22 Mayıs 2018 Salı

Bazı şeylerin nedeni niçini yoktur sadece olur..



Geçenlerde bir TV kanalında yabancı bir program seyrediyorum. Aslında bilgisayarda iş yapıyor ve bir yandan da dinliyordum. Program 2 çift’in birlikte bir çiftlik almak istemeleri ve tüm çiftlikleri gezerek kendilerine en uygun olanı bulmaları ile ilgili. Bu arada beğendikleri çiftliği 1 hafta kalarak deneme imkanları da olacak. Böylece yaşam nasıl akıyor ? ihtiyaçlar kolay karşılanıyor mu ? Evin onarım isteyen taraflarını görmek gibi yaşayarak tecrübe edecekler.
Bir tane çiftlik evi beğendiler ve çiftliğin sahibi ile görüşmeye başladılar derken çiftlik sahibi onlara “Hadi çok yorulduk yemeğe çıkalım. Aranızda vejeteryan olan var mı ? “ diye sordu.
Çiftlerden biri (kadın olan)  “ben et yemiyorum. Sadece kendi kestiğim eti yerim” dedi !
Tabii ben birden başımı kaldırıp bu ne  diyor diye pür dikkat TV’yi izlemeye başladım. Diğer çift ve çiftlik sahibi de bunu söyleyen kadına şöyle bir “Nasıl yani” gibilerinden baktı sonra  yürümeye devam ettiler. Sonra başka bir gün akşam saatleri yemek hazırlığı yaparken gösterdi. O kız aynen söylediği gibi bir keçi kesmiş ve pişirmiş yiyorlar. !  Keçi kesmeyi de babasından öğrendiğini falan anlatıyor..
Şimdi bu olay da benim gibi bir insan için hiçbir mantık yok.. Vejeteryansın et yiyorsun ? Üstelik daha da fenası (benim için) kendin kesiyorsun ve ellerinle kestiğin hayvanı yiyorsun. Tabii yine başa dönüyoruz ve vejeteryan olduğunu söylüyorsun. Hadi bakalım düşün düşün çık işin içinden ?
İstediğin kadar düşün bir yerlere oturtmaya çalış bazen anlayamazsın çünkü herkesin doğrusu farklıdır bazıların ki ise çok farklıdır. Böyle durumlarda sadece izlemek ve olabilir demek bir de konunun kendi tarafımızdan değerlendirmesini yaparak  “bu durum bana uygun mu ? beni mutlu ediyor mu ?” sorularına cevap vermek en güzelidir. “Bana uymuyor veya beni mutlu etmiyor. o zaman örnek alıp hayatıma uygulayacağım bir ders yok sadece bana öğrettiği farklı bir bakış açısı ve fikri var.” Bu da demek oluyor ki yarın bir gün benzer ilginç bir düşünce duyduğumda daha az şaşırıp “olabilir” kısmına daha hızlı gelmeye ve milyonlarca doğruyu kabul etmeyi öğreniyoruz..
Bu yüzden her şeyden bir anlam çıkarmaya çalışmak yerine bazı şeyleri de sadece izlemeyi ve sonra da yolumuza devam etmeyi öğrenmemiz gerekir.
Her zaman bahsettiğim gibi, hayat çok ince çizgilerden oluşur. Bu çizgiler bazen birazcık daha kalın olur anlarız bazen daha da ince olur ve onu fark etmemizi bekler. Sonuç itibariyle de bize kendimizle var olmayı DENGE’yi öğretir..
Velhasıl kıssadan hisse misali,
Beyninizi bazen boş yere yormayın gülümseyin ve geçin..  J
Alev Cedimağar




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.