da patlatıp onlara inanan insanlarla birlikte avlıyorlar.
Karanlık böyle çalışır :)
Lakin bu da  onların yaradılış rolü 😉Denge gereği karanlık ve aydınlık daima olacak ve hepsi görevini yapacak. Lakin adı üstünde "karanlık" karanlıktır. :)

Hep yazdığım gibi,
IŞIK  varlıklar, bana bağlan DEMEZ Bize kendi Gücünüzü kullanmayı ve sadece YARATICI TEK KAYNAĞA bağlı kalmamızı söyler bu yönde bilgi vererek gücümüzü ortaya çıkarmamıza destek olurlar. Yaparsın ya da yapmazsın. Bu özgür irade ve seçimdir.
Dünya"da Özellikle Sirius ve Orion etkisi büyüktür.
Yine en basit misal ile "Dünyayı ele geçirmek için en hırslı savaşan grupdur" 
Orion çok büyük bir takım yıldızıdır. "Avcı" olarak bilinir. Mısır uygarlığını yöneten yıldız olarak da bilinir. Nitekim Mısır tanrıları denen varlıklar bedenlermiş farklı takım yıldızlarındaki  orionlulardır (film gibi ama gerçek) içlerinde küçük bir sayı olsa da Işığa hizmet eden pozitif varlıklar da vardır. Sirius ile aynı mantıkta çalışırlar.
Sirius da çok büyük Galaktik bir uygarlıktır. onlarda Üst boyutlardan gelirler.
Yine Basitçe tarif etmek gerekirse A - B - C diye ayrılırlar. Aslında genel olarak A ve B olarak bilinirler.. Bu Galaksi'de A uygarlığı insanların yükselişinin kelebek etkisiyle kendilerini de etkileyeceklerini bildikleri için insanların yükselişine "ışık bilgilerle" ve bir takım kanal bağlantılarıyla bilgi vererek destek olmaya çalışıyorlar. Amaçları insanlıkla birlikte büyümektir. Diğer taraf yani B uygarlığındakiler ise insanlığı ayak bağı olarak görüyorlar ve Dünyayı mahvettiğimizi düşündükleri için bizim ortadan kalkmamızın yani yok olmamızın onları yükselişini hızlandıracağını ayrıca Dünya' daki tüm nimetleri de  kendilerinin kullanabileceğini savunuyor. Aslında eskiden olduğu gibi yine bizim "işçileri" olmamızı  istiyorlar.  onlar da Işık adı altında insanlığı aşağıya çekmeye çalışan mesajlarla kendi amaçları doğrultusunda görev yapıyorlar. Yani Aynı galaksi içinde 2 ayrı Güç savaşıyor. Birisi insanlığı kurtarmaya çalışırken diğeri de yok etmek için türlü hile ve oyunlarla insanlığı çökertmeye çalışıyor. Yine Film gibi gelecek belki size lakin pek çok boyuttan olduğu gibi onlarda aramızda insan formunda yaşıyorlar :)
O yüzden ben Orion ve Sirius'a hiç sıcak bakmam. yani ışık da olsa karanlık da olsa uzak durmayı tercih edenlerdenim.  Çünkü yaşanan olaylar film karelerinden fırlamış gibi..
nitekim "siyah giyen adamlar" filmi de aslında gerçeğin ta kendisiydi :))   izlemenizi tavsiye ederim 😉

Her zaman yazdığım gibi , Etrafınızda kanal bilgisi alıyorum, şifacıyım, enerjistim, melek uyumlaması yapıyorum, dna aktifleştiriyom, bilinç siliyorum (özellikle  başınıza dokundurtmayın. 1 günde sertifika alıp kendini uzman ilan edenlere inanmayın.)  yani onu bunu yapıyorum diyenlere hemen atlamayın 😎 (bunu da kitabımda detaylı anlattım)
Hele ki orion ve sirius enerjisi kullanıyorum diyenlerden direkt uzak durmanızı tavsiye ederim. Bunların kandırma şekli 3 doğru bilgi verip güven kazanıp sonrasında karanlık bilgilere geçerek avlanmaktır.
.(korku ile hakimiyet kurup, kontrol etmeye çalışmak, kibir ve yüksel ego yaratmak, enerji zayıflatarak eterik bedeninizden yakalamak gibi)
Bunları "yapıyorum" diyenlerin kişisel ruh halleri veya geçmişleride  bozuk ve hasta  olur. ya da klasik paraya ihtiyacı vardır birşey bilmez, biliyormuş gibi yapıp sahtekarlık peşindedir. Ya da hepsi birden . (Zaten bu yüzden yakalanmışlardır. Bunlara kısaca Araf ya da karanlık Spatyum yolcuları diyoruz ve gerçekten Ruhlarına IŞIK ve ŞİFA  diliyoruz🙏)

Bu kişileri zaten izlediğinizde tüm bu tutarsızlıkları görürsünüz. İç sesinize yani yüksek benliğinize de sormayı unutmayın ;) (yüksek benlik çalışmasını youtube kanalımda anlattım)

Akıl-Mantık-kalp (his) üçgeninde Denge'de kalın. IŞIĞINIZA, Işık Ruhunuza sahip çıkın  kendinize inanın ve daima TEK Yaratıcı kaynak'da kalın. Zaten düz mantık : direkt yaratıcıya bağlanmak varken niye onun yarattıklarına bağlanalım ki?

Yaşadığım tecrübelerden dolayı benim tercihim içinde özellikle  Sirius veya Orion geçiyorsa direkt uzak durmaktır!. Çünkü bu hangi tarafta pozitif  mi negatif mi diye harcayacağım zamanı direkt Işık bilgilere ve kaynağa odaklanarak yaşamayı tercih ediyorum.
Onlardan eleyip kafa yorarak alacağım 2 satır bilgiye ihtiyacım yok deyip geçiyorum.
Yani bir damla bal için keçiboynuzu kemirmeye gerek yok. Canım bal istiyorsa bal kavanozuna giderim misali 🤩
Zaten IŞIK bilgiler birbirini tamamlayarak daha güçlü akıyor 😉
Ya da bilmediğim tuhaf galaktik isimleri bir araştırıp nereye bağlı olduğunu öğreniyorum. Bilgiyi kendi bilgilerimle harmanlayıp her yönden kontrol ediyorum.
Genelde de pek okumam çünkü gereksiz negatif kodlama enerjilerine girmenin anlamı yok. Çok şükür hiç tedirginliğim yok hepsinin üstesinden geliyorum. Hepsi "Ateş olda cürmü kadar yer yakar" !!!Lakin cidden Zaman kaybı.
Sorgulayın !!
Sorgulayabilmek için de okuyun ve uygulayın..
LÜTFEN BUNLARLA  BAĞLANTISI OLDUĞUNU SÖYLEYEN KİŞİLERDEN UZAK DURUN..
Ve  yine sorgulayın ya da bilgilerinize güveniyorsanız ışık olan bilgileri ayıklayın , alın geçin Işığa doğru yürümeye devam edin 🙏

Bu arada sürekli soruyorsunuz ve kitabımda da yazdığım gibi,
uzaktan şifa gibi şeyler olmaz. Düşünebiliyormusunuz Yüzlerce insan uzaktan şifa almaya çalışıyor ?! Mantık bunun neresinde ? O kişinin şifalandırmak için (yani gerçekten şifacıysa) hepsinin ayrı ayrı enerji alanına yani eterik alanına girmesi ve bizzat üzerinde çalışması gerek. Bu tarz çalışmalar Bütüne dua etmek ile aynı şey. Dua edince nasıl o Işık kanala girip rahatlıyoruz ve otomatik  kendimizi iyi hissedip huzur buluyorsak aynı duyguyu kendi kendimize de yapaliriz.
Yani oturalım hep birlikte Dünya için tüm varolan evrenler ve hepimiz için dua edelim yine şifalanırız. 

Ayrıca bunun vakti zamanı olmaz !!  (Yani saat 9'da  topluca evrene şifa yapacağız vs diyenler gibi!!! Bir de bunların "bana bağlanın" versiyonları var biliyorsunuz. Tipik tarif ettiğim "tehlikeli" profile girenler) Ayrıca niyetini yaz 3 yıldız koy niyetin olsun gibi komik şeyler de ancak çocuk oyunlarında olur. Gerçi bunlara da inanlar var.. Birileri inanıyor, birileri kullanıyor.. Tekamül dediğimiz şey işte böyle birşey... İşte o yüzden genç ruhlar (dünyaya en az gelip tecrübesi az olan ve öğrenmeye çalışanlar) ve bu dönem Dünya'da yaşamayı seçip hızlı yükselişi seçenler için özellikle yazıyorum. Zaman kaybetmeyin. Madem bu dönem gelmeyi seçtiniz, Akıl ve Mantık ile HIZLANIN !  

Yani kısaca neymiş ? 

Evrensel düzen içinde Zaman kavramı yoktur ! Herkes içinden geldiği gibi zamansızlık içinde AYNI IŞIK KANAL'a zaten bağlanır ! 

Bu  tarz çalışmalar yaptırıp akıl ve ruh hastalıkları hastanesine kaldırılan ve bunu benimle paylaşan takipçilerim veya yakınları var ( bu mesajı okuyanlar bütünün hayrı için kendileri yoruma yazabilirler ben izin almadığım için yayınlamıyorum)  

Yani lütfen kendi muhteşem enerjinize kendi muhteşem varlığınıza sahip çıkın. Hepimiz ayrı ayrı çok özeliz. Bu arada Şu an Karanlığın gücü azalmaya başladı. IŞIK hergün daha fazla güçleniyor. bu nedenden dolayı da farklı saldırılar olmaya başladı yani "sert"  atağa geçtiler. Bu her şekilde karşınıza çıkabilir. Yani durup dururken bir banka kuyruğunda sıra beklerken aniden birinin size sataşıp kavga çıkarmaya çalışması gibi.. yani heryerden her şekilde gelebilir. Maksat sizin enerjinizi bozarak kendilerine çekmek.. Cinnet vakalarının, cinayet vakalarının artma nedenlerinden biri de budur..
Velhasıl,
Yüce Yaradan Hepimizin yolunu ve ruhunu aydınlatsın .
IŞIĞINIZA güvenin ve Aklınıza ve Ruhunuza sahip çıkın gerisi vız gelir 👍
Daima hatırlayın;
"Ateş olsa cürmü kadar yer yakar " 😉
Ve de öyle OLdu çok şükür..
Alev Cedimağar

Ay Tutulması / Dev Mıknatıs

Ay Tutulması / Dev Mıknatıs

Bugün de AŞK ile tutulduk 🙏

Önceki Güneş tutulmasından farklı olarak manyetik etkiler daha da kuvvetlendi diyebiliriz. Yani Mıknatıs büyüdü. Dolayısıyla etkileri de  büyüyor. Yani bu değişim dönüşüm sürecinde yukarı çıkış ivmesindeyiz. O yüzden artık hersey değişiyor hızlanıyor diyoruz. 2012 yılından itibaren böyle. Zaten farkındaysanız son 7 senedir farklı etkilerle ve geçişlerde sürekli enerji uyumlaması içindeyiz. Artık Eski YOK. 

Bu sene ruh göçünün çok olacağını biliyorduk. Dolayısıyla yine gitmeye hazır olan ruhlara hizmet edecek pek çok olay meydana gelebilir. Mesela havai fişek fabrikasının patlaması ve akabin de uçak kazaları veya yeryüzü olayları ile "normal" seyrinde devam eden olaylar gibi.

Bunlara bir şekilde alıştık bu sene böyle bir sene...

O zaman şimdi yine olumlu taraflara bakalım.

Bu süreç de sanılanın aksine yeni başlangıçlar da hızla yerini alıyor.

Bu dönem yeni ev, yeni iş, yeni aşk ile çok güzel olaylar yaşamaya başladık 🙏

Ve Hiç beklemezdim OLdu dediğimiz çok güzel olaylara da başladık  🙏 (her zaman yazdığım gibi, niyetimiz ve çabamız ile doğru orantılı) 

Kısaca Corona günlerinin hayrı yine bu dönüşümü farkeden ve kullananlar için " çok güzel şeyler öğrendim çok şükür anladım" Kısmına geçildi bile. Bu sene ertelenen evlilikler dahil her plan program tatil vs de "iyi ki öyle olmuş" dedirtmeye başladı ve en yüksek hayrimiza olduğunu da yaşamaya başladık.

Yalnız fiziksel olarak çok yoğun baş ağrısı, baş dönmesi olabilir. Kemik ağrılarında tavan yapabilir her şekilde hazırlıklı olalım. 

Ruhsal olarak tüm yaşananların aksine içiniz kıpır kıpır ne yapsam, güzel şeyler oluyor lakin ne oluyor gibi tarifsiz bir heyecan ve adrenalin dolu olabilirsiniz. 

Artık daha çok konuşan kendini ifade eden bireyler haline geliyoruz ve bu dönüşüm toplumsal olarak da kendini gösteriyor. 2021 de daha çok gösterecek 😉

Velhasıl önceki yazılarımda bahsettiğim etkiler 1 tık yukarıdan devam ediyor. 

(alevcedim.blogspot.com blog sayfamdan okuyabilirsiniz) 

Kendimizin ve Bütünün en yüksek hayrına ŞİFA OLdu bile çok şükür 🙏

Alev Cedimağar

İçinizdeki ŞİFACI ile buluşmaya hazırmısınız ?

İçinizdeki ŞİFACI ile buluşmaya hazır mısınız?

Her şey BEN ile başlar BİZ ile devam eder ve BİR olur.

AŞK, kendini arama, bulma ve tanıma yolculuğudur.

Bu yolculuğu bitirenler artık sonsuz aşkı aramazlar çünkü artık 

AŞK OLduklarını bilirler.

İşte O AN tüm evrenlerin AŞK’ı da onlara akmaya başlar.

Bu bir kendini keşfetme kitabı.

“Korku” ve “yasak” diyen eski öğretiler nedeniyle sandığınıza 

kilitlediğiniz her şeyi çıkarıp kendinizle yüzleşme kitabı.

“Bunları neden yaşadım?”  diye sorduğunuz sorulara cevap kitabı.

“Boşuna korkmuşum” demenizi sağlayacak “CESARET” kitabı.

Hayatınıza yeni  doğmuş gözlerle bakacağınız bir “IŞIK” kitabı.

Kendinizi kucaklayacağınız bir “SEVGİ” kitabı.

Kendinizi kendinize hatırlatma kitabı.

Bu bir RUHUN UYANIŞI kitabı.

BU HEPİMİZİN ŞİFA KİTABI…

Alev Cedimağar 

ŞİFACI...Ruhun Uyanışı..

İçinizdeki ŞİFACI ile buluşmaya ve yeni  bir BEN OLmaya hazırmısınız?
RUHUN UYANIŞI BAŞLADI 🙏
#Şifacı #Alevcedimağar