12 Aralık 2019 Perşembe

Ve senenin son enerji portalına girdik ! 333


Bugün 12.12.2019
3.3.3.
Yani senenin 2. Virajı ve son geçişi..
İlk virajı 03.03.2019(03) de geç miştik.
Mart ayındaki ilk geçiş ile ilgili yazımda (blog sayfamdan okuyabilirsiniz. 03.03.2019 tarihli) geçiş nedir, enerji nasıl bağlanır ve amaçları nelerdir detaylı açıklamıştım o yüzden şimdi direkt olarak bugünün konusuna geçiyorum
Bugün öyle özel olağanüstü bir gün değil. Sadece her sene olduğu gibi o seneye özgü enerji portalları senenin sayı enerjisiyle senkronize bir şekilde bizim anlayacağımız dünya bilincinde bugün itibariyle titreşimini  arttırdı  yani 2020 (4) enerjisine uyumlanmamız hızlandı diyebiliriz.
Zaten yaşadığınız olayların hızından da bu geçişleri çok rahat anlayabilirsiniz.
2. virajı eskimiş tüm enerjileri değiştirme yönünde radikal kararlar alarak bitiriyoruz. Çünkü ilk enerji portalının iteklemesiyle bu senenin enerjileri  özgüven ve cesaret merkezimize sürekli baskı yaparak bizi “Hadi yaparsın, gücüne güven, önce kendine güve” şeklinde kuvvetlendirip tetikliyor.
O yüzden kendinizi birden bire çok suskun kaldığınız, sineye çektiğiniz, görmemezlikten geldiğiniz vb. süregelen bir olayda birden bire atağa kalkıp “Bir dakika ben bu şekilde istemiyorum”  ya da “ben artık böyle olmasını istiyorum çok sıkıldım” derken bulabilirsiniz ya da son zamanlarda yoğun olarak bu duyguyu ve düşünceleri yaşıyor olabilirsiniz.  Sonra da muhtemelen kendinizle baş başa kaldığınızda “vay canına ben bunu nasıl başardım. Ne cesaret vallahi aferin bana! “ derken  kendinizle gurur duyarken bulabilirsiniz.
Peki Dolunay enerjisi ile birleşince ne oldu ?
Doğrusunu söylemek gerekirse hepimiz birer TRAFO olduk ! Şimdi bu enerjiyi hangi yöne doğru akıtacağımız önemli.  Bu dönem enerjiler bize “Soyut anlamda kendini tamamla ve bu arada SOMUT olarak da UYGULA “ dersini vererek artık tabiri caizse EYLEM yani HAREKETE GEÇ yönünde destek vererek hem soyut hem somut (Hem maddi hem manevi) bizi dengelemeye geçiyor.
Somut yönümüze geçebilmek için de önce soyut yönümüzü yani ruhsal sorgulamamızı, kendimizle yüzleşmelerimizin en yoğun olduğu süreç olacak. O yüzden kendinizi hırpalamadan yüzleşmelerinizi “ben ne için yaşıyorum ? Ne istiyorum ? Ne ile mutlu olurum ? Bana nasıl davranılmasını istiyorum ? Kendimi ifade edebiliyormuyum ? Gücümü kullanıyormuyum ? Cesurmuyum ?” gibi sorularla mevcut yaşadığınız sınavlarla (olaylarla) eşleştirip yapabilirsiniz. Bu sizin somut alana geçiş yapmanızı hızlandıracak.
2012 yılı itibariyle başlayan hızlı tekamül süreci ise daha da hızlanarak devam ettiği ve edeceği için de hayatınızda ki olayların, geçişlerin, bitişlerin, temizliklerin, sevgilerin yani hayatınızın odak noktasına koyduğunuz “Olmazsa olmaz” dediğiniz kişi ve durumların çok da güzel değişebildiğini ve yerine daha güzelinin geldiğini de bizzat deneyimleyerek OH ÇOK ŞÜKÜR YARABBİM DOĞRU KARAR VERMİŞİM. İYİ Kİ ÖYLE OLMUŞ ! sözlerini çok sık duyacağımızı da söyleyebilirim. Tabii yine bu ruhsal yani manevi yönünü tamamlayarak “Her şerrin hayrı var” diyerek Yaradana Teslim akışda kalanlar için sürpriz bir durum  değil..
Bu arada daha önce defalarca yazdım yine yazayım küçük bir hatırlatma olsun. Dolunay zamanı ya da bu tarz enerji geçişlerinde Kırmızı kağıda şunu yazın kibritle bir kasede yakın olmadı kapının üstüne koyun, yanına da gül koyun aşk gelsin gibi çocuk oyuncağı el işi kağıtlarıyla OYNAMAYAN ve GÜCÜN KENDİNİZDE olduğunu fark edenlerdenseniz,  Enerjinin yok olmadığını dönüştürüldüğünü ve bu gücünde sizde saklı olduğunu bunun için hiçbir şeye ihtiyacınız olmadığını bilenlerdenseniz, Şimdi kendinize kocaman bir sarılıp kendinizi kutlayın bir kez daha.. Ruhsal yolculuğunuza  titreşiminizi düşürmeden gayet sağlam devam ediyorsunuz demektir ;)

Bu açılan yeni portal ile 2020’ye bağlandık  ve bu köprüyü keyifle geçenler için 2020 AŞK yılı olarak damgasını basacak..  Bu açılımı detaylı sene sonunda yazacağım.

Son olarak fiziksel etkilere gelince,
Bu dönem yoğun akış nedeniyle basıncın kuvvetlenip genleşmenin artmasından dolayı kemiklerde , eklem yerlerinde ağrılar olabilir.
Size yüksek benliğinizden gelen mesajları (iç sesiniz) duymamazlıktan geliyor veya direniyorsanız yoğun iç sıkılmaları, panik atak gibi endişe panik durumları yaşayabilirsiniz (işte bunlar size harekete geç diyen alarmlar)
Uyku durumları  yine dengesizleşebilir.  Artık 2-3 saat uyuyup sonra uyanıp 2-3 saat uyanık kalıp sonra tekrar uyumak gibi durumlar yaşayabiliriz.  Çünkü ruhsal olarak çözemediğimiz pek çok etkileşimi beden biliyor ve uyurken bunu tüm hücrelerine kayıt ediyor. Dolayısıyla bu kodlama yani uyumlanma sürecinde ruhsal tepkilerimiz de bedenle birlikte uyanma, sıkılma, gibi olabilir. Yani gayet normal lütfen rahat olun.  Ayran, ballı süt gibi bir şeyler içerek tekrar uyumaya geçebilirsiniz. Lakin kendinizi hiç zorlamayın. Bu tempo biraz yorucu olsa da bunu da yaşayarak geçireceğiz. Ne zaman biter bilmiyorum lakin her şey gibi bu bitip başka bir uyumlamaya geçeceğiz .  Bize dünya’ya gelirken “Herşey çok kolay olacak” sözü verilmedi. “Ne istiyorsan sen öğrenip başaracaksın” dendi.  Madem 2012 sonrası Dünya’da yaşamayı seçmiş ruhlarız bu da bu geçiş süreçlerini deneyimlemek için özellikle kaldığımızı gösteriyor. O zaman VARIZ ! diyoruz ve şükürle yürüyoruz..
Fiziksel etkilerde göz ile ilgili sorunlar yaşayabilirsiniz. Gözlük değiştirme, gözlük ihtiyacı ya da benzer şeyler.  Alnınızın ortasında 3. Gözünüzün olduğu yerde anlam veremediğiniz ağrılar olabilir. Rüyalarınızda ARABA kullanmak veya içinde ARABA sembolü olan rüyalar görebilirsiniz (bu evrensel bir sembol olarak herkese mesaj olarak kullanılıyor)
Velhasıl ,
Her günümüz her geçişimiz kendimizin ve bütünün en yüksek hayrına ŞİFA, IŞIK , AŞK , BEREKET ve de gönlümüzden ne geçiyorsa öyle OLsun..
Hepimiz birer enerji varlıklarız ve hepimiz birer avatarız ! yani kendi gücümüzle her şeyi yapabilecek güçteyiz. Sadece kendimizi fark ederek kullanmayı bilelim yeterli. Tabii kullanmak derken tüm yeteneklerimizi de IŞIĞA doğru SEVGİ ile kullanmak önemli..

Velhasıl,

O zaman gülümseyin bu son 333 !

Ve de öyle OLdu çok şükür

Alev Cedimağar









Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.