Hayat türlü keşiflerle doludur.
Bu keşifler, "haksızlık, üzüntü, acı, mutluluk, şaşırma, hayal kırıklığı, huzur, aşk, sevgi" gibi yaşadığımız tüm durumların duygu etiketlerini taşır.
Etiketler, bize dünyaya insan olmayı öğrenmeye geldiğimizi öğretip aslında hepimizin aynı kaynaktan gelen, aynı yüce yaradan tarafından yaratılan Işık ruhumuzu hatırlatmaya çalışır.
BEN'i tanıma ve BEN OLma yollarıdır.
Ve bütün yollar BİZİ , BİR'e götürür.
Dünya'ya gelmeden önce ihtiyacımız olan ve kendimizin planladığı tekamül rotasını belirlerken, bizi planımız dahilinde ana yolda tutacak bazı işaret fişekleri yerleştiririz. Bu işaret fişeklerine ise dünya bilinciyle "beni terk etti, aldattı, kandırdı, dolandırdı, okutmadı, aniden karşıma çıktı, dilim bağlandı, işimi yapmadı, .." gibi genelde başkasına bağlı nedenler taşıyan etiketler koyarız ve aslında yaşadığımız her olayda suçladığımız ya da mutlu olmak için bel bağlayıp hayal kırıklığına uğradığımız kişiler ruhsal planda anlaşma yaptığımız işaret fişekleridir.
Bizi ruhsal planımız doğrultusunda kendimize ve Dünya'ya gelme amacımıza yönlendirirler. Bunlara tabiri caizse "Sallama, Silkeleme, Uyandırma" teknikleri diyebiliriz😉
Bu yüzden anlayabilen için
"Her olumsuz olay olumluya hizmet eder"
Anlayabilme bilincine de "İdrak", "Farkındalık" ya da "Ruhsal Aydınlanma" denir.
Tabii birde kendi yarattığımız insan olmayı öğrenme yolundaki etiketler vardır.
Bunlar da "Hırs, öfke, kıskançlık, bağımlılık, korku," gibi duygularla verdiğimiz tepkilerdir ve hepsinin ortak dersi yine kendini öğrenmek için yaşadığımız SEVGİ sınavlarıdır..
"Kendini seven ve Değer veren insan sevgi saçar. Hayat da olan herşeyin anlamını bilir, işaretleri takip eder. Bu arada sevgi pıtırcığı da olmadığını bilir. Dengededir"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.