19 Haziran 2016 Pazar

BABAM VE BEN

BABAM VE BEN

Bildiğiniz gibi Gün ayırımım yoktur ve benim için her gün aynı güzellikte ve özelliktedir.  Lakin yine de ister istemez böyle Anneler, Babalar günü gibi günlerde mevcut enerjinin yoğunluğu ile güne odaklanma yaşıyorum.
Babam benim en derinlerimde bütünleştiğim çok özel bir ruh idi ve halen de öyle.
Aslında Baba diyorum lakin BABA kelimesi içinde bir sürü anlam barındırıyordu benim için. Çünkü Babam aynı zamanda benim kardeşim, Arkadaşım ve Sırdaşımdı.  
Baba hadi gel evcilik oynayalım, hadi dışarı çıkalım top oynayalım, hadi sahile inip gezelim dondurma yiyelim .. gibi ondan istediğim hiçbir şey için asla “yorgunum” ya da “şimdi olmaz sonra” gibi bir cevap “Hiç duymadım” . Hemen üstünü değiştirir “Hadi yapalım” diye benden önce koşardı. Hatta kendisi teklif ederdi. Bazen evin içinde başka bir odaya gittiğimde “Alev  ne yapıyorsan gel burada yap özlüyorum seni yanımda olmayınca” diyecek kadar aramızda yoğun bir sevgi ve iletişim vardı. Nabzımı çok iyi tutardı. Anlamaya çalışırdı. Bir gün “Hayır gidemezsin” dediğinde “Neden” diye sormuştum. “ Çünkü ben öyle istiyorum” diye cevap verince bunu kabul etmedim ve “sen öyle istiyorsan bile bunun bir nedeni olmalı” diyerek küsmüştüm. Anladı ki benim için cevapların mantıklı bir nedeni olmalı. Sonraki zamanlarda “Dışarı çıkmanı istemiyorum çünkü yemek yiyeceğiz, hava soğuk, seninle evde bir şeyler yapalım” gibi nedenler sunmaya başlamıştı. Daha da sonra ki zamanlarda ise “ sen ne yapacağını, ne zaman döneceğini biliyorsun” diyerek tüm sorumluluğu bana vermeye başlamıştı. Böyle olunca gittiğim yerde çok kalmayı da düşünsem aldığım sorumluluk ile zamanımı ayarlar onu merak ettirip üzmeden geri dönerdim. Yani Beni çok rahat çözmüş en önemlisi de çözmek ve anlamak için çaba göstermişti daima.. Tabii bu arada beni de sorumluluk, Kendine Güven, Kendi kararlarımı kendim alabilme gibi pek çok özelliğimi de çok sevgi dolu  dokunuşlarla ortaya çıkarıyordu.
Evde her ne olursa olsun fikrimi alırdı.  Mesela ilk renkli TV çıktığında mağazaya hep birlikte gittik ve bana hangi TV’yi istediğimi sormuştu. Ben o zaman çocuğum hangisi olduğu hiç umrumda değil tek derdim renkli bir TV’miz olsun. “Senin için hangisi uygunsa Babacığım”  demiştim. Peki demişti.  Kendisi zaten ne alacağını biliyordu. Önemli olan bana kendimi önemli hissettirerek fikrimi almaktı. Zaten  ondan bir şey isterken daima “Babacığım paran varsa, uygun görürsen senden bir şey istiyorum” diye lafa başlamak olurdu. O da “Söyle bakalım neymiş” diye cevap verirdi. J) Duruma göre ya “tamam alalım” derdi ya da ” şu an onun için param yok sonra alalım tamam mı” derdi. Fakat sonra da mutlaka hiç beklemediğim bir anda alır, yapar getirirdi. Yani hiçbir konuda ona olan sonsuz güvenimi asla sarsmadı.
Herşeye, Herkese karşı çok vicdanlıydı çok şefkatliydi. Hem inancı çok kuvvetli hem de çok modern ve aklı selim Dengeli bir insandı. Bir gün anneme “Ben kurban falan kesemem içim elvermiyor. Aynı parayı yine 7’ye bölelim dağıtalım aynı şey hem insanlar ne istiyorsa onu alır” dediğine şahit olmuş ve çocuk ruhumla çok mutlu olmuştum.
Evine, Ailesine düşkündü. Zaten Annemle çok uyumlu ve iyi anlaşan bir çift oldukları için ne yapmak istiyorsa “Hep Birlikte” yapmayı severdi.  Öyle arkadaş, kahve, eğlence vs. gibi huyları yoktu. Eğer yanında biz varsak “özellikle de Ben”  hiç kimseyi aramazdı. Zaten çok kitap okuyan bir insandı. Ve Kitap okuma sevdamı kendi rolüyle çok küçükken tetiklemişti. Ayrıca bizim evde mizah dergisi de çok okunurdu. Gırgır, Çarşarf en çok alınanlardı. Birkaç kez Fırt diye bir mizah dergisi alınmıştı fakat açık saçık karikatürler olduğu için onun ömrü kısa olmuştu J))
 Babam Sırdaşımdı. Ona bazen “Baba bir erkek arkadaşım olursa anneme sen çıtlatırsın” derdim. Gülerek “Tamam” derdi.  Zaten çabuk gülen yumuşayan bir adamdı. En kızgın olduğu bir anda Annemin “Yeteri kadar kızıp bağırdıysan konuyu kapatalım şuna geçelim” gibi sakin, rahat fakat kesin sözleri karşısında bir anlık duvara toslamış gibi olur sonra da gülmeye başlardı J))) Tabii Eğer o konu sonuçlanmadıysa annem birkaç gün sonra sakin bir zamanda konuyu sakince açarak karşılıklı konuşup mutlaka çözüme ulaştırırdı J))
Bir gün Babamla yine Birlikte sahile iniyoruz. “Bana şu hoşlandığın çocuğu göster bakayım” diyince anladım hemen günlüğümü okuduğunu. İnanılmaz bozuldum tabii. “Ders kitaplarına defterlerine bakıyordum hangi konuları işliyorsunuz diye aradan çıktı defter şöyle bir göz attım” dedi. “Madem göz attın baktın günlük niye devamını okudun” diye sitem etmiştim. Çok üzüldü benim üzülmeme. Tabii utanmıştım da.. Beni orada bir pastaneye çekti ve en sevdiğim çukulatalı pastalardan aldı. “Söz bir daha okumam. Barıştık mı ?” dedi. Zaten ben küs kalamam ki tabii ki hemen Barıştık..  Bu yine bizim sırrımız oldu J))
Derslerim, okulum, sağlık durumum konu benimle ilgili her ne olursa olsun üstüme titrerdi. Benimle ilgili her türlü durumda Annemle yarışırlardı diyebilirim. Çünkü Annem de çok ilgili bir Anneydi.   Aslında aile olarak çok uyumlu, sakin sevgi dolu bir aileydik. Bunun için daima sonsuz şükürdeyim..
Babamla paylaşmadığım tek şey yaşadığım paranormal olaylardı. Çünkü çok korkuyor ve endişeleniyordu J)) Baktım adamcağız benim yüzümden kalp krizi geçirecek. Hiç bu konulara girmemeye karar vermiştim :))) Bu konuları annemle paylaşmayı seçiyordum çünkü daha mantıklı ve kontrollü yaklaşıyordu.  Gerçi yıllar sonra anneme bir gün  “Anne sana o kadar alışılmadık şeyler anlatıyordum hiç mi endişelenmedin akıl ve ruh sağlığım ile ilgili falan “ diye sormuştum. “Seni sürekli izliyordum. Davranışlarını, konuşmalarını, Derslerini, arkadaşlarınla ilişkilerini.. yani her şey son derece normal hatta bence diğer çocuklardan çok daha zeki ve akıllıydın. Bunların biri tuhaf olsaydı endişelenir seni doktora götürürdüm. Yani gözüm üstündeydi. Bir de niyeyse gördüklerin, anlattıkların bana hiç acaip gelmiyordu ..” demişti..  Annem de gerçekten içsel anlamda çok bilinçliydi. Tabii ki tesadüf değil ! Biz birbirimizi bilerek sevgiyle seçtik ve bir araya geldik.  Herkesin bir görevi vardı ve herkes birbirine öğrenerek, öğreterek hizmet ediyor.  Beni de ruh ailem olarak Hayata hazırlayıp adapte ettiler..  Yine Dünya’ya gelmem gerekirse yine onları seçerim. Tabii onların da Dünya’ya gelmesi gerekiyor yani çakışmamız lazım.. ;)
Aslında Babam hakkında yazacak çok şey var fakat kısaca diyebilirim ki 18 yıllık birlikteliğimize çok sevgi dolu yoğun duygular ve  paylaşımlar sığdırdık. 
Dünya’dan ayrılma zamanı geldiğinde yorgunluktan ve üzüntüden uyuyakaldığım bir An’da bana gelip öperek, artık gittiğini ama hep yanımda olacağını söyledi. Gözümü açtığımda yanağımda sıcaklığını hissettim ve gitmişti..  Hep sözünü tutardı ve yine tutarak hep yanımda Oldu..
Velhasıl benim Babam Da böyle muhteşem bir Babaydı.
Dünya’dan ayrılan ve Halen Dünya’da ki rolüne devam eden tüm Muhteşem Babaları sevgiyle ve saygıyla anıyor ve tekrar kutluyorum. Böyle muhteşem Babalar için aslında hergün özel …
AlevCe 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.