Tüm ilişkilerde gerek öylesine gerekse böylesine (!) Herkesin çok kullandığı ya da "ya yanılıyorsam zarar görürüm" diyerek kullanmaktan korkup herkese ve herşeye hep şüpheli veya ön yargılı yaklaştığı GÜVEN duygusu hayatımızın temel taşlarından biridir.
Çünkü GÜVEN duygusu bizi ya hayata doğru emin adımlarla yürüten ya da durduran çok önemli bir duygu basamağıdır.
Öncelikle her zaman yazdığım gibi önce kendine Güvenen herkese güvenir.
Kendine Güvenen bir insan hayal kırıklığına uğramaktan korkmaz. Çünkü bilir ki her ne olursa olsun kendisi her koşulda dimdik yürümeye devam edecektir.
Karşısındaki kişinin bunu olumsuz olarak kullanması tamamen karşısındaki kişinin kendine olan bakışı, duruşu, saygısı, şerefi,haysiyeti kısaca hayat rolü ruhsal gelişim süreci yani kendisiyle ilgilidir ve onun hayatı da bu sınavı geçene kadar "Neden yapıyorum, Neden insanları üzüyor ve ve dürüst davranarak kendim gibi, hissettiğim gibi yaşamıyorum ? Neden öncelikle kendime gergin, huzursuz bir hayat yaşatıyorum. Neden MIŞ gibi yapıp kendimi de kandırıyorum vs." gibi sorular sorup değişmeye ve düzeltmeye başlayana kadar devam eder .(burada ruhsal yükselişi başlar)
Tabii biraz dini veya spiritüel bilgisi varsa "Vebal alıyorum" ya da "olumsuz karma yaratıp ruhumu karanlığa itiyorum" diyene kadar da kendi yarattığı belki de herkesin bilmediği (duyurmadığı) sorunlar ve mutsuzluk hiç bitmeden aksine artarak devam edecektir.
Yani Güven her şeyde olduğu gibi önce BEN ile başlar.
Herkes kendine güvenilmesi gerektiğine olumlu veya olumsuz davranış, konuşma ve ilişki içindeki duruşuna göre yön verir. (Burada kendimizi kaptırmadan kişiyi izlemek, hoşumuza gitmesede sevgimiz elvermese de sormak sorgulamak önemlidir. Yani gerçek olanla yüzleşme cesareti)
Bununla birlikte BEN olarak da bizlerin her şeyde olduğu gibi kontrollü ve Dengeli kalması önemlidir.
Birisine duyulan GÜVEN Aklın Mantığın ve Kalbin onaylamasıdır. Yani DENGELİ bir kabullenme ya da red ediştir. Tabii bu ölçümü yaparken yine aynı şekilde Dengeli ve Kontrollü "izlemek" yani farkındalık çok önemlidir.
***Akıl - Mantık - Kalp üçgeninde bir tane çıta eksikse orada mutlaka dikkat edilmesi gereken bir durum var demektir.****
Kalp, Hisleri , duyguları temsil ettiği için her zaman huzursuzluk veren, rahatsız eden durumlar en önemli işaretlerdir. Ayrıca hisler yüksek benliğimizin yani BEN'in "dikkat et" ya da "herşey yolunda" işaretlerinden biridir.
Bu işaretleri de dünya bilinciyle, kendimizin yarattığı Vesvese, ön yargı, kıskançlık, yüksek ego veya kendimizden kaynaklanan yine güveneyim sorumluluk almayayım, aman şimdi uğraşmayayım gibi düşünme ve mukayese tembelliğinden ayırt etmek çok önemlidir.
Yani bu çelişkiler ve sorgusuz teslimiyet yine bu "üçgen" çerçevesinde düşünemeyenlerin yaşadığı çelişkilerdir ve sonuçlardır. İşte bu yüzden Günah Keçisi de yoktur
Velhasıl,
Hayat "kimseye güvenmiyorum"ile YAŞANMAZ.
Kendine Güvenen Daima GÜÇLÜ OLur.
GÜÇLÜ OLan ise daima hayat'dan keyif alarak GÜVEN, KONTROL ve DENGE'de yürür
Tabii bu arada unutulmaması gereken en önemli nokta,
"Hayatta hiçbir şey gizli kalmaz. Hele ki göklerin açıldığı artık tüm bilgilerin aleni aktığı bu yeni Asır'da "
FARKINDALIK ve dolayısıyla UYGULAMA ise rota'ya giriş pusulasıdır
Önce kendimize güvenerek ve güvenimizi boşa çıkarıp kendini imha edenlere el sallayıp yola daha güçlü bir BEN ve öğrenmiş olarak keyifle devam ediyoruz
Ve de öyle OLdu çok Şükür
Alev Cedimağar
*** Arkadaşlarınızı yazıya etiketleyerek veya paylaşarak IŞIK zincirini BİLGİ ile BİRLİKTE büyütelim herkes aydınlansın***
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.