2018 yılının Haz, Keyif, Mutluluk ve
Cinsellik yılı olduğunu defalarca yazdım biliyorsunuz.
Bu sene herkes kendini “Mutluluk”
yönünde radikal kararlar alırken bulabilir bunu bilinçli veya bilinçsiz
içgüdüsel yapabilir. Mesela bu sene itibariyle gelen danışanlarımdan,
“Ani bir kararla evimi değiştirdim. O
evde mutlu değildim karanlık falandı. O eve Kaç sene dayandım ve birden bu sene
artık yeter dedim ve kış ortasında
taşındım. Şimdi çok mutluyum”
“Bir gün evde, oh onun işi bitti
bunun ütüsü bitti, onun da yemeği tamam diye
otururken Farkettim ki çoluk çocuk mutlu olsun derken kendime bir şey yapmıyormuşum. Bu beni çok üzdü. İlk işim kendimi mutlu
etmek için bir şeyler yapmak oldu ve uzun süredir yapmadığım kuaföre ve tüm
bakımlarımı keyifle yaptırdım. Aklım başıma geldi artık önce kendimi mutlu
etmeyi öğreniyorum. Sonra ben mutlu olunca zaten onlar yemek olmasa da mutlu
oluyor”
“Hayatımda beni üzen sürekli beni
sıkan insanı yıllar sonra bu sene hayatımdan çıkardım ! Beni mutlu etmeyen
insanı ne yapayım ? niye idare edeyim niye tutayım ? İlk kez bu sene böyle
cesur ve mantıklı oldum şimdi kafam rahat çok mutluyum”
“İşimde yaşadığım cadı kazanları ve
mobbingler beni bunaltmıştı. Yıllardır dayanıyordum fakat bu sene artık bu
şirkette çalışmak istemiyorum diye bir karar verdim sonra ne yapabilirim diye
düşününce evde çalışarak ihracat fason işler yapmaya başladım şimdilik az
kazanıyorum ama inanılmaz mutluyum”
Gibi daha bir sürü örnek konuşma
aktarabilirim.
İşte farkındaysanız tüm şartlar bizi
zorlayarak “Kendini mutlu et, hayatından haz al keyif al ve nasıl alman
gerekiyorsa o yönde hareket et CESUR OL” şeklinde her yerden zorluyor. Bu işareti
alanlar hemen harekete geçiyor, alamayanlar ise şimdilik dirense de eminim
kendisi bile anlamadan tüm koyduğu sınırları aşarak kendini artık Mutlu olma
bölgesine keyifle atacaktır.
Tabii Keyif, Haz ve Mutluluk, Cinsellik
ile de ilgilidir ve bu konuyu genelde konuşamayız. Çünkü Tabudur. Çünkü öyle
öğretilmiştir. İçimizde yaşarız derdimizi anlatamayız ve kendi kendimize
kavruluruz.
Ben de normalde bu yazıyı yazıp
yazmamakta tereddüt ettim. Çünkü yazdıklarımın çok iyi okunup anlaşılması gerek
ki kafa karışıklığına sebep olmasın. Nitekim enerji ile ilgili yaptığım
yorumlara “Alev hanım aynen dediğiniz gibi oldu aynen yaşıyorum” şeklinde yorum
yapanların bu durumları yaşasa da yorum yapamayacağını ya da kendini “Ayıp,
Günah” gibi sınırlarla kapatacağını rahat ifade edemeyeceğini düşünerek yazmaya
karar verdim.
Oysa ki Ayıp, Günah, Tabu, Yasak, iyi, kötü, güzel gibi
kelimeler Dünya bilincinde kendimizin bulduğu ve koyduğu etiketlerdir ve bu
etiketler altında ya kendi kendimizi bastırıp zayıflatır ya da teselli ararız. Ruhsal ve Dünya Boyutunun ortak kelimesi
Vicdan, İyi Niyet ve Sevgidir. Bize yol gösteren kelimeler bunlardır. Her ne
olursa olsun bir şeyin içinde bu kelimeler varsa, kimseye zarar vermiyor ve
bizi de mutlu ediyorsa o zaman doğrudur. Pusula ise tüm bunların kaynağını yani
daima IŞIĞI gösterir..
Peki Cinsellik nedir ?
Öncelikle Ruhların birbirini sevmesi
ve bütünleşmesinden "sonra" bedenlerin de buluşmasıdır.
Yalnız Ruhların bütünleşmesi derken, Elektrik aldım, hoşlandım, bedenimin ihtiyacı var gibi AN'lık geçici duygulardan bahsetmiyorum. Nitekim seminerlerime gelenler bilir, Gecelik ilişkilerden özellikle uzak durulması gerektiğini ve bedende bıraktığı negatif çengellerden bahsederim. Bir ilişkiyi aynı Türk Filmi tadında uzun bir süre cinsellikten uzak çay, kahve, yemek , eğlenmek, gezmek el ele tutuşup masum dokunuşlarla tanımak şeklinde geçirmek ruhları yakınlaştırır (ya da uzaklaştırır). Bu da bedeni korur ve yaşam merkezini bloke etmez. (Konu çok detaylı lakin sanırım bu kadarla da anlaşılabiliyor :) )
Yalnız Ruhların bütünleşmesi derken, Elektrik aldım, hoşlandım, bedenimin ihtiyacı var gibi AN'lık geçici duygulardan bahsetmiyorum. Nitekim seminerlerime gelenler bilir, Gecelik ilişkilerden özellikle uzak durulması gerektiğini ve bedende bıraktığı negatif çengellerden bahsederim. Bir ilişkiyi aynı Türk Filmi tadında uzun bir süre cinsellikten uzak çay, kahve, yemek , eğlenmek, gezmek el ele tutuşup masum dokunuşlarla tanımak şeklinde geçirmek ruhları yakınlaştırır (ya da uzaklaştırır). Bu da bedeni korur ve yaşam merkezini bloke etmez. (Konu çok detaylı lakin sanırım bu kadarla da anlaşılabiliyor :) )
Ruhların buluşması ve birbirini tanıması tamamen Ruhsal bir iletişim, birbirini çok iyi tanıma, sevme, O geçmişten (!) gelen tanıdık duyguyu hissetme sürecidir.
Dolayısıyla bedenden önce ruhlar
tanışır ve de tanışmalıdır.
Ruhun cinsiyeti yoktur. Ruh her şeyi bilir.
Ruhsal Planda ki yapılan tüm
anlaşmalarla bilinç düzeyimize göre seviye seviye ya da basamak basamak burada pek
çok kişiyle karşılaşmalar yaşarız. Biri öğretir terk eder, birine biz öğretiriz
terk ederiz, (çünkü öyle olması
gerekir.Buna vur kaç UYANDIR diyebiliriz. Hayatımıza girmesi gereken gerçek
insan kimse ona hazırlık basamaklarıdır.) Ya da Karşılıklı ayrılırız, üzülürüz,
üzeriz vs. derken bir ilişkiden ne beklediğimizi, kendimiz bir ilişkiye ne
vereceğimizi ya da vermemiz gerektiğini, Olumsuz yanlarımızı vs. öğrenerek
İlişki konusunda tabiri caizse bir sürü pratikler yapar ve Hayat arkadaşımıza
ulaşırız. Bazen hayat arkadaşları da bitmesi gereken zamanda ölüm, ayrılık veya
başka bir isim altında giderek bizi bir üst geçişe hazırlar. Tabii yaşarken
bunları anlayamadığımız sürece o zaman tekamül sürecimizi kendi kendimize
dondurarak aynı yerde ağlama sızlanma modunda kalır ve ilerleyemeyiz. Lakin
yaşanan duyguları hazmederek ve
şükrederek yürümeye başladığımızda o zaman her şeyi daha net görebilir ve
genelde de “iyi ki olmamış zaten böyleydi, o olsaydı ben şimdi bu pozisyonda,
bu insanla olamazdım” gibi cümleler kurarız. İşte bu bize açılan yolun önündeki
taşın kaldırılması gibi bir duygudur.
Yani olması gereken zamanda olması gerektiği gibi dediğimiz durum da
budur..
Bu sene Haz, Keyif ve Mutluluk Yılı derken CİNSELLİK ile ilgili çok şey öğretecek. Çünkü CİNSELLİK deyince içinde cinsellik olan her şey bu sene ki sınavlarımızdan biri olarak en baş köşeye oturdu bile.
Bu sene Haz, Keyif ve Mutluluk Yılı derken CİNSELLİK ile ilgili çok şey öğretecek. Çünkü CİNSELLİK deyince içinde cinsellik olan her şey bu sene ki sınavlarımızdan biri olarak en baş köşeye oturdu bile.
Nitekim Son 3 ay'a baktığımızda.
Kadınlara, Çocuklara, Eşcinsellere, Hatta Hayvanlara Cinsel Tacizler artmaya başladı. Bunun nedeni herkesin ve her canlının cinsel kimliğine kendimizmiş gibi sahip çıkmayı öğrenmek ve öğrendiklerimizi genele yayarak Toplum Bilinci oluşturmaktır. Tabii en önemlisi tüm canlıların birer enerji varlık olduğunu ve aynı kaynaktan geldiğimizi idrak etme süreçleridir.
Kadınlara, Çocuklara, Eşcinsellere, Hatta Hayvanlara Cinsel Tacizler artmaya başladı. Bunun nedeni herkesin ve her canlının cinsel kimliğine kendimizmiş gibi sahip çıkmayı öğrenmek ve öğrendiklerimizi genele yayarak Toplum Bilinci oluşturmaktır. Tabii en önemlisi tüm canlıların birer enerji varlık olduğunu ve aynı kaynaktan geldiğimizi idrak etme süreçleridir.
Vicdani ve Ahlaki duruşumuz ile her
zaman olması gereken Hakkaniyetli yani Adil tavrımızı sınayarak neye nasıl
tepki verdiğimizi, susup görmemizlikten mi geliyoruz yoksa Toplumun en yüksek
hayrına dimdik durup buna karşı tepkimizi gösterebiliyormuyuz ? derslerini arkası arkasına vermeye başladı
bile. işte kişisel sınavlarımızdan biri bu !
Peki ya Sınavı veremezsek ?
Biliyorsunuz KARMA denen bir süreç
var.
Karma, Ruhsal Plan anlaşmalarımızın
dışında Dünya Bilinciyle (bilinçsizliğimizle) bir de kendimizin yarattıklarını
kapsar. Karma bir “Geri ödeme” planıdır.
Yani bugün sustukların yarın bizzat
kendinde veya en yakınında yaşayacakların OLur ! Ta ki sen Vicdanının sesini duyup
Hakkaniyetle karşı çıkıp içinde olumsuz karanlık olan herşeye DUR diyene kadar !
Bu sene sınavlar tabiri caizse en
mahrem yerlerden gelerek bizi ne anlatabilirim ne konuşabilirim ben bunu neden
yaşadım nasıl çözerim ? dedirterek kendi bedenimiz, cinsel varlığımız,
insanlara bakış açımız, cinseyetler arası ayırımcılığımız, içimizde
biriktirdiğimiz öfkelerimiz, yargılarımız ile yüzleştirecek.
Tüm bu sınavlar Cinsiyetlerine veya Cinsel Tercihlerine göre ayıran, zulm eden, insanlara ÖNCE İNSAN demeyi öğreterek pek çok açıdan tetikleyecek.
Tüm bu sınavlar Cinsiyetlerine veya Cinsel Tercihlerine göre ayıran, zulm eden, insanlara ÖNCE İNSAN demeyi öğreterek pek çok açıdan tetikleyecek.
Hakikaten halen Eşcinselleri başka
bir ırk ya da tür olarak mı görüyorsun ? Halen onun da senin gibi bir ailesi,
annesi babası olduğunu, Hepimiz gibi IŞIK bir Varlık Olduğunu, duyguları,
kalbi, hayatı, kişiliği, canı olduğunu anlayamayanlardanmısın ?
Kendinden farklı olduğunu düşündüğün
insanların bu Dünya’ya gelen insanlar içinde toplumun değer yargılarının önünde
durarak en zor rollerden birini oynayan Muhteşem ruhsal bir varlık (aynen senin
gibi) olduğunu halen fark etmedin mi ?
Eyvah !
Bu sene içsel olarak kınayan
yargılayan veya belli etmese de tepkisel duruş sergileyenleri büyük sürprizler
bekliyor olabilir. Nasıl mı ? Ya sen
kendi cinsine aşık olursan ? Ya hiç aklının ucuna dahi gelmeyen bir ilişki
yaşamaya başlarsan ?
Ya ailende çok yakının biri ya da
çocuğunun kınadığın insanlardan biri olduğunu öğrenirsen ? Olmaz mı diyorsun ? Büyük konuşma derim.
Hatta çok rahat bir şekilde büyük sınavlara hazır ol bile diyebilirim J
Bir danışanım önyargılı değildi.
Lakin Ruhsal birliktelik ve ruhsal bütünlük konusunu anlayamayan işin o kısmına
gelince “Aklım almıyor diyor” diyen biriydi.
1 ay önce bana mesaj yazarak hem cinsine aşık olduğunu ömrü boyunca ilk
kez böyle bir şey yaşadığını kimseyle paylaşamadığını ve ne yapacağını
bilemediğini yazdı !
Sonra başka bir erkek danışanım korkuyla bana gelerek "Hayatta en nefret ettiği şeyi" yaşadığını bunun nasıl olduğunu bilemediğini yazdı. Hemcinsinden hoşlanmak...
Yani bu sene öğreten dersler
çalışmadığınız ya da çalıştım biliyorum dediğiniz fakat bilmediğiniz yerlerden “öğretmek”
için gelebilir ;)
Yani bu sene tüm yaradılışın herşeyin Ruhunu görmemiz ve
sevmemiz için bize çok enteresan olaylarla fener tutacak..
Yani Kendi cinsel tercihinizde de farklı geçişler yaşayabilirsiniz.
Geçici veya kalıcı bir durum olabilir
bilemem lakin bunu anlamak için yaşamanız gerekiyorsa yaşanacaktır. Tabii içsel
olarak da bastırdığınız fiziki varlığınız ile ilgili olumsuz duygular varsa ve
bunları bastırmak sizi mutsuz ediyorsa onların ortaya çıkma vakti diyebilirim. Artık
detayları siz kendiniz daha iyi bilirsiniz ;)
Tüm bu sınavlar Bedenin değil Ruhun önemli olduğunu, Ruhun bir cinsiyeti olmadığını dolayısıyla RUHSAL BİRLİKTELİĞİN de şekli formu olmadığını gösteren sınavlar.
Tabii Eril ve Dişil Enerjilerimizin
de bu şekilde Dengelenerek yeni bir ivme kazandığını fark etmişsinizdir J
Ayrıca cinsel isteksizliğiniz veya
ereksiyon zorluğu gibi sorunlarınız varsa bunun nedenlerine inerek gerçeklerle
yüzleşme zamanınız da geldi demektir. Bu sene cinsel isteksizlikler yaşanabilir. Tabii kimin ne kadar sürede kendini keşfedip bitirmesi ile doğru orantılı :)
Ruhunuz mutlu olursa bedeninizde
mutlu olur.
Cinsel Kimliğinizi , bedeninizi sevmek, kabul etmek ve tüm haz ve keyif noktalarınızı keşfetmek, keşfettirmek, ne istediğinizi dolayısıyla ne istemediğinizi bilmek sizi sağlıklı bir cinsel hayata taşır.
Velhasıl tekrar belirtmekte fayda var, Bu yazdıklarımı lütfen iyi düşünerek verilen mesajı ve kendinizi analiz ederek
huzurda kalın. BİLGİ IŞIK’dır.
Bunlar konuşmaktan çekineceğiniz konulardan biri.
Olurda yaşarsanız muhtemelen kimseyle paylaşamayacağınız için bilginiz olsun
panik olmayın ve duygularınızı, ruhunuzu, kendinizi dönüştürüp anlamayı öğrenin diye ben yine önden BİLGİ
veriyorum.
Siz de size verilen mesajı alın
yeterli ;)
Hepimize Ruhsal ve Bedensel
varlığımızla bir BÜTÜN OLarak mutlu , huzurlu, keyifli AŞK DOLU günler
diliyorum..
Ve de öyle OLdu çok şükür
Ve de öyle OLdu çok şükür
Alev Cedimağar
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.