Çevrenizde hiç dikkat ettiniz mi ?
Bazı insanlar sürekli kavga etmeye meğillidir. Ne yaparsanız yapın verdikleri tepkiyi bir türlü bertaraf edemeyiz ve bir süre sonra ya onlarla muhatap olmamaya ya da onun gibi saldırgan bir tavırla diyaloğa girdiğimizi farkederiz ve onlar gibi oluruz. Bu insanların genel profili tek bir noktada toplanır. SEVGİSİZLİK ve dolayısıyla mutlu olamamak ve bu duyguları yaşayamadığı ve ifade etmeyi bilemediği için saldırganlık onların tek iletişim yoludur. Tek istedikleri bu ilgi duygularının kendilerine akmasıdır. Böyle kişilere yüzlerce insan dokunur, öyle ya da böyle gider ve birgün biri gelir herkesin dokunarak incelttiği zarı deler ışığı çıkarır.. Bazen bunu İlahi düzenin kendisi yapar. Bazen de kendi haline bırakır..Bazen de böyle olması onların üstlendikleri görev gereği bizim tekamülümüze hizmet amaçlıdır. Bir insanın varoluşunda ne kadar sonsuz seçeneklere sahip olduğunu düşünebiliyormusunuz ?
Daha da derine indiğimiz zaman bazı kişilerin de gerçekten 3. Dünya Boyutunda İLK KEZ insan olma deneyimini yaşadığını söyleyebiliriz fakat bunu şimdi söylemeyelim çok derinleşmeyelim :) Sadece Olasılıkları bilmek bizim hoşgörü ve anlayabilme çizgimizi yükseltecektir. Bu Evrenin ritmidir aynen Güneşin Doğması, Nabzın atışı, Kalbin kanı pompalaması gibi. Bu ritim öyle canlı öyle enerjik akar ki bizim tüm duyu organlarımızı harekete geçirmeye, farkındalık noktalarını tetiklemeye yöneliktir. Ritm olmazsa hareket olmaz, Hareket olmazsa hayat olmaz. Hayatın durduğu yerde sonsuzluk başlar. Sonsuzluğun başlangıç noktası ise bilinçlerimizdir. Zamanın bittiği yer ise zihinlerdir..
Kimseye değer vermeyen insanlar aslında kendi değerini farketmeyenlerdir. Kendisinin paha biçilmez bir mücevher olduğunu bilmeyen nasıl başkasına değer verir ki ? Elbette herkese kendi gibi paslı teneke muamelesi yapacaktır. (paslı tenekenin bile yaradandan bir parça olduğunu bilmeden)
İşte herşey yine insanın kendisini bilmesinde yatıyor. Bu yüzden diyoruz Farkındalık, bu yüzden diyoruz farkedin bu yüzden diyoruz anlayın artık muhteşemliğinizi. SIR İÇİMİZDE Herşey kendimizi keşfetmemizde saklı ve onu bulmamızı bekliyor.
Biri sizi eleştirdiğinde , biri size sizinle ya da yaptığınız eylemle ilgili fikrini söylediğinde eğer sizi acıtıyorsa tepki vermenize yol açıyorsa dönün içinize bakın. Karşınızdaki kişi sizin hangi GERÇEĞİNİZİ tetikledi ? Sizde olmayan hiçbirşey sizi acıtamaz , acıtan herşey sevgiyle kucaklanmayı bekliyordur farkedilmek, sahiplenilmek ve sevgiyle sizden ayrılmak için. Ve sizde bu farkındalığı yaratan kişiye teşekkür edin. size farkettirdiği için..
Hayat sonsuz seçeneklerden tekrar tekrar kendini yaratan bir Tekamül Sürecidir.. Herşeyin olma olasılığı yüzlercedir ve bu yüzlerce olasılığın içinde kendimize en uygun olanı seçme şansına sahip olduğumuz gerçeği ise özgürlüğümüzün temelini oluşturur.
Hayatın içinde yaşarken herşey var gibi görünse de aslında çölde serap görmeye benzer.. Hem yaratırız hem yarattığımız kendi gerçekliğimizde yaşarız.
Herşey düşünebildiğimiz kadar vardır ve düşünemediğimiz kadar da yoktur.
Düşündükleri Bütünün hayrına ve sevgi dolu olanlara ne mutlu. Ne mutlu yarattıkları mutlu hayata..
Herşey olmasını istediğimiz gibi, olması gerektiği gibi akışda ve de öyle..
Yüce Yaradan Hepimizin yolunu nuruyla aydınlatsın..
Alev Cedimağar
Şifa ve Yaşam Terapisti
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.