20 Ocak 2019 Pazar

21 OCAK AY TUTULMASI..



Bu sene ilk tutulmayı  6 Ocak’da ki Güneş Tutulması ile yaşayıp, bugünkü Ay Tutulması ile Yeni Seneye bayağa hareketli adımlarla ilerlemeye başladık. Lakin bu tutulmaların sert etkileri yine aklını kullananlar için olumluya hizmet ediyor. Çünkü enerji akışları bu senenin CESARET ve ÖZGÜVEN  mesajlarını her yönden tetikleyen olayları karşımıza çıkarıp “Hadi bakalım göster kendini” diyor. Yani Bizi Bizimle çarpıştırarak Ruhsal Yükselişimize hizmet ediyor.

Her OLumsuz Olay düşünüp anlayabilen için olumluya hizmet eder. Her Risk'de bir Fırsat olması gibi.. 

Tabii daha önce olduğu gibi yine bu Ay tutulmasına Kanlı diyenler, Kurt diyenler Vahşi diyenler çıkabilir. Eee ne yapalım onların görevi de bu ! Yani panik ve korku yaratarak karanlıklarını yansıtıp karanlığa yem buluyorlar. Onlara inananlar ve “eyvah eyvah” şeklinde oltaya gelenler de hiç affedilmeden yukarı çekiliyor :)) (Yani biz buna ruhsal iniş diyoruz ;) ) 

Yani diyeceğim şu ki : Bu laflara inanmayın. Bildiğimiz Ay Tutulması oluyor. Tabii her tutulma her geçiş farklı mesajlar içerir ve gerek ruhsal gerekse fiziksel olarak değişimlere yol açar. Enerjileri bir kenara bırakalım havalar bile öyle değil mi? Güneş aynı Güneş değişen bir şey yok. Lakin Mayıs’da ki Güneş ile Aralık’da ki Güneş aynı etkiye mi sahip ? Değil. Çünkü hepsinin günü zamanı ve yansıması farklı olur. Enerjiler de böyle. Tutulma aynı tutulma sadece Dünya’nın manyetik alanlarının değişmesi, frekans ve titreşimlerin de buna paralel değişip kuvvetlenmesi ile farklı etkiler gösteriyor. Tüm bu etkileri sağlayan ise BİZİZ ! Yani insanlar ! Çünkü Bilinç yükselmesi yaşadıkça farkındalık arttıkça bizden çıkan kuvvetli titreşim tüm dünya’yı ve dolayısıyla kainatı etkileyerek yükselişimizi hızlandırıyor. Herşey bir BÜTÜN halinde çalışıyor. BİZ ise en önemli parçasıyız..

Yani kısaca;
Lütfen şu felaket tellallarına inanıp da enerjinizi düşürmeyin ! Vallahi bunlara inanıp enerjinizi ve dolayısıyla titreşiminizi düşürürseniz bir gün boyuttan da düşersiniz. Yani bu ne demek ? Hadi bakalım tekrar tekamül ve gelsin yine büyük sınavlar SİL BAŞTAN !

Şimdi Ay Tutulmasına gelince,

Sene başında yazdığım ki tüm etkiler aslında aynen devam ediyor. Tam olarak zaman bilemiyorum zaten zaman tahmini artık mümkün değil. Herşey değişti. Lakin enerji akışlarının yoğunluğundan anladığım kadarıyla bir süre daha devam edecek gibi.

Peki bu etkiler nedir ?

Fiziksel olarak:

·         * Kemiklerde ağrılar (özellikle kollar ve bacaklarda zaten vardı aynen devam ediyor)
·         * Kulaklarda yoğun çınlamalar/Uğultu
·         * AN’lık hafıza kaybı gibi ya da tansiyon düşmesi gibi sallanmalar ya da “Ben neredeyim” hissi.
·         * Bu defa en ilginç olan etki Göz’lere geliyor. Gözlerinizde ani görme kayıpları, bulanıklık gözlerim bozuldu mu ? Ya da gözlüğümün derecesini mi yükseltmem lazım? Tarzı durumlar (geçici bir durum. Lakin tüm fiziki etkilerde yazdığım gibi sizi rahatsız ediyor ve yaşam kalitenizi düşürüyorsa lütfen bir doktora gidin)
·         * İki kaşın ortasında (üçüncü göz) kaşınma, kızarıklık, karıncalanma gibi durumlar
·         * Mide ve Bağırsak ile ilgili rahatsızlıklar OLABİLİR.
·         * Yorgunluk bıkkınlık hissedebilirsiniz. Bedeniniz yerinden kalkmıyor canınız bir şey yapmak istemiyor olabilir. Lütfen bu dönem kendinize sık sık mutlu keyifli molalar vererek enerjinizi yükseltin. Bir de içinize atıp sabretmeyin. Böyle durumlarda avazınız çıktığı kadar “YORULDUMMMM” diye çığlık atın içinizdeki enerji bir serbest kalsın rahatlasın…
·         * Ve rüyalar… mistik, sembolik ve daha önce hiç yaşamadığımız görmediğimiz yerlere seyahatler ile birlikte mesaj vermeye bir tık daha kuvvetli devam ediyor. Rüyalarınızı da artık eski usul yorumlar yapmak yerine kendi sembol ve hislerinizle yorumlamanızı tavsiye ederim. Ve yıllardır yazdığım tavsiyeyi tekrarlayayım : Bir rüya günlüğü tutarak lütfen rüyalarınızı yazın ve artık 5.boyuta doğru geçerken siz de kendinize ait rüya sembollerinizi yorumlayın. Çünkü tüm mesajlar kişisel verilir. O yüzden sizin gördüğünüz sembol ile (mesela bulut,kaplumbağa,uçak vs) başkasının gördüğü aynı sembol farklı mesajlar taşıyabilir. 


Tüm bu işaretler size artık hayatınızla ilgili bir şeylere CESARET ve ÖZGÜVEN ile adım atmanız gerektiğini hatırlatıyor olabilir. Hayatınızda kendinizle yüzleşmek ve DEĞİŞİM  için bence en güzel zamanlar. Çünkü bunlar birer RUHSAL YÜKSELİŞ basamaklarıdır.

Ruhsal olarak :

·         *Sabırsızlık, Sanki sürekli bir yere yetişmeye çalışma ya da bir yerlere geç kalmış olma hissi (Lütfen kendinizle konuşarak kendinizi dengeleyin. “Bu enerjilerin etkisi rahat ol. Akışda kal. Yaradana Teslim her şeyi rahat rahat halledersin. Bunu sen yaratıyorsun yarattığın şeye de teslim olup huzurunu kaçırma ! kendine gel bakayım ! “  şeklinde bir konuşma olabilir ;) )

·         *Uyku ah bu uyku düzensizliği.. Yakında hepimiz zombi gibi dolaşıyor olabiliriz :))) Tamam şaka yapıyorum o kadar da değil. Lakin uyku düzensizliği bir süre daha devam edebilir gibi görünüyor. Uyku düzensizliği derken hem aşırı uyuma isteği hem uyuyamama durumları. Her ikisi de düzensizdir. Aslında bunun nedeni zaman olarak hızlanmamız ve ruhen yani içgüdüsel uyum göstermeye çalışsak da bedenen henüz uyumlanma aşamasında olduğumuzdan dolayıdır. Zaten bildiğiniz gibi 24 saat değil, 16 saat yaşıyoruz. Lakin benim gözlemlerim artık bunun da 13 saat’e de indiğini o yüzden özellikle uyku düzeninin uyumlanma sürecinde en çok etkilendiğimiz yer olduğunu söyleyebilirim.

·         * Örttüğünüz “Hayır ben öyle değilim” dediğiniz tüm olumsuz özellikleriniz mesela Kıskançlık, yalan, tembellik, bahaneler, hayattan kaçış, topluma ve insanlara uyumsuzluk ve isyan gibi duygular farklı olaylarla tetiklenip kendini gösterebilir. Bunun nedeni ise bu ortaya çıkan duyguyla yüzleşip onu yani kendinizi dönüştürmeniz gerektiğidir. Bu yüzden hangi olay damarınıza basıyor ve sizi  çileden çıkarıyorsa o durumu bir masaya yatırıp neden böyle tepki verdiğinizi ve bu tepkilerinizin altında ne yattığını, karşınızdaki insanın bu dünyevi rolüyle size nasıl hizmet ettiğini ?  kendinize sormanız gerek.. Zaten ruhsal varlığınızı keşfedin cesur olun kendinize güvenin değişin diye kendinize sormanız için çıkacak. Yani yine size hizmet ediyor ;) 

·         * Kibir ve Bencillik duygularını halen dönüştürememiş olanlar için de büyük sınavlar geliyor. Muhtemelen bunların törpülenmesi için çok gurur duyduğu ve hava attığı herhangi bir şey ile sınanacak. Mesela işinden çıkarılmak, terfi alamamak en çok beklediği şeyde takdir görememek gibi tam ters köşe geçişlerle törpülenme yoluna gidilecek.

·         * Son 2 senedir maskelerin düştüğünü zaten sürekli yazıyorum. Dolayısıyla çevrenizde bu tarz olaylara şahit olup “ay inanmıyorum onun ( o kişinin) öyle olduğunu bilmiyordum” cümlesini çok sık duyabilir ya da konuşabilirsiniz.

·          * İçinizde sebepsiz huzursuzluk hissedebilirsiniz. Bunun nedeni de yeni başlangıç yapmak isteyen ve sizi sürekli itekleyen ruhunuzun sesi olabilir. Her ne yapmak istiyorsanız biriktirmeyin, düşünmeyin. Kendinizin ve bütünün en yüksek hayrına niyetiyle düşünün harekete geçin. Zaten şimdiye kadar geçmediniz ne oldu ? hiçbir şey düzelmedi değil mi ? o zaman CESARET rayına geçip bu kez de harekete geçmeyi deneyin.

·         * Bir de bu dönem insanlarla uyumsuzluk yaşayabilirsiniz. Kaçmak gitmek yalnız kalmak gibi.. Bu da titreşimler değiştiğinde görülen hallerden biridir. Yapmayın ! Artık inzivaya çekilip ıssız sessiz bir yerde kendini bulma dönemi bitti. 2012 yılı itibariyle ruhsal yükseliş BİRLİKTE yani insanlarla bir arada etkileşim ile hızlanmaya başladı. Sadece yapacağınız şey kendinizi dengelemek, Enerji alanınızı korumak, Her bilince açık kalabilmek ile mümkün.. En büyük tekamül toplum içinde olur. O yüzden burada en önemli nokta devreye giriyor DENGE ! Bazı sohbetler bazı insanlar sıkıyor olsa da dünya’ya adaptasyonunuzu kaybetmemek için en azından ucundan kenarından içine katılın. Bazen ben de sırf bunu dengelemek ve kafamı boşaltmak için magazin programı seyrediyorum ve bayağa iyi geliyor :)))

·         * Kendini bulmuş,  işaretleri takip edenler ve sorgulamayı, dönüştürmeyi ve değişmeyi öğrenenler için müthiş güzel açılımlar var. Çünkü ayak bağı olacak bir şey olmadığı için inanılmaz güzel mucize dolu muhteşem sıçramalar yapılacak. Zaten biliyorsunuz son 2 senedir size sürekli ektiğiniz tohumlara dikkat edin hasat zamanı çok yakın diye yazıyordum. Geçen sene itibariyle başlayan hasat dönemi bu sene en büyük hasat zamanı olarak bize güzel hareketli bol koşturmalı bir sene yaşatacak.  Diliyorum hayatınızın en güzel hasatlarını yapın ve unutulmaz güzel bir yıla tüm gönlünüzden geçenleri yaparak damganızı vurun !

·         * Toplumsal olarak ise baktığımızda, Malum bu sene yine büyük bir sınavımız var.. sınav tarihine kadar bol bol balık yemenizi tavsiye ederim.  Bizim ülke olarak en büyük sınavımız BİRLİK OLMAK sınavı.. bence bunu bir düşünün..

Velhasıl  aslında olay AY tutulması değil. Sadece adet yerini bulsun diye bu dönemler yazıyorum çünkü herkesin daha çok ilgisini çekiyor ve okuyor. Oysa ki bu mesajlar bize sürekli veriliyor. Enerji akışı tarihsel, dönemsel olmuyor. Sürekli bir enerji uyumlanması içindeyiz. Yani mesajları duymak için illa da bir ay güneş döngüsünde olmamıza gerek yok.

Farkında olan için zaman kavramı yoktur. Her Anı fark eder..

Hepimizin en yüksek Hayrına IŞIK ve ŞİFA OLdu bile çok şükür..

Alev Cedimağar



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.