10 Ekim’de ki 5. Kanal açılımı ile ilgili yazımda
sonraki 2.5 ay ile ilgili (2017 sonuna kadar) tüm etkileri yazmıştım. Şimdi de
aradaki akışlarla ilgili etkileri yazayım. Bence bu aradaki minik akışlar (iyi
ki de minik :D ) bize Kontrol, Denge, Cesaret, Sevgi ile ilgili en büyük
sınavları verdirmeye başladı bile.
Mide, Kemik, Baş vs.derken Şu an Enerji akışları daha
önce dokunmadığı yerlere dokunmaya başladı. Yani SİNİRLER.
Bu da sinir sistemimiz üzerinde en yüksek hayrımıza
bir yenilenme ve uyumlanma olarak daha öncekiler gibi bizi farklı bir
farkındalık noktasına götürüyor. Tabii her zaman yazdığım gibi anlayana ya da
anlamak isteyene..
Fiziksel Etkiler,
Sinir sistemi ile ilgili her türlü tepkiler olabilir.
Mesela Zona, Parkinson, MS, Beyin rahatsızlıkları gibi.. Eğer böyle
rahatsızlıklar zaten varsa o zaman zorlayabilir ya da atak yapabilir. Eğer
yoksa “Ruhunu Dengele” sinyalleri verebilir. Ya da sinir sistemine bağlı olarak
Kas ile ilgili rahatsızlıklar gözlemlenebilir. (Tabii “Tövbe Yarabbi” diyerek
herkese canı yürekten Şifa ve bu Şifaya ulaşması için yüksek farkındalık
diliyorum)
Ruhsal Etkiler,
Normal olarak Sinir sistemi olunca Asabiyet, Öfke, Tahammülsüzlük,
Bıkkınlık, Sıkıntı, Biriken tüm olumsuz duyguların, (kıskançlık, Kibir,
Değersizlik Hissi, Güvensizlik Hissi, Sevilmiyorum vesveseleri tabii burada
kendini sevmeyi öğren mesajı gibi) duygular ortaya çıkabilir.
Yani bu günlerde sürekli sizi zorlayan sürekli bir
şeyler açıklamak durumunda kaldığınız birine “kafasına şu tavayı geçireyim daha kolay !” diyebilirsiniz (Tövbeee :D ) Fakat bu sınavlar aslında onunla değil
kendinizle ilgili. Yani “Sinirlerine hakim ol, Günah Keçisi arama ve sürekli “kendini niye ifade ve ispat etmeye
çalışıyorsun ? Neden düşünmek, sorgulamak yerine inatlaşıyorsun ? Dön kendine
sor “ deniyor. Kişisel sınırlarınızı çizemediğiniz, Kendinizi ifade
edemediğiniz ya da ifade etmeye korktuğunuz, İçinizde biriktirdiğiniz duyguları
paylaşarak/konuşarak eritmek yerine “Neden beni anlamıyor?” diye karşınızdaki
kişiye saldırıyorsanız burada sinirlerinizi dengelemeniz çok önemli. Bunun
içinde kendinizi dengelemeniz gerek.
Tabii bu etkiler karşımızdakiler içinde geçerli. Yani
biri size sataşmaya, birden bire olay yaratıp öfkesini kusmaya başladıysa,
İnsanlar üstünüze üstünüze geliyorsa bence bu kişilerin yakınlık derecesine
göre 2 seçenek var. Eğer bu durum banka, market, otopark, internet vs. gibi
yerlerde oluyorsa hiç muhatap olmayın “Tamam pardon” diyerek sakince uzaklaşın.
Kimseye bir şey ispatlamak durumunda değilsiniz. Ben haklıyım diye
tutturuyorsanız o zaman Ego’nuzu dengelemek için karşınıza çıkan sınav sizi
bayağa bir zorlayabilir. Tabii bunun da amacı “dur bir düşün” demektir. Çünkü malum
bazı insanlar konuşmaktan düşünmeye vakit bulamiyor ;)
Yok eğer yakın ilişkiler içindeyse onun enerji
alanından kendinizi uzak tutarak (bunun için kendinize bu enerji etkilerini ve
Sakin, Denge’de kalmanız gerektiğini hatırlatın) “Sakin ol. Bence bunu konuşarak çözebiliriz.
Birbirimizi kırmaya gerek yok” şeklinde yapıcı cümlelerle hem ona hem de kendinize
ifade etme alanı açmış olursunuz böylece sınavı da geçersiniz. Baktınız iletişim kurulacak durumda değil.
Direkt oradan bir şekilde uzaklaşın aradan zaman geçsin sonra tekrar iletişim
kurarak gerginlik rahatlayınca uzlaşma girişimine ve onun duygularına
inebilirsiniz.
Bu sinirler üzerindeki uyumlanma enerjisi
farkındaysanız bizim kendimizi ifade etme yönümüzü de tetikliyor. Yani “Konuş,
içinde biriktirme sonra böyle patlayıp hem kendine hem de karşındakine zarar veriyorsun”
diyor ;)
Akışlar son 2 gündür çok kuvvetli belki de ay sonuna
kadar devam edebilir şu an bilemiyorum. Sonuç
itibariyle hazırlıklı ve biz en yüksek farkındalıkla izlemede, kontrollü ve
Dengedeyiz.
Ayrıca Tabii ki öyle Sevgi Pıtırcığı falan da değiliz
öyle gel vur bana yetmedi gel yine vur için rahatlasın falan diyecek halimiz
yok. Bu dengesizliğin ta kendisi olur. Bununla birlikte bana niye vurdun diye
gidip bizde gidip vuracak insanlar değiliz. O zaman da karanlık bir eylem olur.
Lakin Bana vurdun tamam hazırlıksız yakalandım bir tokat yedim (mecazi) fakat
2.ye izin vermem. Gel bakalım konuşalım senin derdin nedir ? Belki yanlış
anladın ? Belki ben yanlış söyledim ? Belki ikimizde yanlış anladık ? Konuşalım
sakin sakin sevgiyle çözelim ve uzlaşalım demeliyiz. İşte bu da Denge ve Egonun
Denge’de olduğunun işaretidir ;)
Yine bir değişiklik olursa yazarım fakat bu geçişe hep
birlikte çok dikkat edelim. Zaten farkında olursak farkındalık yaratırız ve sınavlarımızı
da geçerek rahat yükseliriz.
Hepimizin ve Bütünün en yüksek Hayrına IŞIK Olması ve
Hepimizi SEVGİ ile aydınlatması dileklerimle,
Ve de öyle OLdu çok şükür.
Alev Cedimağar
Ruhsal Denge ve Farkındalık Rehberi
(Spiritüel bir Şifacı ;) )
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.