Türkiye Osmanlıdan beri her açıdan çok güçlü bir Ülke oldu ve BİZ'den daima korkuldu.
Spiritüel açıdan baktığımızda da topraklarında ilahi enerjilerin en kuvvetli olduğu ülkelerden biriyiz. Bu nedenle gerek Ezoterik, gerek Siyasi gerekse Doğal zenginlikleri ve stratejik duruşumuz ile daima "hedef" ülke OLduk.
Bu önemli hedefi kendi hakimiyetleri altına almak, "yüzyıllardır" pek çok ülkenin de en büyük amacı haline geldi ve hiç durmadılar. Osmanlı döneminin ardından "Asla yapamazlar" dedikleri Cumhuriyeti tüm Gücümüzle kurarak daha da güçlendik ! Elbette onların da oyunları da hep şekil değiştirerek devam etti. Bunların içinde bize yaşattıkları en büyük sınav sağcı -solcu oyunları oldu. Halbuki her iki tarafın da ortak noktası "Ülkesini Sevmekti". İfadeleri öyle "karıştırdılar ki" hepsi birbirine Düşman edildi ! Sonra bu sistemli parçalama oyunları, bazı "kuklalar" değiştikçe farklı şekillerde devam etti. Lakin her oyun BİZİ daha fazla güçlendirdi. Geriye dönüp baktığımızda da bunu çok rahat görüyor ve bu dönem rol alan tüm Işık Ruhları şükranla anıyoruz.
Şimdi ki Oyunun ismi ise "Evet-Hayır" .
Olumlu gibi görünen bir kelimeyi (Evet) olumsuzluğa, Olumsuz gibi görünen kelimenin (Hayır) ise olumluya hizmet ettirerek yani tabiri caizse ters köşe yaparak BİZİ yine karıştırarak bölmeye devam ediyorlar.
Herşeyin en farkında olduğunu söyleyenler bile bu "parçala-böl-yok et" oyunun içine girmiş bulunuyor ! Tabii korkutma planları içinde patlayan bombalar da var ! Ya dediğimi yaparsın ya da Bombaları patlatır Huzurunu ve Can Güvenliğini tehdit ederim diyorlar. Dedikleri olduğunda da değişen birşey olmayacak sadece dediklerini yaptırmış olmanın gücüyle daha büyük eylemlere ve Işığı korkuyla yok etmek için karanlıklarını güçlendirmeye devam edecekler.
Yani karanlığa boyun eğmenin Işığı yok ! Bu işin sonu yok ! (Tövbe Yarabbi)
Herşeyi Biliyoruz ve Farkındayız ! Sonuç da biz Kurtuluş Savaşı verip CUMHURİYET'i kurmuş CESUR bir milletin torunlarıyız ve gerekirse yine Özgürlüğümüz için savaşmayı da çok iyi biliriz. Nitekim bu savaş artık zekamızı stratejik kullanmakla, Haklarımızı elimizde tutmamızla mümkün. Yani Akıl-Mantık-Kalp üçgeninde Denge'de, BİRLİK amaçlı ve Sevgiyle BİRLİKTE Olmalıyız... Amacımız bu ülke toprakları üstünde hiçbir ayırım olmadan Barış, Huzur, BİRLİK ve BERABERLİK içinde, BİZE "Halkın Egemenliğini" veren CUMHURİYET çatısı altında Medeni ve Hukuki tüm haklarımızla "Özgür" yaşamaktır.
Bunun için de kişilere ya da bir kişiye odaklanıp tabu haline getirmek yerine ÜLKE olarak BİRLİK halinde düşünüp hareket etmemiz gerek ! Hani bazen kızdığımızda "Gökten Allah inse yapmam" (Haşa) ya da “Asmaya götürseler umrumda değil yine doğruyu söylerim vicdanım rahat ölürüm” deriz ya ?! işte bu mesele aynen böyle önemli bir mesele. Yapmayın ! Hiçkimseyi tabulaştırmayın ! Kendinize dürüst olun. “gerekirse soğan ekmek yerim vicdanım rahat kimseye eyvallahım yok çok şükür” diyebilecek kadar Güçlü olmalıyız.
Bildiğiniz gibi benim Sayfam hiçbir zaman siyaset sayfası olmadı. Yazmam ve izin de vermem. Lakin bu konu siyaset üstü, direkt HEPİMİZİN geleceğini ilgilendiren çok önemli bir olay. Tabiri caizse en keskin virajdayız ! Eğer BİRLİK diyorsak amacı "parçalama" olan bu olaya HEP BİRLİKTE "DUR" dememiz gerek. Bu olayın siyasi görüş ile hiç mi hiç ilgisi yok !!! O yüzden herkesin vicdanı ile başbaşa kalıp Ülkemize, kendilerine, çocuklarına ve dolayısıyla da Dünya'nın yükselişine olumlu bir yön vermeyi "tarafsız" düşünmesi gerek.
Halkın iradesi Halk'da kalmalı..
Tüm Dünya milletleri BİZİM gibi Cumhuriyet rejimine geçmek veya korumak için çaba verirken, BİZ onların çaba verdiği konumdan çıkarak "geriye" gitmeyelim ve "Birilerini" mutlu etmek için oynanan bu oyunlara alet olmayalım. Güçlü Varlığımızı Dik ve Cesur durarak koruyalım.
CUMHURİYET en Güçlü yönetim Şeklidir çünkü irade HALK'dadır. Ya iplerinizi verip birer kukla olacak ya da ipleri elinizde tutup Gücünüzü koruyacaksınız. Onların süslü kelimeler ile kandırmasına ve dilenciliğe alıştırıp yaptıkları maddi destekleri almayın, Gururunuzu, Kişiliğinizi, Ruhunuzu satmayın ! Kontrolü elimizden alma çabalarına izin vermeyin. Okuyun, Düşünün ve Gücünüzü kullanın !
Hepimiz bir Okyanusun damlasıyız ve bir araya geldiğimizde "Yırtarız bu dağları Enginlere sığmaz taşarız" ! Evet hem de Çağlayanlar gibi Taşarız !
Eskiden bir lokma yağ, bir kaşık şeker bulamadığımız dönemlerden geçtik. Ne yardım aldık ne de el uzattık. Ailede 1 kişi çalışırdı tüm eve bakardı. Belki sabahlara kadar Hastane kuyruklarında beklerdik, otobüs bulamazdık lakin Güçlüydük, Mutluyduk ve Kendimize güveniyorduk en önemlisi ona buna el açmak yerine kendi başımıza ne yapabiliriz nasıl daha iyi yaşayabiliriz diye "Çözüm Odaklı" idik. Daima KENDİ GÜCÜMÜZE Güvendik, Şükrettik ve Daha güzel günler yaşamak için HALK OLarak da bu gidişata HEP BİRLİKTE defalarca "DUR" dedik.
Bir sistem sadece yok Hastaneler düzeldi, yok Metro yapıldı, Yok Yol açıldı, her şeyi buluyoruz alıyoruz ile ölçülemez. Elbette yapacaklar yapılması gerek ! Biri görevini yapıyor diye alkışlanır mı? Bu zaten Devletin görevi ve gerek hizmetleri gerekse Yönetim şekliyle zaten bir BÜTÜN OLmalı. Yani yağ, şeker de bulmalı, Yol da olmalı, Cumhuriyet de Güçlü OLmalı, Toprak Bütünlüğü ve Halk'da korunmalı !
Şimdiye kadar hep yarım yamalak yönetimlerden geçtik. Hepsi BİZİ bir basamak yukarı çıkardı. Ne isteyip ne istemediğimizi yaşadık, gördük ve öğrendik ! Artık BİZİ BİRLİĞE, BÜTÜNE götüreni seçmemiz gerek ! Bunu seçme hakkı da daima BİZ'de ve sonsuza dek BİZ'de kalmalı ki sonra ki seçimlerde amacımıza uymayanları gönderip amacımıza uygun olanları yine kendi irademizle seçme gücüne sahip olalım.
Velhasıl yazdıkça yazasım geliyor lakin anlayan zaten anlamıştır..
Her ne OLuyorsa elbette en yüksek hayrımıza OLuyor. Bununla birlikte önce Tedbir sonra Takdir gelir.
Tedbir ise artık HEPİMİZİ ilgilendiriyor..
BİR ve BİRLİKTE OLmalıyız !
Bu konuyla ilgili İLK ve SON yazımdır. Yorumlarda da siyasi tartışmalara girmemenizi rica ediyorum. Halen siyasi tartışma yapıyorsanız halen takım tutar gibi fanatik davranıyorsanız o zaman yazdıklarımı anlamamışsınız demektir işte bu gerçekten HEPİMİZ için üzücü bir deneyim olur.
Eğer BİZ ÜLKE BÜTÜNLÜĞÜ ve BİRLİK çerçevesinde kenetlenirsek kimse çözemez.
Ve de öyle OLdu Çok Şükür