Çocukken olumsuz olaylar gördüğümde "Bu kadar kötü insanlarla ben yaşayamam geri dönmek istiyorum" derdim.
Yaşım ilerledikçe benim ve benim gibi insanların bu Dünyayı güzelleştirmek için mutlaka olması gerektiğini, sonra da yaradılışdaki DENGE'yi öğrendim.
Beni ilgilendirmese dahi olumsuz gördüğüm herşeye müdahale ederdim. Mesela "ona bu şekilde bağıramazsın, ayıp değil mi kendine yakıştırıyormusun ?" veya "Niye vuruyorsun kadına? Asıl Erkeksen vurmazsın!", ya da "Bunu ona yapma bu haksızlık!' gibi kafadan girdiğim çok olay olmuştur. Bana "Sanane işine bak seni ilgilendirmez" derlerse ben de onlara "Benim olduğum yerde olan herşey beni ilgilendirir ! " diyerek son noktayı koyardım ! Zaten hiçkimseye ve hiçbirşeye Eyvallahım olmadı. "Ya ona böyle dersem O da bana şöyle davranır, işimi yapmaz, engeller, hakkımda yalan iftira konuşur" gibi stratejik veya çıkar içerikli düşüncelerim olmadı. Önce kendime sonrada herşeye ve herkese karşı DÜRÜST davrandım. Herkesin yaptığı kendine mutlaka geri döner ve Hayat'da bana kendim gibi döndü çok şükür👐 Bildiğiniz gibi Halen de öyleyim :D yalnız artık daha yumuşak, Sakin ve Denge"de ;) 😀
Velhasıl,
Herşeyi Evrensel ve tüm insanlar için düşünmekle birlikte elbette benim de bir Dünya Görüşüm ve alışkanlıklarım var. Mesela Beşiktaşlıyım, Atatürkçüyüm, Ülkemi Seviyorum, Çay içerim, tatlıya bayılırım gibi..
Her ne kadar siyasi konuların dışında kalmayı tercih etsem de bu hiçbirşey bilmiyorum anlamına gelmiyor. Belki de pek çoğunuzun bildiğinden daha derin bilgilere sahibim ;) Neden ? Çünkü taraflı, tarafsız herşeyi okuyorum, araştırıyorum ve düşünüp çok rahat analiz yapabiliyorum.
Hayatım boyunca hiç kimse benim için tabu OLmadı. Eğer Atatürk'ün beni rahatsız eden, Birlik, Beraberlik ve Barış'a ters düşen bir tek kelimesini ya da olayını okusaydım emin olun onu da bırakırdım ! Yani bu kadar radikal ve tarafsız, tabulaştırmadan yaklaşırım herşeye ve herkese, sonra da sever canımın parçası yaparım orada kalır aynen ATATÜRK gibi ❤😍❤
Sonuç olarak da BİZ BİR'iz hepimiz BÜTÜNÜN parçasıyız. Mikro olarak da önce bu Ülkenin bir parçasıyız. Tüm bunlardan yola çıkarak dayatılmak istenen sisteme #HAYIR diyorum.
Benim gibi düşünüyorsanız, okurken "ben de senin gibiyim" dediyseniz o zaman, HAYIR'ın Hayrında buluşup GÜÇ BİRLİĞİ yaparak ülkemizi yukarıya taşıyalım.
Tabii bu arada elbette "karanlık" da boş durmayacak ve O da dediğini yaptırmak için "Korku" yu kullanarak eylemlerine devam edecek. Bu bir Savaş! Aydınlık ile Karanlığın savaşı! Görünenin ötesinde görünmeyen bir Savaş içindeyiz.
Işığın Savaşçıları ve Karanlığın Savaşçıları bunun gibi olaylarla Dünya'nın her yerinde savaşın görünen yüzünde karşı karşıya geliyor. İşte bu Ruhsal yükselişin mücadelesidir. BİZİ korkuyla kontrol etmek ve aşağıya çekme mücadelesi. Çünkü kaybedeceklerini biliyorlar ;)
Kendinize Güvenin ve Cesur OLun çünkü Işığın OLduğu yerde karanlık zayıflar ve korkar. Zaten korkmasa korkuyu kullanmaz ;)
Siz sadece IŞIĞINIZA GÜVENİN, IŞIKTA KALIN ve Eylemde kalın yeterli ;)
Her ne oluyorsa en yüksek Hayrımıza HAYIR ile OLdu bile çok şükür 👐
Alev Cedimağar
Sifacı Rehber
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.